Fatih Sultana büyük kumpas!
Abone olAbdullah Gül'ün başına gelenlerin aynısı Fatih Sultan'ın başına gelmişti. Hatta mezarı bile açılmıştı. Kafatası ölçülmüştü. İşte büyük kumpas;
CHP'li Canan Arıtman'ın Cumhurbaşkanı Gül için
"anneannesi Ermeni'ydi" iddialarına Can Dündar "kumpas" diye fikir
beyan etmiş. Ama Dündar'ın bahsettiği kumpas bir alet. Kafasası
ölçüyor ve kişinin hangi ırka ait olduğunu saptıyor... Dündar bu
aletin zamanında Fatih Sultan için de kullanıldığını ve Ermeni mi
yoksa Türk mü diye araştırıldığını yazmış.... Tıpkı bugün Abdullah
Gül'e yapılmaya çalışıldığı gibi...
İşte Can Dündar'ın "" yazısı:
FATİH SULTAN MEHMET'İN KAFATASININ ÖLÇÜLDÜĞÜ KUMPAS ALETİ BÖYLE BİR ŞEY |
Bu mekanik alet, sabit bir cetvel üzerinde gezen hareketli mekanizmasının iki ucu arasında kalan maddenin uzunluğunu ölçüyor.
“Kumpas” mesela kafatası ölçümlerinde kullanılmıştır.
FATİH SULTAN ERMENİ Mİ TÜRK MÜ?
Tarihten örnek verelim:
1935’te bazı Türk tarihçiler dünyada esen ırkçılık rüzgârının da
etkisiyle “tarihi kişiliklerin kökenini araştırma”, daha doğrusu,
“Türk olduklarını kanıtlama” sevdasına düştü.
Bu çerçevede Mimar Sinan’ın “Atadan Türk mü, yoksa devşirilmiş bir
Ermeni mi” olduğu tartışması açıldı.
HAYDİ MEZARINI AÇIP BAKALIM
“En iyisi, mezarını açıp kafatasına bakmak” denildi.
Ağustos başı, büyük mimarın Süleymaniye’deki mezarı bilim
adamlarının huzurunda açıldı.
KAFASINI KUMPASLA ÖLÇELİM
Kafatası çıkarıldı. Kumpas marifetiyle ölçüldü.
5 Ağustos 1935 tarihli Cumhuriyet’te yayımlanan sonuç, biraz
bugünkü resmi açıklamaları andırıyordu:
ÇOK ŞÜKÜR TÜRK'MÜŞ!
“Koca dâhinin kafatası üzerinde yapılan tetkikat, büyük
Mimarın yalnız kültür itibarile değil, ırk noktasından da
Türk olduğunu göstermiştir. Türkler ırk itibarile
Brakisefal, yani yassı, yuvarlak kafalıdır. Mimar Sinan’ın
kafasının muayenesinde bu büyük başın da Brakisefal olduğu meydana
çıkmıştır.”
KAFATASI AVCILARI GÜL'ÜN PEŞİNDE
Hadi o öyle bir dönemdi, bütün Avrupa’da kafatası
avcıları ölçüme çıkmıştı diyelim; ya bugün Cumhurbaşkanı’nın
şeceresi peşine düşen ırkçılığa nasıl bir açıklama bulacağız?
Bu anlayışın hâlâ partisi içinde barınabilmesini neyle izah
edeceğiz?
Türkiye’de “Ermeni dölü” ifadesini hakaret
amacıyla kullanan bir bakanın görev yaptığını kayıtlardan,
hafızalardan nasıl sileceğiz?
Sevmediği filmi, müzisyeninin “Ermeni kökenli” olduğunu söyleyerek
eleştirecek kadar ırkçılaşan avukatların olduğu bir ülkede adaleti
nasıl savunacağız?
Sinan’ın kafatasını nasıl bulup, “başına gelenler”den dolayı kimden
özür dileyeceğiz?