Eurodaki düşüş can yakacak

Satışlarının büyük bölümünü Avrupa'ya yapan ihracatçılar rekabette iyice zorlanacak Türk Lirası'nın yabancı para birimleri karşısında tarihinin en yüksek seviyelerine çıkmasıyla zor günler geçiren ihracatçıyı şimdi de euro korkusu sardı. ABD Merkez Bankası'nın (FED) faiz artırımlarına devam edeceği beklentilerinin yanısıra Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) olası faiz artırımlarında agresif olmayacağının sinyallerini vermesi dün uluslararası piyasalarda euronun dolar karşısında son iki yılın en düşük seviyesi olan 1.1783'e gerilemesine neden oldu. Piyasalarda orta ve uzun vadede euronun değer kaybetmeye devam edeceğini düşünenlerin sayısı ise çoğunlukta. Euro/dolar paritesindeki düşüşün orta vadede 1.05'lere kadar sürebileceği görüşleri kuvvetlenirken ihracatının yüzde 55'ini euro bölgesine yapan Türkiye'de tarihi zirvesine ulaşan cari açığın daha da büyüyebileceği söyleniyor. Paritede yaşanan düşüş ilk olarak aylık açıklanan ihracat rakamlarına yansıyacak. Euro bölgesine yapılan ihracat rakamlarının dolara çevrilerek açıklanıyor olması nedeniyle paritedeki düşüşün ilk etkisi kağıt üzerinde görülecek. Euronun düşüşü ihracatı vurur Paritedeki düşüşün iç piyasada kurlara yansıması ise doların değer kazanmasından çok euronun değer kaybetmesi şeklinde olacağı görüşü hakim. Yani sepet bazında TL'nin değer kazanması devam edecek. Dolayısıyla değerli TL'den şikayet eden ihracatçı TL'nin daha da değerlenmesiyle uluslararası piyasalarda rekabet etmekte zorlanacak. Ancak bunun gerçekleşmesi için paritedeki düşüş hareketinin uzun süreli ve kalıcı olması gerekiyor. ABD ve Çin'in uluslararası piyasalarda rekabet edebilmek için son 4-5 yıldır para birimlerinin değerini düşük tuttuğunu söyleyen İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İTKİB) Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, "Değerli TL nedeniyle şu anda zaten rekabet etmekte zorlanıyoruz. Bu değerlenmenin sürmesi halinde ihracatçı daha da zor durumda kalacak. Euronun değer kaybetmeye devam etmesi durumunda bundan en fazla zarar görecek sektör hazırgiyim. Çünkü Türkiye ihracatının yüzde 55'i Avrupa Birliğine yapılırken hazırgiyimde bu oran yüzde 74. Dolayısıyla sıcak parayla finanse edilen cari açık euronun kaybı sürerse daha da artacak" dedi. Kritik seviye 1.1760 Fransa'da göçmenlerin çıkardığı olayların 11 gündür devam etmesi ve diğer ülkelere sıçrayabileceği endişeleri ve Almanya'da koalisyon ortaklarını arasındaki anlaşmazlıkların seçim olasılığını gündeme getirmesi de yine euronun son günlerde düşüşünü hızlandıran diğer nedenler olarak gösteriliyor. Paritenin geleceği ile ilgili olarak büyük kurumların farklı görüşleri olduğuna dikkat çeken West L. Bank Hazine Direktörü Turgut Keleş, kısa vadede paritenin 1.15'lere gerileyeceğini düşünüyor. Keleş, "Büyük kurumların bazıları bir yıl sonrası için euro/dolar paritesini 1.25-1.30 olarak tahmin ederken bazıları ise 1.05'lerden bahsediyor. Ancak ABD'de faizlerin artacağına yönelik beklentilerin kuvvetlenmesi doların önümüzdeki günlerde de değer kazanacağı anlamına geliyor" diyor. Kısa vadede ise cuma gününden bu yana yaşanan sert düşüş nedeniyle paritede bir tepki çıkışının olabileceği kaydediliyor. Olası tepki çıkışı ise 1.1870-1.1940 seviyelerine kadar sürebilir. Euro/dolar paritesinde kritik seviyenin 1.1760 olduğunu ifade edilirken bu seviyenin altına inilmesi durumunda sırasıyla 1.1710 ve 1.1650 seviyelerinin görülebileceği görüşü hakim. ECB geçen hafta yüzde 2 seviyesinde bulunan kısa vade faizlerde bir değişikliğe gitmezken FED, yüzde 3.75'teki faizleri yüzde 4'e çekmişti. ECB, artan enerji maliyetleri nedeniyle oluşan enflasyonist baskının fiyat istikrarını riske etmesi durumunda faiz artırım kararı almaya hazır olduğunu belirmesine rağmen piyasa beklentilerinden daha az agresif tutum sergilemesinin euroda satış baskısının artmasına neden oluyor.