Fatima'nın üçüncü sırrı
Abone ol1917'de Portekizli üç çoban çocuk, kendilerine Meryem Ana'nın görünerek üç sır verdiğini iddia etti. İlk iki sır geçen yüzyılda gerçekleşti. Peki ya üçüncü sır?
Papa II. Jean Paul'ün kendisini aziz ilan ettireceğine inandığı
üçüncü sır Katolik dünyasının sonunun yaklaştığını anlatıyor.
Fransız uzman Laurentin, Vatikan'ın 1917'den beri gizlediği
Fatima'nın üçüncü sırrını açıkladı: Katolik dünyasının sonu
gelecek. O dönemin Papa'sını askerler öldürecek... Fatima'nın
üçüncü sırrı Katolikliğin sonu mu?.. 1917'de Portekizli üç çoban
çocuk, kendilerine Meryem Ana'nın görünerek üç sır verdiğini iddia
etti. İlk sır dünya savaşları, ikinci sır ise komünizmin çöküşüydü.
Üçüncü sır gizemini halen koruyor. Her şey 1917 yılında Portekiz'in
Fatima kasabasında başladı. Francisco, Jacinta ve Lucia (solda)
adındaki üç çoban çocuk, 13 Ekim 1917 tarihinden itibaren belli
aralıklarla, Meryem Ana'yı gördüklerini öne sürerler. Çocukların
anlattıklarına göre, Meryem Ana kendilerine üç kehanette bulunur.
Vatikan Başbakanı Kardinal Angelo Sodano, 13 Mayıs 2000'de Papa'nın
Fatima'nın üçüncü sırrını açıklayacağını duyurur. Fatima'nın
birinci sırrı Birinci ve İkinci Dünya Savaşı'nı, ikinci sırsa
komünizmin çöküşünü öngörmektedir. Kardinal Joseph Ratzinger, 26
Haziran 2000'de büyük bir gazeteci kitlesi önünde yaptığı
açıklamada üçüncü sırrın, Mehmet Ali Ağca'nın 13 Mayıs 1981
tarihinde Papa'ya düzenlediği suikast olduğunu söyler. Ratzinger'in
yaptığı açıklama herkesi huzursuz eder. Din adamlarının pek çoğu da
yapılan bu açıklamaya inanmaz. Vatikan'ın 'esorcista' (şeytan
kovan) rahiplerinden Monsignor Corrado Balducci, "Fatima'nın üçüncü
sırrını açıklayan belgede, Papa'ya suikasti görmek çok zor" der.
Demonolog, Monsignor Balducci "hayal kırıklığına" uğradığını
belirtirken, Kardinal Sodano ve Kardinal Ratzinger'in
açıklamalarının da birbirini tutmadığını vurgular. Balducci daha da
ileri giderek, "Kehanetin diğer bölümlerine ne oldu? Kilisenin
doktrinel krizi ve III. Dünya Savaşı ile ilgili kısımlara ne oldu?"
sorusunu sorar. KATOLİK KİLİSESİ'NİN SONU MU? Fransız Mariolog
(Meryem Ana) uzmanı Rene Laurentin, Ağca suikastinin üçüncü sır
olmadığını ve bunun 'Katoluk Kilisesi'nin sonuna ilişkin bir
kehanet olduğunu iddia ediyor. Sırrı bilen Kardinal Ottaviani'nin,
1963 yılında Meryem Ana Papalık Akademisi'nde, "Size sadece şunu
diyebilirim; Kilise için çok zor günler gelecek, çok dua etmeniz
gerekiyor. Umarım dinden çıkanların sayısı çok olmaz" dediği
bilinmektedir. Aynı kardinal, 1963 yılında Fatima'nın üçüncü
sırrının diplomatik bir dille "Santa Rita" dergisinde
yayınlanmasına izin vermiştir. Aynı metin Papa Roncalli (Giovanni
XXIII) tarafından ABD Başkanı John Kennedy ve Sovyet lider Nikita
Krusçev'e de gönderilmiştir. "Fatima'nın Sırrı" hakkında bir kitap
yazan Hellmuth Hoffman'a göre başlangıçta Vatikan Başbakanı
Kardinal Sodano'nun ağzından kaçan, belki de bilerek söylediği
"dünya trajedisi" sözü gerçek sırrı yansıtmaktadır. Bu nedenle daha
önceki Papalar da Fatima'nın 3. sırrını yayınlamaktan
kaçınmışlardır. Hoffman bir diğer neden olarak da, Fatima'nın
üçüncü sırrının 'tarihin sonundaki papa' üzerine olması olasılığını
gösterir. Bugün Katolik Kilisesi'nde son sırrın 'III. Dünya Savaşı
ve Katolik Kilisesi'nin sonunu' içerdiğini düşünenler
çoğunluktadır. DECCAL DÜNYAYA GELDİ Mİ? Sadece Hıristiyanlar
arasında değil, tüm dinlere mensup milyonlarca insan arasında en
çok konuşulan ve kafa yorulan konulardan biri de 'sahte mesih'
Deccal!... Papa II. Jean Paul'ün ölümünden sonra Deccal'in vakti
yaklaştı mı? Deccal kim, insan kılığında mı? Bir tane mi, birden
fazla mı? Günümüze hakim olan bir zihniyet mi?.. Bu gibi sorular,
şu günlerde çok sayıda din adamı ve esoterizm uzmanının kafasını
yoruyor. Üç büyük kutsal kitabın da içinde yer alan inanışlara göre
kıyamet gününden önce Deccal dünyayı hakimiyeti altına alacak. Bu
kutsal kitapları yorumlayanlar Deccal'in bir insan, bir ulus ya da
bir zihniyet de olabileceği üzerinde duruyorlar. Hazreti
Muhammed'in hadislerinde de yer alan 'yalancı mesih Deccal'in,
İsa'dan önce geleceği belirtiliyor. İncil'de, kıyametten önce sahte
İsa'ların, sahte peygamberlerin türeyeceği ve büyük iktidar sahibi
olup seçilmişleri de hataya sürükleyeceği ifade ediliyor. YAHUDİ
KANI TAŞIYACAK' Vatikan Kilisesi'ndeki bazı din adamlarına göre
Deccal, 'Katolik Kilisesi'ni kökünden yıkacak bir adam ya da
zihniyet' olabilir. Antisemitist suçlamasına karşı, isminin
açıklanmamasını isteyen bir papaz, Hıristiyanlar'ın kutsal
kitaplarına dayanarak sahte peygamberin yahudi kanı taşıyacağına
inandıklarını belirttikten sonra, "4-5 milyon Yahudi Kökenli
Hıristiyan olduğunu unutmayalım" diyor. Daha da ileri giderek
İspanyollar'ın üçte birinin de Yahudi kökenli olduğunu vurguluyor.
Vatikan'da Katolik Kilisesi'ni reform eden kuvvetlere, 'Deccal'
gözüyle bakanların sayısı da bir hayli fazla. Bu reformlar
kapsamında Papa II. Jean Paul Assisi'de ilk kez dinlerarası bir
buluşmayı gerçekleştirmişti. Papa, camiye gidip Kuranı Kerim'i
öptüğünde ise muhafazakar bir Papa'nın attığı adımlar kafaları
karıştırmıştı. Tüm bu gelişmeler, 'Kıyamet günü bu dünyadaki
kötülüğün en son belirtisi olacak olan Deccal, Vatikan'ı içerden
çökertmeye mi başladı?" sorusunu soranların çığ gibi büyümesine yol
açtı sabah