Evlere yerleştirilen dinamit

Haya ve Edebe Aykırı Müstehcen Kadın Kıyafetlerini Men'i Cemiyeti Başkanı Avukat Ali Kemal Yılmaz Bayraktar, ''Mukaddes Türk anasının haya ve edebine tecavüz olan çıplak kadın manzaraları, televizyon ve gazeteler vasıtasıyla her gün evlerimize yerleştirilen birer dinamittir'' dedi. Bayraktar, dernek ikinci başkanı Adnan Eroğlu ile birlikte yazıhanesinde düzenlediği basın toplantısında, derneğin Türkiye'de televizyon ve gazetelerdeki müstehcen kadın kıyafetleri ile sokaktaki müstehcen kadın kıyafetlerinin men'i için çalışmasının asıl gayeleri olduğunu belirtti. ''Çıplak kadın görüntülerini televizyonlarda yüzümüz kızarmadan kızımızla, gelinimizle, komşumuzla seyredebilir miyiz'' diyen Bayraktar, şöyle devam etti: ''Bu manzaralar gelecek Türk nesilleri için felaketlerin hazırlayıcısı değil midir? Mukaddes Türk anasının haya ve edebine tecavüz olan bu çıplak kadın manzaraları, televizyon ve gazeteler vasıtasıyla her gün evlerimize yerleştirilen birer dinamittir. Derneğimiz bu felaketlerle mücadele için kurulmuştur. İlk iş olarak Trabzon Valiliği ile diğer valiliklere müracaat ederek devletin kıyafet kararnamesiyle kendilerine verdiği yetkiyi kullanıp memur hanımların kontrol altına alınmasını, böylece Türk kadınının normal kıyafetine sahip çıkarak mukaddes Türk anası gibi itibar görmesini istedik. Trabzon Valililiği'ne 28.12.2005, Adana Valiliği'ne ise 05.01.2006 tarihinde müracaat yazılarımızı gönderdik ve her iki valilikten de cevaplar geldi. Aklın ve kanunun gösterdiği yol olarak dilekçeyi muameleye koyarak valiliklerini yapmışlardır.'' Bayraktar, Trabzon Valiliği'nin devletin kurum ve kuruluşlarına gönderdiği genelgeyle kıyafet kararnamesinin tatbik edilmesini istediğini kaydetti. Edirne'de 50 yıllık hırsızlık ve rüşvetin kameraların tespitiyle adalete intikal ettirildiğini dile getiren Bayraktar, şöyle konuştu: ''Trabzon'da da bu ve benzeri tespitler yapılıp, valiliğe cevap veren bir kısım amirler, sekreterlerinin mini etekli kıyafetlerinin olduğu tespit edilince verdikleri cevabın karşısında yok olup giderler. Kendi yaptıklarının cezası pek ağır olur. Çünkü bu milletin gördüğü manzaralara tahammül edecek gücü kalmamıştır. Onlar da her an müstehcen kıyafet tespiti yaparlar. Şimdi cep telefonları da kamera tespiti için kullanılır ve bunlar Valiliğe derneğimiz aracılığıyla ulaştırılır. Gelin bu felaketleri yaşamadan dürüstçe kılık kıyafetimizi düzeltelim. Dinimize ve devletimize layık olalım.''