Ev insanın kendini en güvende hissettiği mekan aslında. Ancak uzmanlar farklı görüşte. Ev içerisinde bulunan aletler her an unutkanlık, dalgınlık sonucu tehlikeye dönüşebilir. Açık tunutulan bir ocak, fişte kalan ütü, ortalıkta bırakılan ilaçlar, yaz sıcağında ardına kadar açık bırakılan camlar. Evde oluşan tehlikelerden sadece birkaçı. Bu kazalardan en çok etkilenen ise çocuklar. Sağlık Bakanlığı uyarıyor:''Tedbirinizi alın,ev canavarı olmayın'' 112 acil servislere gelen telefonların %90'ı ev kazalarından oluşuyor. Peki ne yapmalı? Bu kazaları önlemek için bazı önlemler almalıyız ve dikkatli olmalıyız. Öncelikle kazaların ardından 112'yi aramadan önce yapılması gereken basit yöntemleri bilmek gerekiyor. Örneğin,temizlik maddesi içen biri kusturulmamalıdır. Çünkü bu durum yemek borusunda ağır yanıklar oluşmasına sebep olabilir. Yanık vakalarında,yanan yere krem,yoğurt,dişmacunu sürmek tehlikelidir. Bunlar tedaviyi güçleştirir. Ev kazalarının önlenmesinde en büyük görev, anne babalara düşüyor. Toplu iğne, mücevher, düğme, boncuk, tespih ve diğer tüm küçük cisimleri bebek ve çocukların ulaşamayacakları yerlerde bulundurun. Bebek veya çocuğunuzun oynadığı oyuncakların yaşına uygun olmasına dikkat edin ve oyuncaklarını düzenli olarak kontrol edin. Oyuncaklarda sivrilen ve parçalanmaya hazır hale gelen kısımlar, bebek ve çocuklar için önemli riskleri de beraberinde getiriyor. Bebeklerin birkaç santimetre derinliğinde suda boğulabileceğini unutmayın. Bu nedenle içi su dolu küvet, leğen veya kovaları boş tutun. Bebek ve küçük çocuklar yıkanırken kapı veya telefona cevap vermek için onları yalnız bırakmayın. Hava gazı ve soba zehirlenmelerine karşı önlemlerinizi alın. Özellikle geceleyin, sobanızı yaktıktan sonra bebek ve çocuklarınızı, soba yanan odada uyumaya bırakmayın. Soba boru ve bacalarını düzenli olarak temizletin ve rüzgarlı havalarda çok daha dikkatli olun.