Ecevit hükümeti zamanında Saddam’ın zulmünden sınıra
kaçan Irak Kürdistan’ının Kürtleri ülkemize kabul edilmedi, Saddam
yönetimi öldürebildiği kadar öldürdü, Türkiye için bir kara leke
oluşturdu.
Turgut Özal zamanında yine zulümden kaçtılar ama bu
defa kapı açıldı ve on binlerce Kürt ülkemize geldi, yıllarca
mülteci olarak yaşadılar, daha sonra 36. paralelin üstünde uçuş
yasağı Irak hava kuvvetlerine gelince mülteciler tekrar vatanına
döndüler.
Peşmerge olarak adlandırılan bu Kürtler o gün bu
gündür Türkiye’nin himayesinde yetişti, bu oluşum olgunlaştı,
büyüdü yaş kemale erdi ve bu genç oluşum 18 yaşını çoktan geçti,
artık müsaade edin de özgürlüğüne kavuşsun, olmaz mı?
Erbil’de canlı yayına katıla zamanın Başbakanı şu
andaki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, “hele Bağdat
yönetiminde olan yerleşim birimlerine bakın, bir de Kürdistan
Bölgesel yönetimi tarafına bakın biri harap diğeri mamur” demedi
mi?
Mesut Berzani’yi Diyarbakır’a getirip ona manevi
destek veren yine Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan değil
mi?
Kürdistan bayrağını Çankaya’da da, Külliyede de
dalgalandıran yine devletimiz değil miydi?
Bölgedeki Kürtler, Türkmenler, Araplar ve Süryani’ler
bir arada yaşamaktan mutludurlar, bize de hayırlı olsun demek
düşüyor.
Şimdi Allah göstermesin şu gayri meşru İsrail Devleti
Türkiye’den önce Kürdistan devletini tanırsa ne olacak? Utanç
verici olmaz mı?
Baksanıza geçende bir CHP’nin bir vekili “Irak
komşumuz olacağına Kürdistan komşumuz olsun” dedi ne diyelim
eleştirecek halımız yok ki bir şey diyelim, doğru doğrudur.
Yahu arkadaş Kürdistan devleti dediğimiz yer Misaki
Milli çerçevesinde yer alan ülkemizin bir mahallesi durumunda bir
bölge, müsaade edin de referandumunu yapsın, beddua edeceğine dua
edin, yarın yüz yüze bakacağımız bir komşumuz olacak.
Bağdat yönetimi zaten ırak Kürdistan bölgesini buna
zorluyor.
Üstelik devletler aralarında gizli gizli fiskos
yapıyorlar, bizi de parmağında oynatıyorlar.
1992 yılı itibariyle bu içerikte bir kararın olduğunu
anıyorum. “PKK elimine edilecek, Irak Kürdistan’ı da
devletleştirecek.” Yoksa boşuna mı Devlet Bahçeli Abdullah
Öcalan’ın idam cezasının kalkmasına imza koydu.
Dolayısıyla böyle hamasi çıkışlarla bizi heyecana
getiren kimselere prim vermeyelim bence.
Eğer siyasetçi iseler, buyursunlar;
Toplumsal huzurumuza,
Eğitim ve öğretimimize,
Ticaret ve sanayimize,
Bilim ve teknolojimize,
Manevi değerlerimize ne tür katkıları verecekler onu
anlatsınlar, paylaşsınlar ve ona göre bizden oy istesinler bence ne
dersiniz?
Yeni sistemin şakası yok, inanın bazı partilerin
Genel Başkanlarını dahi meclis dışında bırakabilir. Bu eski siyaset
tarzı artık işe yaramıyor benden söylemesi.
İktidar partisi bile artık ikide bir bu terör kavramı
üzerinde siyaset yapmaktan vazgeçmesi lazımdır diye
düşünüyorum.
Dünyanın dümenini ellerinde tutan devletlere bakın,
ulusalcılığı ve milliyetçiliği çoktan bir kenara bırakmışlar,
dünyanın süper beyinlerinden yararlanarak işine gücüne
bakıyorlar.
Irak’ın toprak bütünlüğünden bahsedenler var, hangi
toprak bütünlüğü arkadaş, gerçek olan şu ki birçok örgütün
kuyrukları Irak’ta birbirine değiyor.
Müsaade edin de Irak Kürdistanı bağımsızlık
referandumunu yapsın, bakalım halk ne der?
Sakın ola tehdit tarzı tepkilerde bulunmayalım bu
devletimizi küçük düşürdüğü gibi iç barışımızı bozar benden
söylemesi.