Evrim tartışıldı kıyametler koptu
Abone olEvrim teorisinin tartışıldığı programda ortalık karıştı. Konukları ve içeriğiyle hayli hararetli bir tartışma oldu.
İNTERNETHABER-
Bir yanda doğanın tesadüfen meydana geldiğini savunan görüş diğer yanda her şeyi yaratıcıya dayandıran görüş..
Evrim teorisine karşı yaratılış teorisi. İki zıt fikir canlı yayında kapıştı. Bir anlamda ateist-dindar kapışmasını izledi milyonlarca insan..
Habertürk'te Yiğit Bulut’un sunduğu “Sansürsüz” programında işte bu konu tartışıldı. Evrim ve yaratılış teorisinin tartışıldığı yayında gazeteci-yazar Mine Kırıkkanat Kırıkkanat ve Prof. Dr. Celal Şengör yaratılış teorisini savunanlara ateş püskürdü.
İkilini öfkesinden Yiğit Bulut da nasibini aldı. Kırıkkanat ile tarafsız olmadığını ileri sürdüğü Bulut arasında polemik yaşandı.
Babuna 2004 yılında dünyanın en ünlü ateistinin bile evrimi redderek insanlıktan özür dilediğini söyledi. Programa telefonla katılan Prof. Dr. Celal Şengör, yaratılış teorisini zırvalık olarak gördü.
Harun Yahya adıyla bilinen Adnan Oktar, 2006'da Reuters'e haber olmuştu |
Harun Yahya imzalı “Yaratılış Atlası” adlı kitabın “gizemli bir şekilde okullarda ve kütüphanelerde türemeye başladığını” belirten Reuters, bu kitapta, Charles Darwin’in Evrim Teorisi için “terörizmin kaynağıdır” ifadesi kullanıldığına dikkat çekerek şu yorumu yaptı: “Talep edilmediği halde postayla adrese gönderilen 768 sayfalık Yaratılış Atlası’nda, bütün canlılarla birlikte dünyanın Allah tarafından yaratıldığı belirtiliyor. Fosillerin bugünkü hayvan resimleriyle karşılaştırıldığı kitaptaki bir makalede, “güçlü olanın kazanması” ilkesine dayalı Darwinizm’in ırkçılık, Nazizm, hatta terörizmi körüklediği iddia ediliyor.” Reuters’taki haberde şu ifadelere yer verildi: “İlk bakışta bu kitap, ABD’deki yaratılışçıların, yani İncil’e göre dünyanın 6 günde yaratıldığına inanan aşırı dinci Hıristiyanların işiymiş gibi görünüyor. Ama Harun Yahya sürprizi içeride açıklıyor. Çünkü bu, çoğunluğu Müslüman olan Türkiye’de geniş finans kaynaklarına sahip İslami yaratılışçılık... Amerikalı yaratılışçılar buradaki yaratılışçıların yarattığı etkiyi ancak hayallerinde görebilirler... Yaratılışçılık Türkiye’de o kadar yaygın kabul görüyor ki, en son 34 ülke arasında bir ankette Türkiye, evrim teorisine inancın en düşük çıktığı ülke oldu. Türkiye’nin 34’üncü olduğu listede, sondan bir önceki ülke ise ABD.” |
Programın konukları Dr. Cihat Gündoğdu ve Dr. Oktar Babuna’ydı. Telefonla bağlanan Kırıkkanat önce Bulut’a saydırarak konuşmasına başladı:
SEN BEN BİZİM OĞLAN TADINDA BİR TEZGAH
“Ortada oturduğunuz masaya karşı söyleyeceklerim var. Tartışma olabilmesi için yandaş ve karşıtların aynı masada olabilmesidir. Sizin bu açık oturum affınıza sığınarak söylüyorum ‘sen ben bizim oğlan tadında bir tezgah’. Zaten tuttuğunuz taraf yanınıza oturttuklarınızdan belli. Tutmadığınız tarafı da cızırtılı telefonlara bağlıyorsunuz. Yanınızdaki insanlar için rahatımı bozamam. Ortada öyle durulmaz. Basına yaraşan bir açık oturum değil. Evrim teorisine inanmıyorum diyerek inanç katına oturtarak Adnan hocacılara ne kadar yakın olduğunuzu belirtiyorsunuz.”
GÖRDÜM İNSANLARIN ÇAPINI
İnanç kavramına koydunuz ya, din yaptınız ya, tanrı yaptınız ya, komünizme ve faşizme atıflarda bulunuyorsa artık ne sizinle ne de onlarla bilimsel tartışma yapılmaz. Artık umudum yok gördüm insanların çapını.
HER ŞEY TESADÜF
Harun Yahya 300 kitap yazmışsa hiç bir kitap yazmamış demektir. Ona yazar demezler. 250 milyon yıllık hikayeyi Adnan Oktar, onun bunun tercümesini alacak ve bize yaratılışı izah edecek. Güldürmeyin beni Allah aşkına. Evren dünyadan ibaret değil. Evrenin içinde evrenler var. Her şey bir tesadüfün sonucu. Hiç bir şey başlangıç değil hiçbir şey de son değil. Hiç bir şekilde cennete ve cehenneme inanmama gerek yok. Ne kadar bir büyük bir huzur anlatamam size.. Benim içimde ben kendi kendimi yaratıyorum. O yaratılışın büyüğü evren evrenin kendisi de tanrı enel hak ben de tanrıyım siz de tanrısınız.
RASTLANTI TEORİSİNE İNANIYORUM
Önemli olan ahlaktır. Ahlak ta cennet ve cehemme korkusu olmadan konulduğu zaman çok güzeldir. Yanınızdaki insanlarla evren nasıl yaratıldı tartışılamaz. Önce olanı incelersiniz. Sonuçtan geriye doğru gidersiniz. Evrim teorisinin de yanlışları bulunur, doğruları kanıtlanır. En başlangıcına gittiğiniz zaman evrim teorisi buna rastlantı diyor. Ben de rastlantı teorisine inanıyorum. Hayatın kendisine baktığınız zaman rastlantısal bir şekilde düzensizlik içinde düzen görüyorum. Kim yarattı diye başlamak bilimsel tartışma değildir. Yaratan ile işe başlamak anormal.”
BULUT’UN HANGİ SÖZÜNE ÇILDIRDI?
[PAGE]“HER ZAMAN BUNU SÖYLÜYORSUNUZ”
Programda Bulut ile Kırıkkanat arasında polemik yaşandı. Bulut'un “açık soruyorum” sözü Kırıkkanat’ın tepesini attırdı. Kırıkkanat ses tonunu yükselterek Bulut'a çıkıştı.
Yiğit Bulut, “Tamamen ortada durarak yine buradaki beyfendiler size soru sorabilir mi? Çok açık soruyorum” deyince Kırıkkanat çok sinirlendib Kırıkkanat, “ Dikkat edilorum her zaman her programınızda bunu söylüyorsunuz. Kim en çok açık açık konuşuyorum derse en az açık konuşan odur. Yaşlı bir meslektaş olarak bize şöyle öğütte bulunabilirim. Bakıyorum sizin programlarınızı izliyorum. ‘İki de bir açık konuşuyorum, dürüstüm, ortadayım gibi şeyler söylemeyin’ Lüfen açık konuşuyorum demeyin. Sadece soruyorum deyin yeter.
Bulut bunun üzerine “isterseniz Fransızca söyleyebilirm. Buradaki arkadaşlar size soru sorabilir mi?” dedi. Kırıkkanat “Hayır onları muhatap kabul etmiyorum. Onlar cemaatin adamı ben bağımsız ve özgür bir beynim. Önce kravat iğnelerinin tam düğümden aşağıdaki santimetresini değiştirsenler belki konuşabiliriz.” diye cevap verdi.
ŞENGÖR NELER DEDİ?
[PAGE]Programa telefonla katılan Prof. Dr. Celal Şengör de yaratılış teorisini safsatalıkla hürafelikle suçladı. Şengör gözleme ve bilime dayandığını, isteyenin uçabilen süpürgeli cadılara inanabileceğini söyledi. İşte Şengör'ün açıklamaları:
KORKUNÇ CEHALET
Burada ortaya atılan iddialar muhteşem. Bunları niçin yayınlamıyorlar beyler.. Fosil kaydında gördüğümüz sürekli gelişme birbirinden türeme var. Yani tikalik rosea denen hayvana bakarsanız yarısı balık yarısı amfibi.
Eğer sürügen camiasına bakarsanız permien sonuna doğru bunlar sürüngen midir ve memeli midir karar veremiyoruz. Bir sürü özellikler ortak. Sürekli geçiş gösteriyorlar. Yani paleontolojide ara geçiş bilinmiyor demek insanın korkunç bir paleontoloji cehaletine sahip olması lazım.
DELİ SAÇMASI
Dinazorlardan kuşlara sürekli bir geçiş görüyoruz. 20. yüzyıldaki dergilerde yayınlandı. Bana deli saçması gibi geliyor. Hangi dünyada yaşıyorlar. Bir televizyon programı yapılması dahi gülünç..
TEZ YOK ZIRVALIK VAR
Yaratıcının nereden kimin tarafından söylendiğini bana söylerseniz yok böyle bir şey. Ben bilimle ilgileniyorum. İnanan insanlar istediklerine inanabilir. Ali baba ve kırk haramilere inanabilirler. Süpürgelerle uçabilen cadılara uçabilirler. Yani gözlemle test edebileceğimiz şeylerden bahsedebiliyoruz.
Ara geçiş formları diyoruz. Çinli bilim adamının yayınlandığı kitap var. Naturel'de yayınlandı. Ara formlar muhteşem gözüküyor. (Adnan Oktar hepsi çizim diye söze karıştı) Ara form diyen yok diyen adam bunu Naturel dergisinde yayınlasın. Ne kadar önemli bir laf. Bu zırvalıklar bilimin olmadığı yerde yapılır. Televizyon mudur bilimin tartışıldığı ortam. Lütfen bu zırvalıklardan vazgeçin. Allah aşkına gülerim yahu.. Karşıda bir tez yok zırvalıklar var.
BABUNA VE GÜNDOĞDU NASIL CEVAP VERDİ?
[PAGE]Cihat Gündoğdu ve Babuna Şengör’den ara formlara delil istedi. İkili Darwin’in ara geçiş formlarının olmadığını kendi kitabında yazdığını söyledi. İşte Gündoğdu ve Babuna'nın açıklamaları:
DARWİN BULAMAMIŞ
“Ara geçiş formlarının olmadığını Charles Darwin söylüyor. Türlerin Kökeni kitabından şöyle söylüyor: "Eğer gerçekten öbür türlerden yavaş gelişmelerle türemişse yani evrim varsa, nedren sayısız ara geçiş formuna rastlamıyoruz. Sayısız geçiş formları olmalı. Fakat neden yeryüzünün sayılamayacak kadar çok katmanında gömülü olarak bulamıyoruz.
Niçin her jeolojik yapı ve her tabaka böyle bağlantılarla dolu değil. Jeoloji iyice derecelendirilmemiş bir sürec ortaya çıkarmamaktadır. Belki de benim teorime karşı en büyük itiraz olacaktır."
Darwin bir iddia ortaya atıyor ama delili ortada yok diyor. İleride bulunacak diyor. Aradan 150 yıl geçti, yüz miyon fosil var bir tane ara geçiş fosili yok. Dünyanın her tarafında var.
ARA FORMLAR NEREDE
Milyonlarca yıl geçse de canlıların değişime uğramadığını görüyoruz. 54 milyon yıl önce meme balığı neyse bugün aynısı hiç fark yok. Tıpatıp aynısı. (Bu sırada milyonlarca yıllık kurbağa, çekirge ve balık fosillerini gösteriyorlar) Fosillerin hepsi kayıtlı. Bütün dünyada bilinen şeyler. Eğer evrim olsaydı ara formları bu sabit türlerden kat kat fazlası olması gerekirdi. Trilyonlarca ara geçiş formu olacaktı. Nereye katsanız eciş bücüş canlılar ortaya çıkması gerekiyordu.