'Evet'çi Erdoğan bu kez Hayır dedi!

İNTERNETHABER.COM- Başbakan Erdoğan hayır oyu verenlere kuçak açtı. "Kaygıları ve endişeleri gidermek boynumun borcu" diyen Erdoğan, şımarmayacaklarının mesajını verdi.

Yüzde 42'ye sahip çıkan Erdoğan'ın "yüzde 58 Türkiye aşkı ile 'evet' derken yüzde 42 de Türkiye aşkı ile 'hayır' demiştir" sözleri dikkat çekti. Erdoğan yüzde 58'in iradesine saygı göstermeyenlere de tepki gösterdi.

Tophane'deki olaya da değinen Erdoğan, hukuksuzluğa geçit vermeyeceklerinin altını çizerken, mahalle baskısının da olmadığını savundu.

BDP ile hükümet üyelerinin yaptığı konuşmaya da değinen Erdoğan, terör örgütü ile görüşmeye ve okullarda anadilde eğitime HAYIr cevabı verdi.

Yeni anayasa çalışmaları için seçim sonrası muhalefete teklif götüreceklerini belirten Erdoğan, herkesin bu konuda hazırlıklı olmasını istedi.

Başbakan Erdoğan partisinin il başkanları ile buluştu ve referandum sonrası yeni yol haritasını ipuçlarını verdi. İşte Erdoğan'ın açıklamaları:

EBEDİYETE İNTİKAL ETTİKTEN SONRA DA KONUŞULACAK
Halk oylamasından sonra ortaya çıkan sonuçlar uzun süre konuşulacak. Biz ebediyete intikal ettikten sonra da konuşulacak. Derinlemesine alanizler yapılacaktır. Kesindir ki aziz milletimiz tereddüte mahal bırakmayacak şekilde iradesini sandığa yansıtmıştır. Milletimizin değişim iradesi kazanmıştır.

BİZLER YA SABIR ÇEKTİK
Yeni bir Anayasa gerektiği konusunda büyük bir çoğunluk hemfikir. Keşke muhalefet partileri 26 maddelik paket üzerinde konuşsalarda. Orada asla bunları konuşmadılar. Zaman geldi hakaret ettiler. Onlar oralara çekerken, bizler ya sabır çektik. Hür türlü saldırıya rağmen birlik içinde 26 maddeden oluşan değişikliği yasalaştırdık. Düşünün muhalefet arkadaşlarını oy kabinine bile göndermiyordu.

BDP'YE BOYKOT ELEŞTİRİSİ
12 Eylül geldi sandık boykot edildi. Bireysel olarak vatandaş boykot edebilir. Ama kalkıp da tehditle dayatmayla bunu demokrasi olarak tanımlayamazsınız.

KAZANAN 73 MİLYON VATANDAŞ OLDU
İftiralarla karalama kampanyalarıyla süreci başka sürece çekmeye çalıştılar. Liderler 'bu bizzat güvenoylamasıdır' diye lanse etmeye çalıştılar. Miting meydanlarında paketin getirdiklerinden hiç söz etmediler. Dünü değil, yarınları konuştuk. İşte onun için bir kez daha basa basa ifade ediyorum. 12 Eylül'de kazanan AK Parti olmamıştır. 73 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmuştur. Evet oyu verenler değil onlarla birlikte hayır oyu verenler de kazanmıştır

TANSEL ÇÖLAŞAN'A TEPKİ
Ben, sizlere 'evet  diyenler gaflet, dalalet, hıyanet içindedir' demiyorum. Bu zihniyeti telin ediyorum, lanetliyorum. Bu zihniyet ayrımcıdır, bu zihniyet bölücüdür, bu zihniyet ülkemizin bu güzel insanlarının gönlüne maalesef şüpheyi koyan zihniyettir. Bunlar rantiye şebekeleri ve sürekli olarak insanına farklı bakan zihniyettir, böyle baktıkça hep kaybedecektir. Benim milletim her geçen gün bunları çok daha iyi tanıyor.

ŞIMARIKLIĞA GEREK YOKTU
''Halk oylaması sonucu karşısında sokaklara dökülmedik, çığırtkanlıklar, çılgınlıklar yapmadık. Gayet  olgun, tevazu içerisinde neticeyi karşıladık. Çünkü şımarıklığa gerek yoktu. Bütün mesaj zaten sandıkta verilmişti''

KARANLIK NE VAR?
İl başkanları sonuçları iyi analiz etmeli. Yaşanan tatsızlıklar artık yeni bir sayfa açalım dedik. Bazı muhalefet partileri sonrasında iç karartan söylemlerine devam ettiler. Bazı kesimler karanlık dönemlere girdik dediler. Karanlık ne var? Her şey ortada. Biz kafasını kuma gömenlerden aklına rağmen yanlışta ısrar edenlerden olamadık olmayacağız.

İKİ TARAF DA TÜRKİYE AŞKI İLE OY KULLANDI
Karpuz gibi bölündüğünü iddia edenler milletin mesajını almamak için ayak direyenlerdir. Türkiye'yi beyaz ya da kahverengi gibi boyamanın son derece isabetsiz olduğunu düşünüyoruz. Milletin iradesini bölünme gibi görmek demokrasiden nasibini almamak demektir. Yüzde 58 Türkiye aşkı ile evet derken yüzde 42 de Türkiye aşkı ile hayır demiştir. Yüzde 42'nin neden hayır dediğini anlamak durumundayız. Hayır diyenlerin korkularını, endişelerini anlamaya çalışmak elbette her partinin temel görevidir.

AYNI BAŞLIKLAR
Eğer gerekiyorsa kendimizi sorgularız. Aynı özeleştiriyi muhalefet partilerinin sivil toplum kuruluşmanın, özellikle medyanın yapması gerektiği aşikardır. Hlak oylamasının ardından AK Parti'nin yaşam tarzlarına müdahale edeceği korkusu yayıldı. Biz artık bunlardan bıktık. 8 yıldır aynı şeyler. Sanki AK Parti 8 yıl iktidarda olmamış gibi bayat tezgahlar sergileniyor. İnanın 8 yıl öncesinin gazetelerini çıkarın arşivlerinizden hangi başlıklar varsa bugün de aynı başlık tıpatıp var. Zihniyet aynı. Menderes için hangi başlıkları atmışlarsa bugün de aynı başlıkları attıklarını göreceksiniz.

BEN TOPHANE'NİN ÇOCUĞUYUM
Milletin sadece korkularını kaşımak bir siyaset tarzı olabilir mi? Sivil diktatörlük. Allah aşkına böyle kavram olur mu? Sivil ve diktatör kelimelerini yan yana koymak cehalettir. Tophane'deki olayın Türkiye manzarası gibi sunanların son derece bayat bir oyunun içinde olduklarını aziz milletim görüyor. Kendini bilmez birisi çıkıyor 'evetin sonucudur' diyor. Derdi fatura kesmek. Dürüstseler bu kadar abartmazlar. Ben oranın çocuğuyum. Tophane'yi sokak sokak bilirim. Bu kadar işi abartmanın anlamı yok.

BUNLAR TAHAMMÜLSÜZLÜK DEĞİL Mİ?
8 yıl boyunca hiç kimsenin hayat tarzına müdahale etmedik. Yaşam tarzları bizim teminatımız altındadır. Sanat galerisi sadece Tophane'de mi var? Hangisinde böyle bir olay duydunuz? Hiçbir hukuksuzluğa izin vermediğimiz gibi provokasyona da izin vermeyiz. Herkes birbirini sevmek zorunda değildir. Saygı duymak ve tahammül etmek zorundadır.  Türkiye'de mahalle baskısı yoktur. Halkı kışkırtmayı adet haline getirenler vardır. Zafer sarhoşluğu ile değil büyük bir olgunlukla karşıladık. Kimilerinin yüzde 58'in iradesine saygı duymayanların yaptığı tahammülsüzlük değil midir? Uluslararası organizasyonda bütün dünyanın gözü önünde kendi ülkesinin devlet başkanını başbakanını yuhalayanların yaptığı tahammülsüzlük değil midir? Denize giren tesettürlü bayana saldırı tahammülsüzlük değil midir? İstediği sonuç çıkmıyor diye millete bidon kafalı demek tahammülsüzlük demek değil midir? Medyayı yandaş medya islamcı medya diye suçlamak tahammülsüzlük değil midir?

BİZ SEVDİRİYORUZ ONLAR KORKU YAYIYOR
Hayır diyen Tunceli en fazla kamu yatırımı alan illerimizin başındadır. Biz sevdiriyoruz onlar nefret ettiyor. Onlar korku yayıyor, biz ümit aşılıyoruz. Sonra niçin başarısız olduk diye millete olan öfkeleri artıyor. 8 yılın ardından hala gizli ajanda iddialarına inanan varsa kendini sorgulasın. 8 yıl öncesine göre Türkiye daha özgür ve moderndir.

BDP'NİN TALEBİNE NE DEDİ?

[PAGE]

KAYGILARI GİDERMEK BOYNUMUN BORCU
Bütün bunlara rağmen vatandaşın kaygısını girdermek benim de teşkilatımın da boynumun borcudur. Endişeleri gidermek için daha fazla ter dökeceğimizi özellikle belirtmek istiyorum. Milleti kışkırtanları millete havale ediyorum. Ekonomide bariyeleri kaldırdık, dış politikada ezberleri bozduk. Değişim hiçbir zaman Türkiye'yi geri götürmedi. İşte Sümela manastırı ve Akdamar kilisesi. Trabzonlu ve Vanlı kardeşlerime teşekkür ediyorum.

RESMİ DİL TÜRKÇE
Ana dilde bir defa nerede isterseniz orada kursunuzu açabilirsiniz. Ama bizden resmi olarak ana dilde eğitim beklemeyin. Ana dilde eğitim isteyenlere sesleniyorum. Türkiye'nin resmi dili Türkçedir. Üniversitelerde bununla ilgili bölümler açıldı.

TERÖR ÖRGÜTÜ İLE GÖRÜŞME GİBİ FANTEZİMİZ YOK
Dün BDP ile yaptığımız görüşmeleri CHP ve MHP ile yapmak isteriz. Kusura bakmasınlar terör örgütü ile görüşme gibi bir fantezimiz yoktur. Bunu herkesin bilmesi lazım. Diyalog olmadan demokrasi olmaz. Kan akarken demokrasiyi güçlendiremeyiz. Diyalog olmaz. Biz her zaman müzakereden yana olacağız. Yalnız sıkılı yumruklarla tokalaşmanın mümkün olmadığı ortadadır.

SİYASET YOLUYLA SORUNLARIMIZI HALLEDERİBİLİRİZ
Hakkari'deki mayınlı saldırı gösterdi ki terör görüşme ortamını zora sokan bir etki yapıyor. Camiye boykot olacak iş mi? Böyle bir anlayışla barış mümkün olabilir mi? İş adamlarının tesisleri basılıyor. Okullara molotof atılıyor. Hak ve özgürlük isteyen demokrasi ve hukuka uygun davranmak zorundadır. Referandum sonuçları gösteri ki siyaset yoluya sorunlarımızı halledebiliriz.

YENİ ANAYASA TEKLİFİ SEÇİMLERDEN SONRA
Yeni bir Anayasa konusunda start verdik. Herkes çalışmasını yapsın. Genel seçimlerden sonra teklifimizi yaparız. Herkes hazırlığını yapsın. Diyalog vee uzlaşma iki ilkemiz olacak. İşi aceleye getirmeyelim.

BİZ HİZMET DELİSİYİZ
Seçim ekonomisine asla ve asla prim vermeyeceğiz. İşsizmik Haziran'da 2.5 puan düştü. Ekonomide en hızlı büyüyen ülke olduk. Partimizin yurtdışından para transfer ettiğini söyleyecek kadar aşağılaşanlara yasal yolla yanıt vereceğiz. Biz devletin imkanlarını kullanamıyormuşuz. Bunların hepsi yasal haklarımız. Bırakın bu 60'lı yılların politikalarını. Biz hizmet delisiyiz.

ÇILGIN PROJE SONRA AÇIKLANACAK
AKM yerine alşıveriş merkezi kuracağımızı söyleyecek kadar divane tipler var bu ülkede. İstanbul'da AKM'yi çevresindeki alanları da katarak büyük bir kültür merkezi yapalım istiyoruz. Bir de İstanbul belediye başkanlığından bu yana düşünce dünyamda olan. Oradaki trafiği yerin altına almak suretiyle Taksim tamamen meydan olsun istiyorum. Bizim bir meydanımız yok. Taksim'i böyle bir meydana kavuşturalım istiyoruz. AVM yapacaklar gibi saçmasapan bir şeyle iftirada bulunuyorlar. Çılgın projem bu değil. Ama bunların hafzalası bunları almıyor. Onu da açıklamanın zamanı gelecek.