Evren birgün cezaevinde yatsa yeter
Abone olKenan Evren hakkında iddianame hazırlayan eski Savcı Sacit Kayasu Evren’in 1 gün bile hapis yatamasının milleti rahatlatacağını söyledi
Kenan Evren hakkında iddianame hazırladıktan sonra
meslekten ihraç edilen eski Savcı Sacit Kayasu, Evren'in 1 gün bile
olsun hapis yatarak, sembolik bir ceza almasının milleti
rahatlatacağını söyledi.
Önemli gelişmeler yaşandığını, siyasi irade olmadan bunların yapılamayacağını aktaran Kayasu, "Sadece yargıyla çözülmeyeceğini benim örneğimde gördünüz. Darbeciler yargılanacağına ben ceza aldım." dedi. Kendisinin 'asker düşmanı' ilan edildiğine de değinen Kayasu, ailesinde çok sayıda asker olduğunu, kendisinin de bir dönem askerde kalmak için dilekçe verdiğini hatırlatarak, kesinlikle asker düşmanı olmadığını kaydetti.
12 Eylül 1980 askerî darbesini yapanlar hakkında iddianame hazırladığı için meslekten ihraç edilen eski Savcı Sacit Kayasu'nun gösterdiği yolda dün önemli bir gelişme yaşandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 12 Eylül darbesiyle ilgili soruşturmada, dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ve Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya'ya 'şüpheli' sıfatıyla ifadelerinin alınması için davette bulundu. Kenan Evren hakkında 2000 yılında 'darbe yapmak' suçundan iddianame hazırlayan Kayasu, Evren'in ifade vermeye çağrılmasını Cihan Haber Ajansı'na değerlendirdi.
"Evren'in 1 gün bile olsun yatması, sembolik bir ceza alması milleti rahatlatacaktır." diyen Kayasu, milletin onun suçlu olduğunu mahkemece ilan edilmesini beklediğini söyledi. Dünyada Evren'den daha yaşlı olup darbe suçundan dolayı ceza evine girenler olduğunu belirten Kayasu, "Arjantin'de bir kişi 94 yaşında mahkemesi bitti ve cezaevine girdi. Evren 93 yaşında yani ondan bir yaş daha büyük olduğu halde ve darbeyi ondan daha önce yaptığı halde cezaevine girdi." diye konuştu.
İddianameyi hazırladığı dönemde çok tehditler aldığına değinen
Kayasu, savcıların görevi suç işleyen kişileri ayrım yapmadan
yargının önüne çıkarmak olduğunu, kendisinin de bunu
gerçekleştirmek için iddianame hazırladığını ifade etti.
"Burada bir suç var mı? Yok mu? Ben ona baktım."
diyen Kayasu, "Başıma bir şey gelir, çocuklarıma bir şey
diye düşünmedim değil. Elbette ki istemezsiniz böyle bir şey. Ama
bunlardan korkarak biz vazife yapmayacaksak hakimlikle, savcılıkla,
avukatlıkla ne işimiz var. Gider daha tehlikesiz bir iş yaparsınız.
Sırf adalet için ben avukatlığı bıraktım. 12 yıl avukatlık yaptım,
5 hukuk müşavirliğim vardı. Ben yıllar önce köşeyi dönmüştüm. Ama
her şey para değil. Adalet denilen duygu içinde yoksa o zaman para
kazanmışsın ne kıymeti var." ifadesini kullandı.
'ASKER DÜŞMANI DEĞİLİM, AİLEMDE ÇOK SAYIDA ALBAY
VAR'
İddianameyi hazırladığında 'asker düşmanı' ilan edildiğini belirten
Kayasu, ailesinde çok sayıda asker olduğunu, kendisinin de bir
dönem askerde kalmak için dilekçe verdiğini hatırlattı. Kayasu,
"Bu iddianameyi hazırlayacak en son kişi bendim. Çünkü eşim
albay kızı, bacanak albay, ailede bir sürü albay var. Hatta bir
tane de general var. Bir savcının askerler aleyhine dava açacaksa
bunun hiç olmazsa askerle bağlantısı olmaması lazım. Ben buna
rağmen açtım. Çünkü ortada bir suç var. Bunun asker düşmanlığıyla
alakası yok. Niye asker düşmanı olayım? Ben kendim orduda kalmak
için dilekçe verdim. Önemli olan kanun önünde eşitliktir. Babam
dahi suçlu olsa onu yargı önüne çıkarırım. Onu yargılamaya vicdanım
el vermediği için başka bir arkadaşa söylerim dava açmasını
söylerim. Esasında yargılanmak bir haktır, suçsuz ise suçsuzluğunu
ispat etmesi için bir fırsattır. Evren niye korkuyor, korkmasın
çıksın yargı önüne bağrını gere gere 'ben suçsuzum' desin.
Aklanmadığı için gözümüzde devamlı suçludur." yorumunu
yaptı.
'ZAMAN AŞIMI SÖZ KONUSU BİLE DEĞİL'
Zaman aşımı tartışmalarına da değinen Kayasu, bir çok vatandaşın
darbeciler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu fakat hepsine
geçici 15. maddeden dolayı takipsizlik kararı verildiğini dile
getirdi. Kayasu, "Geçici 15. maddenin bunların
yargılanmasına engel olduğu söylendi. Bir kişinin yada bazı
kişilerin yargılanması kanunen engellenmişse ortada zaman aşımından
bahsedilecek bir durum yoktur. Zaman aşımı işlemez. Onun
yargılanması için herhangi bir engel olmadığı halde siz kalkar da
kanunun koyduğu süreler içerisinde dava açmazsanız ortaya çıkar.
Geçici 15. madde oradayken engel vardı ve zaman aşımı işlemiyordu.
Engel kalktı artık zaman aşımı işlemeye başladı. Zaman aşımı daha
yeni işlemeye başladı." şeklinde konuştu.
Zaman aşımının evrensel hukuk kurallarına göre insanlık suçların da
işlemeyeceğinin de altını çizen Sacit Kayasu, darbe suçlarında
zaman aşımının işlemeyeceğini ifade etti.
'SİYASİLERE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR'
Darbecilerin yargılanması noktasında siyasilere büyük görevler
düştüğünü belirten Kayasu, bu zaman kadar geçici 15. maddenin
kaldırılsaydı bugün bunların konuşulmayacağını söyledi.
"Siyasi irade olmadan sadece yargıyla çözülecek işler
değil." diyen Kayasu sözlerini şöyle sürdürdü: "Sadece yargıyla
çözülmeyeceğini benim örneğimde gördünüz. Darbeciler
yargılanacağına ben ceza aldım. Kenan Evren yargılanmadı, ben 4
ayrı mahkemede ceza aldım. Üstelik ne için 'darbeciler yargılansın'
dediğim için. Çok başarılı bir savcıydım bütün notların en iyiydi
buna rağmen ihraç edildim."
'ASKER GİTTİ, ASKERİ TEMSİL EDEN SİVİLLER KALDI
'
Zihniyetin darbecileri koruyan bir zihniyet olduğuna değinen
Kayasu, yapılan anayasa ile askerin gittiğini ama askeri temsil
eden sivillerin kaldığını ifade etti. Bu zihniyetten kurtulmak
gerektiğini söyleyen Kayasu, darbeyi meşru görenlerden kurtulup,
hukukun her şeyin üstünde görülmesi gerektiğini sözlerine
ekledi.