Evlat acısına daha fazla dayanamadı!
Abone olGezi parkı direnişinde hayatını kaybeden Mehmet Ayvalıtaş'ın annesi oğlunun acısına dayanamadı. Sabah saatlerinde fenalaşan Fadime Ayvalıtaş hayatını kaybetti.
Taksim Gezi Parkı eylemlerine destek vermek için 1 Haziran günü
Ümraniye'de düzenlenen eylem sırasında, yolu trafiğe kapatmak
isteyen grubun arasına giren cipin çarptığı Mehmet Ayvalıtaş (20)
yaşamını yitirmişti.
Anne Fadime Ayvalıtaş, oğlunun katillerinin yakalanması için de
birçok eyleme katılmıştı. Üzüntüsünden kalp rahatsızlığı yaşadığı
öğrenilen Fadime Ayvalıtaş, birkaç kez de tedavi görmüştü. Kalp
kapakçıklarında sorun olduğu belirtilen Ayvalıtaş, bu sabah yine
rahatsızlandı. Fadime Ayvalıtaş, eşi ve çocukları tarafından en
yakın olan Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne
götürülmek istendi. Ancak yoğun trafik nedeniyle Göztepe Eğitim ve
Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Burada müdahalede bulunulan
Fadime Ayvalıtaş, sabah saatlerinde yaşamanı yitirdi. Cenaze Pir
Sultan Abdal Kültür Derneği Ataşehir Şubesi'ne ait araçla Mustafa
Kemal Mahallesi Cemevi'ne götürüldü. Önce oğlunu ardından eşini
kaybeden Ali Ayvalıtaş'ı ise mahallede bir kıraathanede toplanan
yakınları ve tanıdıkları teselli etti. Oğlunu kaybettikten sonra
eşini de kaybedince travma yaşadığını belirten acılı eş şöyle
konuştu:
Eşimin hiçbir hastalığı yoktu. Mehmet'ten sonra büyük bir travma yaşadık. Biz bu acıları yaşarken palalıyı serbest bıraktılar. Mahallemizden insanları tutukladılar. Yani bizi insan yerine koymadılar. Acı üstüne acı yaşattılar bize. Adaletin olmadığını ayaklar altında olduğunu gösteriler. Bizlerle dalga geçtiler. Uyudular. Bizim katili serbest bıraktılar. Tutuklamaya gerek görmediler. O anda şok olduk. Yıkıldık. Bir kez daha yıkıldık. Bir daha orada Mehmet'in ölümünü yaşadık. Eşim sürekli 'Biz bunları hak etmiyorduk. Biz memleketimize ne yaptık. Kimseye bir kötülüğümüz yapmadık' diyordu. Kimsenin malında gözümüz olmadı. Biz Allah'tan korkumuzdan aç yatarız. İnsanları dinsizlikle suçladılar. Bu çok yaralamıştır. Ethem Sarısülük'ün davasından dönerken rahatsızlık geçirmişti. Bizi korkuttu. Kendine geldikten sonra bana ne oldu dedi. Doktora gitmek istemedi. Doktora götürdüğümde üzüntüden kalp kapakçıklarının şiştiğini söylediler. Kan değerinin düştüğünü söylediler. İlaç verdiler. Dün bir daha bir baygınlık geçirdi. Kendine getirdik. Dün akşam yemek yedi ilaçlarını aldı. Sabah banyoda baygınlık geçirdi. Bir daha da uyandıramadık"