Ezan sesini duymak çok güzel
Abone olBursaporlu Alfred N'Diaye, Bursaspor ve özel hayatı ile ilgili ilginç açıklamalarda bulundu...
Bursaspor'lu oyuncu "Burada futbol, kaleye yönelik
oynanıyor ve futbolcular bireysel yetenekleri ile oynuyorlar. Bu
nedenle Türkiye ligini İngiltere ligine benzetiyorum"
dedi.
Bursaspor Taraftarlar Derneğince yayımlanan "Taraftarın Sesi"
dergisine açıklamalarda bulunan N'Diaye, küçüklüğünden beri futbol
oynamayı çok sevdiğini söyledi.
Fransa'da mahalle takımında futbola başladığını dile getiren
Fransız oyuncu, "İlk başta forvet mevkisinde oynuyordum.
Patrick Kluivert ve Brezilyalı Ronaldo'yu kendime örnek alıyordum.
Şu anki mevkime geçince Patrick Vieira'yı örnek aldım. Dört sezon
oynadığım US Vandoeuvre takımından Nancy'e transfer oldum"
diye konuştu.
Geçen sezonun sonlarına doğru Bursaspor'un kendisiyle ilgilendiğini
duyduğunu dile getiren başarılı oyuncu, şunları
aktardı:"Ersel Hoca hem beni, hem de Basser'i izlemeye
geldi. Sezon bitince tatile gittim. Menajerim Bursaspor'un bana
ciddi bir transfer teklifinde bulunduğunu söyledi. Kulübümle
görüşülmesi gerektiğini söyledim. Benim için önemli bir transfer
olacaktı. Nancy ilk başta beni vermek istemiyordu ancak, Bursaspor
maddi manevi çok isteyince transferim gerçekleşti."
Ezan sesini duymak çok güzel
İmza atmadan önce Bursaspor'u araştırdığını ileten N'Diaye, şöyle
devam etti:"İnternetten tesisleri, stadyumu, taraftarları
araştırdım. Bursa kenti hakkında bilgi sahibi oldum. Fransa'da,
Türkiye'de sadece İstanbul takımlarının iyi tesisleri olduğu kanısı
vardı. Ancak Bursaspor gerçekten büyük bir kulüp. Tesisler,
stadyumu, taraftarı, kentiyle çok iyi bir tercih yaptığımı
düşünüyorum.Müslüman bir insanım. Her tarafta camilerin olması çok
hoşuma gitti. Ezan sesini duymak güzel. Fransa'da Müslümanlar için
böyle büyük camiler yok. İnsanları samimiyeti, konukseverliği çok
güzel. Bursa'da beklediğimden fazlasını buldum."
Genç oyuncu, Fransa'da taktiksel bir oyun anlayışının olduğunu
belirterek, "Fransa'da gol atmak çok zor. Ayrıca çok daha
fazla pas yapılarak oyun kuruluyor. Türkiye'de futbol Fransa'ya
göre daha sert oynanıyor. Burada futbol kaleye yönelik oynanıyor ve
futbolcular bireysel yetenekleri ile oynuyorlar. Bu nedenle Türkiye
Süper Ligi'ni İngiltere Premier Ligi'ne benzetiyorum"
ifadesini kullandı.
Agresif oynamayı seviyorum
Her geçen gün performansını artırmak için çalıştığını aktaran
oyuncu, şöyle konuştu:"Takım olarak iyi şeyler yapınca
benim de performansım artıyor. Agresif oynamayı seviyorum. Güçlü
fiziğimin benim için avantaj olduğunu düşünüyorum. Kariyerimin
başındayım. Kaleye direkt oynamayı seviyorum. Bu nedenle orta
sahada tehlikeli olabilecek pozisyonlarda basit oynama yerine,
çalım atmaya kalkıyorum. Riskli yerlerde daha dikkatli olmam lazım.
Bu yönümü geliştirmem lazım. Adem ile iyi bir ikili olduk. İyi
anlaşıyoruz."
Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam'ın, oyuncu grubunu çok iyi
tanıdığını dile getiren N'Diaye, "Aktif futbolu yakın bir
zamanda bıraktığı için futbolcuların ne istediğini çok iyi biliyor.
Bu da hem bizim için, hem de kendisi için avantaj. Bursaspor ile 3
yıllık anlaşmam var. Bu sezon için elimden gelenin en iyisini
yapıp, takıma katkı sağlamak istiyorum. İlerisi için çok fazla bir
düşüncem yok. Bursaspor'da uzun yıllar forma giymek ve Şampiyonlar
Ligi'nde oynamak istiyorum" diye konuştu.