Fahrettin Altun: Gazze'deki soykırım uluslararası toplumun vicdanını sarsıyor
Abone olCumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Gazze'de 333 gündür süren saldırıların şehirleri tahrip ettiğini ve sivillerin temel ihtiyaçlardan mahrum kaldığını belirtti. Uluslararası toplumun bu duruma karşı birleşip güçlü bir tepki göstermesi gerektiğini vurgulayan Altun, soykırım olarak nitelendirilen bu kriz karşısında ses yükseltmenin adalet ve insanlık adına önemli olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, X (eski
adıyla Twitter) hesabından Gazze'de yaşanan insani krize dair
önemli açıklamalarda bulundu. Altun, Gazze'de 333 gündür devam eden
saldırıların bölgedeki şehirleri yerle bir ettiğini ve sivil
yapıları hedef aldığını belirtti. Saldırılar sırasında cami,
kilise, okul ve hastanelerin bombalandığını vurgulayan Altun,
İsrail güçlerinin bu yapıları kasıtlı ve sistematik şekilde hedef
aldığını ifade etti.
Siviller temel ihtiyaçlardan yoksun
Altun, Gazze'deki sivillerin temiz su, yiyecek ve sağlık hizmetlerine erişim konusunda büyük zorluklar yaşadığını söyledi. Çocuklar, kadınlar ve yaşlıların bu insani krizden en çok etkilenen gruplar olduğunu belirten Altun, bölgede yaşananların bir soykırım olduğunu ve dünyanın vicdanını sarsması gerektiğini vurguladı.
Uluslararası toplumun tepkisi ve çaba çağrısı
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı, uluslararası toplumun 333 gündür devam eden bu barbarlığa karşı birlik olup güçlü bir tepki göstermesi gerektiğini ifade etti. Gazze'deki trajediyi durdurmak ve sivillerin güvenliğini sağlamak için global çabanın artırılması gerektiğini belirten Altun, bu zulme karşı sesin yükseltilmesinin adalet ve insanlık adına önemli olduğunu söyledi.
Görmezden gelmek zulme ortak olmak demektir
Altun, Gazze'deki durumu görmezden gelmenin bu zulme ortak olmak anlamına geleceğini belirterek, adalet ve insanlık adına bu soykırıma son vermek için güçlü bir şekilde ses çıkarmak gerektiğini vurguladı. Bu açıklamalar, Gazze'deki krizin uluslararası arenada daha fazla dikkat çekmesi ve çözüm bulunması çağrısını içeriyor