Trabzon'un Tonya ilçesindeki Karakısrak Yaylası’nda yaz aylarında oturan ve kış mevsiminde köyüne dönen Fadime Kayacı’nın 1984 yılında yaylada yanına gelen yeğeni 14 yaşındaki Ali Haydar Kayacı, sara nöbeti geçirince öldü. O sırada yaylada ot toplayan Fadime Kayacı döndüğü evde yeğeninin öldüğünü gördü. Yaylada toprağa verilen yeğeninin ölümüne çok üzülen Kayacı,o tarihten sonra tedavisi için bir ara indiği köyüne yaz-kış dönmedi. Kış aylarında kimsenin kalmadığı yaylada, zor koşullara rağmen tek başına hayatını sürdürerek, yakınlarının ısrarına rağmen köye dönmeyen Kayacı yaz- kış demeden yaylayı adeta kendine yurt edindi. İlerlemiş yaşına rağmen kendi ihtiyaçlarını kendisi gören Kayacı, her yıl kış yaklaştığında köye gelmemek için direniyor. Bir süre önce yaylaya ulaşan yakınları ve çevre sakinleri yoğun kardan ötürü Kayacıya ulaşamadı. Yaylada belirli bir yere kadar gelebilen yakınları bir tepenin üzerinden tüfekle ateş ederek Kayacıya sesini duyurmak istedi. Silah sesi üzerine bağırarak karşılık veren Kayacıya Yollar kapalı, seni pazar günü gelip alacağız mesajı gönderdi. İlçe merkezine yaklaşık 35 kilometre uzaklıktaki 1900 rakımlı Tonya ile Şalpazarı ilçesi sakinleri tarafından özellikle yazları kullanılan Karakısrak Yaylasında, ilerlemiş yaşı nedeniyle tek başına kalmasına artık gönlü razı gelmeyen yakınları Fadime nine için belediyeye başvurdu. Harekete geçen Tonya Belediyesi ekipleri zorlu uğraşlar sonucu iş makinesi ile kardan kapalı yolu ulaşıma açarak yayladaki kadına ulaştı. İlçe merkezine yaklaşık 35 kilometre uzaklıktaki 1900 rakımlı Tonya ile Şalpazarı ilçesi sakinleri tarafından özellikle yazları kullanılan Karakısrak Yaylasında, ilerlemiş yaşı nedeniyle tek başına kalmasına artık gönlü razı gelmeyen yakınları Fadime nine için belediyeye başvurdu. Harekete geçen Tonya Belediyesi ekipleri zorlu uğraşlar sonucu iş makinesi ile kardan kapalı yolu ulaşıma açarak yayladaki kadına ulaştı. İlçede 2011 yılında yapılan ’En beğenilen ev kadını’ adlı ankette birinci seçilen ve cesurca yaşam tarzından ötürü kendisine Robinson Nine olarak da hitap edilen Fadime Kayacı, DHA'ya yaşadıklarını anlattı. Yeğeni ve babasının ölümünden sonra yaylada tek başına yaşama kararı aldığını ve burada anılarının göz önünde olduğunu anlatan Fadime Kayacı, yaylaya aşık olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Uzun yıllar yaylada yalnız kışladım. Ormanımı kolladım. İneklerimi baktım. Tek başıma duruyorum bu dağlarda, köye inecektim kar yağdı, kaldım burada. Köyde duramam. Yaz dedi mi, illaki ben bu dağa geleceğim. Ben hep burada kışladım, burasız idare edemem. Nice ki sağdır canım, ben burayı seviyorum." Yayla evinde radyosu da bulunan Kayacı, zaman zaman radyoyu hava durumunu öğrenmek için açtığını belirterek "Babamla hızar çektim, kereste tahtası kestim. Bu evi de babamla yaptım, babam taş ustasıydı, ben çamur yoğururdum, o işçiliğini yaptı. Babam öldükten sonra yalnız kaldım, ben de bu dağdan aşağı inmedim. Bunlar, babamın annemin resimleri. Ben bu resimleri bırakıyorum burada, onlara bakıp özlüyorum, ağlıyorum annemi, kardeşimi, torunumu. Tek arkadaşım radyom. Radyodan hava durumuna bakıyorum bir de Kuran dinliyorum" dedi. Kayacının komşusu Ali İhsan Kurt da yaşlı kadının çok cesur olduğunu belirterek, "Fadime Nine yayla komşumuzdur. Sonbahar gelince biz göç eder, köye ineriz. O yaylada kalır. 50 yıla yakın bu yaylada yaşadı. Ormanı var burada, ormanını sevdiği orayı kolladığı için hep burada kaldı. Hiç korkusu yok, çok cesur" diye konuştu.