Dikkatinizi çekti mi?
Bilboard’larda, reklamlarda bizlere verilen mesajlar hep sevgi
üzerine.
Sevgiyi tuhaf mı algılıyoruz?
Buyrun!
’’İnsan sevdiğini yerden yere vururmuş’’
Türk erkeği de demez mi zaten; ’’insan karısını döver de
sever de’’.
Hatta abartalım; ’’insan çocuğunu döver de sever
de’’.
Hadi biraz da pek yazılmayana değinelim…
Askeriye…
Askerlik yapanlar bilir. ’’Alt devre ve üst
devre’’ denilen bir oluşum vardır. Yazılı kanunları
olmayan, askere yeni gelen her çömeze bir ritüel gibi uygulanan
efsanevi uygulama. Kıdemli olan askerler yeni gelenlere her türlü
işi yaptırırlar. Bir nevi gizli üst/ast uygulamasıdır bu.
Disiplin altına alırlar çömezleri. Olur da haklarını aramaya
kalkanlar olursa kıdemliler hemen birleşir ve ezebildiği kadar
ezerler onları ve hatta sıraya çekip kasatura ile ellere bile
vurulur.
Fırsat gelmiştir işte. Özellikle sivil hayatta kendilerinden daha
iyi yaşadıklarını düşündükleri çömezlerden hınç alma vaktidir…
Ya rütbeliler…
Özellikle bazı ast subaylar… Çocukluklarında ve sivil hayatta
birçok problem yaşamış, dövülmüş, aşağılanmış olanları ,emirleri
altındaki askerlerden fazlasıyla çıkarırlar bu yaşadıklarını.
Etrafınıza bakınız. Mutlaka yaşanmış birkaç örnek görürsünüz.
Lafa geldiğinde bir insanın sevgi dolu ve sevecen olması
gerektiğinin altını çizenler, iş icraata geldiğinde
ezilmişliklerinin ve komplekslerinin acısını hınca hınç çıkarırlar,
en çok da sevdiklerinden.
Emin olunuz ki, çoğunluğun psikiyatriste ihtiyacı vardır.
Çocuğunuza şiddet uygulamayın.
Onlar asla unutmaz ve mutlaka sorgularlar.
Ruhlarında açılan yaralar büyüdükçe dönem dönem kanar. Hatta
bilindiği üzere çocukluklarında dayak yiyenler saldırgan ve suça
meyilli de olabilirler.
Eşinize şiddet uygulamayın.
Bedensel ve/ya psikolojik…
O duruma gelen bir ilişki zaten bitmiştir. Medenice bitirin ki
kadına el kaldırmaya gelince erkeklik damarı kabaran ama kendi
cinsiyle kapışma durumunda ürkek bir tavşan durumuna düşen zavallı
biri olmayın.
Ezilmişliklerin ve aşağılanmışlıkların acısı başkalarından
çıkarılmaya çalışılırsa ruhlar iyileşmez, aksine suça yönelen
hastalıklı bir hal alır.
Bu yalın anlatım neden mi kaleme alındı?
Daha iyi anlaşılsın diye.