Faize çalışıyoruz
Abone olEski Maliye Bakanı Zekeriya Temizel, Türkiye'nin 1980-2001 döneminde 258 milyar dolar borç faizi ödediğini söyledi.
Eski Maliye Bakanı Zekeriya Temizel, Türkiye'nin 1980-2001 döneminde 258 milyar dolar borç faizi ödediğini bildirdi. Temizel, Hilton Oteli'nde düzenlenen ''Vergi Arenası'' adlı toplantıda yaptığı konuşmada, 1980'de Türkiye'nin faize ödediği paranın GSMH'ya oranı yüzde 0.5 iken, 2001'de bu oranın yüzde 22'ye yükseldiğini kaydetti. Vergi arenasında ''aslanların'' ve ''gladyatörlerin'' olması gerektiğini anlatan Temizel, toplantıda ekonomi ve vergi yükünü büyük ölçüde çeken işçi sınıfının olmadığına işaret etti. Temizel, ''Aslanlar, gladyatörleri yemişler'' dedi. Faiz dışı fazla yaratılırken bedelinin birileri tarafından ödendiğini vurgulayan Temizel, geçmişte uygulanan vergilere de değindi. Temizel, geçmişte, 50 kuruş vergi ödeyemeyene iki gün taş kırdırıldığını, Aşkale'ye sürüldüğünü, bir bardak çayın parasını ödemediği için 12 gün taş kırdırıldığını hatırlattı. Geçmişte CHP'nin, çiftçilerin vergi yükünü ağırlaştırdığı için çiftçilerin büyük oranda CHP'ye oy vermediğini kaydetti. İSO BAŞKANI TANIL KÜÇÜK İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük de, vergi ve harcama reformunun birlikte yapılması gerektiğini belirterek, ''Vergide indirim geciktirildikçe, kayıt dışı ile mücadele ertelendikçe, kayıt dışının büyüdüğü unutulmamalıdır. Cesaret ve kararlılıkla bu kısır döngü kırılmalıdır'' dedi. Küçük, sınırlı sayıdaki mükellefin bu yükü daha fazla taşıyacak gücü kalmadığını ifade etti. İş gücünün işverene maliyetinin yüksek olduğunu kaydeden Küçük, ücretlerdeki işveren yükünün yüzde 47.1 düzeyinde bulunduğunu söyledi. Gelişmekte olan ülkelerde kayıt dışının oranının yüzde 30 olduğunu belirten Küçük, bu oranın Türkiye'de yüzde 60'a ulaştığını öne sürdü. Küçük, uygun koşullarda ve uzun vadede kredi imkanına kavuşması gerektiğini vurgularken, ''Mevcut durum devam ettiği sürece, son 10 yılda olduğu gibi Türkiye patinaj yapmaya devam edecektir'' diye konuştu. DÜNYA BANKASI EKONOMİSTİ Dünya Bankası ekonomisti İsmail Arslan da, yüzde 6.5 faiz dışı fazla verilmesinin kamu maliyesindeki sorunların çözümü anlamına gelmediğini belirterek, ''Faiz dışı fazla vermek önemli. Ancak, faiz dışı fazlanın aspirin gibi her derde deva olduğu düşüncesi yanlış'' dedi. Yapısal reformlarda da önceliklere dikkat etmek gerektiğini belirten Arslan, sosyal güvenlik sistemindeki açıkların yüzde 4.5 olmasına dikkati çekti. Yapısal reformlar, sosyal güvenlik reformları, enerji sektöründe uygulanacak yeni model gibi reformların bir an önce uygulanmasının önemini vurguladı. İsmail Arslan, vergi idaresinin de vergi reformu kadar önemli olduğunu söyledi.