Evlilikten önce kan testi şart
Abone ol"kan uyuşmazlığı"nın, bebekte kansızlık (anemi) ve bunun sonucu olarak kalp yetmezliğine neden olduğu öğrenildi.
Anne ve babanın kan grupları arasında uyumsuzluk demek olan "kan
uyuşmazlığı"nın, doğacak bebekte kansızlık (anemi) ve bunun sonucu
olarak kalp yetmezliğine neden olduğu öğrenildi. İhlas Haber Ajansı
(İHA) muhabirinin edindiği bilgilere göre, anne ve babanın kan
gruplarının uyuşmaması doğacak bebekte kansızlık, kalp yetmezliği,
hastalığın şiddetine ve yok edilen kan hücrelerinin miktarına bağlı
olarak anne karnında ölüm de dahil olmak üzere pek çok kötü sonuç
doğurabiliyor. Anne karnındaki bebeğin, bu uyuşmazlıktan
etkilenebilmesi için bebeğin kan grubu ile anneninkinin uyumsuz
olması, bebeğin kanının anne kanı ile temas etmesi ve annenin
bağışıklık sisteminin bu duruma cevap olarak antikor üretmesi
gerekiyor. En sık rastlanılan uyumsuzluk Rh uygunsuzluğu. A, B, AB,
ve O olmak üzere 4 gruba ayrılan kan gruplarının yanı sıra D
faktörü adı verilen Rh faktörü, pozitif ya da negatif olabiliyor.
Baba Rh (+) ve anne Rh (-) iken eğer bebek de Rh (+) olursa bebeğin
kanındaki bu Rh faktörü anne kanına geçiyor ve annenin bağışıklık
sitemi Rh faktörünü ortadan kaldırmak için antikor adı verilen
maddeler üretiyor. Bu nedenle ilk bebek durumdan etkilenmiyor ancak
bir sonraki bebek eğer Rh (+) olursa anne kanındaki bu anti Rh'lar
bebeğe geçebiliyor ve bebeğin kanında çökelmelere neden oluyor. Rh
uygunsuzluğundan sadece baba pozitif, anne negatif iken söz
edilebiliyor. Baba negatif, anne pozitif ise uyuşmazlık önemini
yitiriyor. Bazı durumlarda ise anne ve bebek kanı doğumdan önce de
temas edebiliyor. Bu temas, amniyosentez (gebelikte anne karnındaki
bebeğin içinde bulunduğu sıvının iğne ile alınması), düşük ve
gebelik sırasında fazla miktarda kanamalarla gerçekleşiyor. Bazen
Rh(-) bir kadına hata ile Rh(+) kan verildiğinde de ortada gebelik
yokken bile kadının kanında anti-Rh antikorlar bulunabiliyor ve ilk
bebek uygunsuzluktan etkilenebiliyor. Kan uyuşmazlığının teşhisi
için hem anne hem de baba adayının kan grubunun bilinmesi önemli.
Eğer anne Rh (+) ise babanın kan grubu önemini yitiriyor. Gebelik
takibi esnasında annenin kanında normalde olmaması gereken anti-Rh
aranıyor. Bu teste indirek coombs adı veriliyor. Doğum sonrası
bebekte anneden geçen antikorların aranmasına ise direk coombs
testi adı veriliyor. Bebeğin kan uyuşmazlığından etkilenip
etkilenmediğini anlamak için ayrıca kordosentez de (anne karnından
bir iğne ile girilerek bebeğin kordonundaki damardan 'bebek kanı'
alanması) yapılabiliyor. Kan uyuşmazlığının tedavisinde amaç
annenin Rh pozitiflere karşı antikor oluşturmasını engellemek. Bu
nedenle kan grubu Rh(-), eşi Rh(+) olan gebelere 28. haftada anti-D
iğnesi yapılması gerekiyor. Bu ilaçlara halk arasında uyuşmazlık
iğnesi adı veriliyor. Doğumdan sonra bebeğin kan grubu pozitif ise
ilk 72 saat içinde yeniden anti-D yapılması gerekiyor. Benzer
şekilde düşük, dış gebelik, kürtaj gibi durumlarda da müdahaleden
hemen sonra anti-D yapılması gerekiyor. Tanısal amaçlı girişimler
olan amniyosentez, kordosentez gibi işlemleri takiben anti-D
yapılması gebeliğin sağlıklı devamı açısından son derece önemli
görülüyor.