Fatma Şahin'den Başkanlık sistemi açıklaması!
Abone olGaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin internethaber'den Nesrin Yılmaz'a konuştu.
NESRİN YILMAZ
İNTERNETHABER-ANKARA
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı, eski Aile
ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin internethaber'den Nesrin
Yılmaz'ın sorularını yanıtladı.
Türkiye'de Başkanlık sisteminin bilimsel
tartışılmadığını söyleyen Şahin, aslında türkiye'de hiçbir şeyin
tartışılamadığını söyledi.
Şahin, HDP için de barajı geçmeleri bundan sonra
uygulayacakları politikalara ve kullandıkları dile bağlı olduğunu
söyledi.
HERKESİN KAFASINDA BAŞKA BİR SİSTEM
Başkanlık sistemini bilimsel tartışamıyoruz.
Daha doğrusu bu toplumda biz hiçbir şeyi doğru dürüst
tartışamıyoruz. Çünkü "o söylüyorsa doğrudur, karşı
taraftan geliyorsa yanlıştır" algısı var. En büyük
sorunumuz önyargılar, siyah ve beyaz üzerinden gidiyoruz. Herkesin
kafasında başka bir başkanlık sistemi var. Başkanlık sistemi
diktatörlük mü, her dediğini yapabiliyor mu soruları soruluyor.
Halbu ki Başkanlık sistemi yapılan yerde Obama bugün Meclis'ten
istediği kararları istediği şekilde çıkaramıyor. Çok ciddi
dengeleyici ve frenleyici altyapı var, parayı istediği şekilde
kullanamıyor. Dolayısıyla biz bunları aslında çok daha bilimsel
tartışıp, kendi bünyemizede nasıl dengelenecek, parlamenter
sistemin zayıf taraflarını yok edecek mi etmeyecek mi diye
önyargısız tartışmamız gerekiyor. İkisini kıyasladığınız zaman
parlamenter sistemin de çok zayıf tarafları var. Ben, iki sistemin
teraziye konularak, bilimsel tartışılması ve toplumun huzuruna
çıkması gerektiğini düşünüyorum.
HDP'NİN BARAJ DİLİNİ KULLANMASI ÇOK
ÖNEMLİ
Biz 12 yılın sonunda halkın umudu, gözündeki enerji, gelecekle ilgili beklentisi konusunda bu takıma güveniyor, çok önemli bir şey. Siyasi partilerin parlamentodaki temsili çok önemli, dolayısıyla HDP'nin barajı geçebilmesi için şiddetten uzaklaşmış, silahları bırakmış olması ve toplumun partisi olması lazım. Bu hepimiz için demokratik bir zenginlik olacak. Bunu başarabilirse barajı geçebilir. toplum, 6-8 Ekim'de Genel Başkanlarının verdiği sokağa çıkın mesajından sonra bunların ne yapmaya çalıştığını anladı ve hemen desteğini çekti. Dolayısıyla, barış için, huzur için, bütün inançların, bütün ırkların özgürce savunulduğu, insan odaklı çalışan bir parlamentoya hepimizin ihtiyacı var.
HDP'nin parlamentoda olması gerektiği kanaatindeyim ama HDP'nin
de özellikle barış dilini çok iyi kullanıp, barış politikasını
kendi ana felsefesi haline dönüştürmesi gerekir.
SANDIKTA GÜVEN VE İSTİKRARIN DEVAM EDECEĞİNE İNANIYORUM
Barajı geçmeleri kendilerine bağlı. Toplum onların
hassasiyetliğini ve samimiyetini ölçüyor. Samimilerse ve bunu
başarabileceklerine inanıyorlarsa toplumun sağduyusu bunu zaten
tartar, bütün bunlar onların politikalarına bağlı.
Ben sandıkta güven ve istikrarın devam edeceğini ve toplum, 2023 vizyonuna ulaşmak için güçlü bir parlamento ve güçlü bir hükümetle bu işin başarılacağını görüyor çünkü bizde koalisyon sistemi çalışmıyor, bu bizi hep geriye götürdü. Şu anda benim gördüğüm, toplum AK Parti ile devam ediyor, dolayısıyla herkesin, sokaktan, darbelerden, paralel yapılardan medet uman bir anlayış değil, çözüm, hizmet, proje üreten, yaşam kalitesini düşüne ve vatandaşın cebini rahatlatan projeler üzerinde gitmesi ve hayırda yarışması gerekiyor.