Fakir turist iddialarına sert tepki
Abone olÖger Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vural Öğer, Irak savaşının Türk turizmine etkilerini Almanya'dan bir örnekle açıkladı.
Öger Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vural Öger, Irak savaşının
başlamasıyla, rezervasyonların kesildiğini, ancak, savaşın bitimi
ile birlikte yeniden başladığını söyledi. Milli Prodüktivite
Merkezi'nin, ''Yılın İşadamlar''ndan biri seçtiği Vural Öger, A.A
muhabirinin sorularını yanıtladı. Öger, Irak savaşının, Türk
turizmine etkisi konusunda, Almanya piyasasından örnek vererek
açıklama getirdi. Almanya'da, broşürlerin, genellikle Kasım ayında
piyasaya çıkartıldığını hatırlatan Vural Öger, rezervasyonların da,
bu dağıtımın arkasından başladığını söyledi. Irak savaşının yeni
rezervasyonlarda olumsuz etkisi olduğunu ifade eden Öger,
''Rezervasyonlar kesildi, eski rezervasyonlarda da bir takım
iptaller yaşandı. Bu Şubat, Mart ayları böyle geçti. Harp bittikten
sonra, rezervasyonlar yeniden artamaya başladı'' dedi. Günlük
satışların, geçen seneki satışları yakaladığını, ancak, 2 aylık
kayıp nedeniyle, sayısal olarak geçen seneye ulaşılsa bile parasal
gelir olarak, durumun farklı olabileceğini bildirdi. Eylül ve Ekim
aylarında daha iyi satışlar olursa, bir mucize yaşanabileceğini
ifade eden Öger, ''Bakarsınız, parasal gelir olarak, bu aylarda bir
sürpriz yakalanabilir'' diye konuştu. Türkiye'nin, diğer ülkelere
göre, daha iyi satışlar yaptığını ifade eden Öger, şu bilgileri
verdi: ''Mesela Yunanistan'da yüzde 40 düşme var. Türkiye'de
verilen performansa göre, alınan para, diğer Avrupa ülkelerine göre
çok iyi. Biliyorsunuz, Yunanistan ve İspanya, ortak para birimi
Euro'ya girdikten sonra, çok büyük fiyat artışları oldu. Şu anda,
Avrupa'daki ekonomik kriz ve Türkiye'nin fiyatlarının uygun olması
nedeniyle, bizim ülkemiz daha cazip durumdadır.'' BAĞLANTI EURO
ÜZERİNDEN.. ''Dolardaki düşüşün turizm gelirine etkisi'' konusunda
Öger, Türkiye'nin, turizm gelirlerinin büyük çoğunluğunun Euro
üzerinden yaptığını belirterek, bu konuda, şunları söyledi: ''Bizim
gelirlerimiz çoğu Euro üzerinden, dolar üzerinden değil. Bu arada,
Euro'nun değeri habire artıyor. İhracatcılar dolar olarak bağlantı
yapıyorlarsa, olumsuz tesiri oluyor. Ama turizmciler, Euro olarak
bağlantı yapıyor. Çünkü, bizim esas olarak bağlantımız Avrupa
Birliği ülkeleridir. Doların düşmesinden dolayı dezavantaj
yaşıyoruz. Ben aynı zamanda otelci olarak konuşuyorum; Bizim
içerdeki masraflarımız enflasyonist nedenlerden ötürü giderek
artarken, döviz karşılığı olarak aldığımız Türk parasının değeri
giderek düşüyor. Turizm açısından doların değerinin düşmesi avantaj
yaratmıyor. Gelen turist açısından da durum böyle.. Turist, geçen
sene ile bu sene dolarını bozdurunca aynı parayı alıyor, ama geçen
seneye göre fiyatlar yüzde 30-40 arttı. Yani Türk Lirası'nın
değerlenmesi, turizm açısından çok negatif bir faktör olarak
karşımıza çıkıyor.'' ''OTANTİK MİMARİ YOK Kİ'' Türkiye'ye gelen
turist profilinin tanımlanması konusunda ise Öger, ''Türkiye'ye
orta sınıf insan geliyor. Orta sınıf üstü zenginlerde geliyor.
Denildiği gibi, hep fakir turistler gelmiyor. Yunanistan ve Tunus'a
giden turist ile Türkiye'ye gelen turist arasında pek bir fark
yok'' dedi. Romanya ve Bulgaristan'a ağırlıklı olarak Avrupa
ülkelerinden işçi sınıfının gittiğini kaydeden Öger, ''Yani
kısacası, biz orta sınıf turisti ağırlıyoruz'' ifadesini kullandı.
Türkiye'nin, Fransız Rivierası'na veya İtalya'da Toscana'ya giden
turist yakalayabilmesi için, birinci sınıf otellerinin dışında,
şehirlerinin de görüntüsünün, birinci sınıf olması gerektiğini
bildirdi. ''Yani bugün, Toscana'da, Floransa kenti var. Orta çağdan
kalan bir mimari görüyorsunuz. Bütün bu güzelliklerin yanında, bir
ambians yaratılıyor'' diyen Öger, Türkiye'de çok güzel oteller
yapıldığını, ancak, ambians yaratılamadığını vurguladı. Öger,
çirkin yapılaşma, betonlaşmasının yaygınlaşması, eski eserlerin
ortadan kaldırılması ve otantik mimariye önem verilmemesinin, çok
zengin turist grubunun, Türkiye'ye çekilememesinde etkili faktörler
olduğunu sözlerine ekledi.