Fast-food alarmı
Abone olAK Parti’nin doktor kökenli Balıkesir Milletvekilli Turhan Çömez, okullarda fast-food beslenmenin yasaklanmasını istedi.
Türkiye Gazetesi'nin haberine göre, Sağlık Bakanlığı tarafından
hazırlanan raporda, Türkiye’de ve bütün dünyada tüketimi hızla
artan ‘fast-food’lar, ‘yetersiz, dengesiz ve sağlıksız’ olarak
nitelendirildi. Raporda, dengesiz ‘fast-food’ ürünlerinin çok sık
tüketilmesinin sağlığı olumsuz etkilediği belirtilerek, hazır
yiyeceklerin ‘kanser’ riskini artırdığı açıklandı. Temel Sağlık
Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “Hızlı Hazır Yemek
Sistemi (Fast-Food) ve Beslenme” adlı raporda, ‘fast-food’un,
“ayaküstü beslenme” gibi bir ifadeyle dilimize yerleştiği
kaydedildi. Simit, tost, döner Raporda, “Ülkemizde en çok tüketilen
‘fast-food’ türü yiyecek içecekler arasında simit, tost, döner,
lahmacun, pide, hamburger çeşitleri, soğuk sandviçler, pizza,
kızarmış patates, kızarmış parça tavuk, balık-ekmek, kolalı
içecekler, çay, kahve vb. yer almaktadır” denildi. Sağlık
Bakanlığı’nın raporunda, ‘fast-food’ ürünlerin özellikle çocuk ve
gençler tarafından tercih edilmesinin yetersiz, dengesiz ve
sağlıksız beslenme problemini gündeme getirdiği belirtildi.
İşletmelere uyarı “Hızlı Hazır Yemek Sistemi (Fast-Food) ve
Beslenme” raporunda, ‘fast-food’ ürünlerde hız, ucuzluk, el altında
olmak gibi kriterlerin yanında besin içerikleri de göz önüne
alınması gerektiği vurgulandı. Raporda, müşteriler için en iyi
çözümün, mevcut ürünlerden en sağlıklı ve dengeli beslenme değerine
sahip olanların seçilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Fast-food
işletmelerine değinen raporda, “bu tip restoranların ürünlerin
hazırlanması, pişirilmesi ve servisinde genel ve kişisel uygulama
ilkelerine dikkat etmelidir” uyarısı yapıldı. Raporda, halk sağlığı
için fast-food restoranlarına şu tavsiyeler yer aldı: * Daha çok
fırında pişmiş ve ızgara besinlere yönelin. * Et sandviçlerinin
yanı sıra, tavuklu ve balıklı sandviç seçenekleri sunun. * Düşük
yağlı besinleri (makarna, pastalar, tatlılar, vb.) mönünüze
ekleyin. * Hayvansal yağ yerine bitkisel yağ kullanımını artırın. *
Yağı azaltılmış salata sosları kullanın. Vejeteryan burgerleri
hazırlayın. * Taze meyve ve meyve salataları ve yeşil sebzeler
bulundurun. * Pizza ve çörek hamurlarını tam buğday unundan yaparak
hazırlayın. AK Parti’li Turhan Çömez: Okullarda yasaklansın AK
Parti’nin doktor kökenli Balıkesir Milletvekilli Turhan Çömez,
okullarda fast-food beslenmenin yasaklanmasını istedi. Çömez bu
konuda hazırladığı bir raporu da başta Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan olmak üzere ilgili bakanlıklara göndereceğini söyledi. Okul
kantinlerinde satılan yiyecekler için sınırlamalar getirilmesini,
denetim sağlanmasını ve bununla ilgili bir yönetmelik
hazırlanmasını isteyen Çömez, “ABD, okullarda fast food türü
yiyecek satışlarını yani hamburger, kola, patates kızartmasını
yasaklamaya başladı. Türkiye’deki okullarda da fast-food
yasaklanmalıdır” dedi. Diyet Uzmanı Aslan: Doyma hissi yok Türkiye
Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Fatma Aslan, hamburger ile
sosis, salam ve sucukla hazırlanan sandviç tarzı fast-food
yiyeceklerin, alışkanlık derecesine varmadan ara sıra tüketilmesi
gerektiğini söyledi. Aslan, bu tür yiyeceklerin insanda doygunluk
hissi oluşturmadığını ve toplumda obezite diye bilinen şişmanlık ve
kanser hastalıklarını arttırdığını söyledi. Aslan, “Fast food
yiyecekler hazırlanış şekilleri ve içeriğinden ötürü zararları
yararlarından çoktur. Sıvı yağ en fazla süzülerek 3 kere
kullanılmalıdır. Yağın çok defa kızdırılması sonucu yağ asitleri
okside olur ve yanarak kanserojen etki meydana getirir” dedi.
Ayaküstü beslenme hasta ediyor Fast-food ürünlerindeki yağ,
genellikle hayvansal kaynaklıdır ve çoğunlukla doymuş yağ asiti
içerir. Bu ürünlerin sodyum, kolesterol ve özellikle doymuş yağ
miktarı, diğer besin öğeleri yoğunluğuna göre daha fazladır.
Diyette yağdan gelen enerjinin artması başta koroner kalp
hastalıkları ve kanser olmak üzere birçok kronik hastalıklar için
risk faktörüdür. Fast-food restoranlarda kullanılan etlerde
istenilen renk ve kokunun sağlanması için koruyucu maksatlı olarak
nitrit ve nitratlar eklenmektedir. Nitrit ve nitratların çok
miktarda alınması sağlığa zararlıdır. Vitaminler ölüyor Hazır
yiyeceklerin posa içeriği düşüktür. Diyet posasının yetersizliği
ise kolon, rektum kanser riskini arttıran faktörlerdendir. Ancak
günümüzde salata barların ‘fast-food’ restoranlara girmesiyle posa
içeren ürün sayısı oldukça artmıştır. Fast-food restoranlarda
tüketilen besinler, A vitamini, C vitamini ve kalsiyum yönünden
yetersizdir. Ancak bilindiği gibi C vitamini, A vitamini ve ön
öğesi olan karotenoidlerin düşük düzeylerde alınımı, bağışıklık
sisteminin yetersizliğine, kardiovasküler hastalıklara ve katarakt
riskinin artmasına sebep olmaktadır. Fast-food restoranlarda
salatalar, sıklıkla “salata bar”larda bekletilmektedir. Bilindiği
gibi bekleme ile özellikle C vitamininde önemli kayıplar
oluşmaktadır. Izgara yaparken yüzey kısımlarına gelen ateş çok
yüksek olmamalı, pişirilirken et ile ateş arasında 10-15
santimetrelik mesafe olmalıdır. Etin iç kısmındaki ısı en az 750
santigrat dereceye ulaşmalıdır. Çok yüksek ısı dış yüzeyin
yanmasına ve su kaybının fazla olmasına yol açarak besin kaybını
(folik asit, B12 vitamini vb.) artırır. Derin yağda kızartma
yöntemi fast-food restoranlarda sıkça kullanılmaktadır. Bu yağlar
10-12 saat kullanılmaları sebebiyle kimyasal ve fiziksel
değişikliklere uğramakta ve çabuk bozulmaktadır. Kızartma sırasında
E vitamini kaybı oluşmakta, proteinli besinlerin yanması ile de
kanser yapıcı nitroz bileşiklerinin oluşumu artmaktadır. Yağda
kızartılmış yiyeceklerin sık tüketimi, sindirim sistemi
hastalıkları ile kanser riskini artırır. Fast-food beslenme
şeklinde kolalı içecekler, çay ve kahve sıklıkla tüketilmektedir.
Aşırı kafein alımı sonucunda sinirlilik, huzursuzluk, uykusuzluk ve
kan basıncında yükselme gibi durumlara sebep olur. Kafein, süte
geçtiğinden bebeğin sağlığı olumsuz etkilendiğinden gebe ve
emziklilerin çay ve kahveyi sınırlı tüketmeleri tavsiye edilir.
Ayrıca, bu tür içeceklerin fazla miktarda tüketimi, içerisinde
bulunan tanenlerin besinlerde bulunan demiri bağlamasına ve vücutta
demirin emiliminin azalmasına yol açar. Bunların yerine meyve suyu,
süt ve ayran tercih edilmelidir. Kolalı içecekler aşırı alındığı
takdirde, sağladığı ekstra enerji sebebiyle şişmanlığa yol
açabilir. Ayaküstü beslenme sisteminde yer alan yiyeceklerin bir
bölümüne ön hazırlama sırasında tuz eklendiğinden, sodyum
içerikleri yüksektir. Fast-food menüler bileşiminde görünür tuzun
dışında da yüksek miktarda sodyum ihtiva ettiklerinden yüksek kan
basıncının oluşmasına katkıda bulunur. Aşırı sodyum alımı
hipertansiyon, mide kanseri ve osteoporozis riskini artırır.
Enfeksiyon tehlikesi Ayaküstü beslenmede yiyeceklere
renklendiriciler, aroma artırıcı maddeler, tatlandırıcılar,
antimikrobiyal maddeler vb. gibi katkı maddeleri eklenmektedir. Bu
katkı maddeleri ürünlerde uygun şekilde kullanıldığında bir sağlık
riski oluşturmaz. Ancak, katkı maddelerinin uygun kullanılmaması ve
bu katkı maddelerini içeren fast-food ürünlerin sık tüketimleri
uzun dönemde kanser riskini artırır. Ayaküstü beslenme sisteminin
uygun ve hijyenik şartlarda yapılmaması, enfeksiyon riskini
artırır. Yiyeceklerin hazırlanması, saklanması ve servisi sırasında
hem bireysel temizliğe hem de çevrenin temizliğine dikkat edilmesi
zorunludur.