Etyen Mahçupyan ile Hasan Karakaya'nın ittifakı

Başbakan Erdoğan etrafında kümelenen bir grup yazar ve gazeteci var. Bunlar arasındaki İslamcı camiadan gelenleri bir yere kadar anlayabiliyorum.

Levent Gültekin levent@internethaber.com

Bu ülkenin ne liberal aydınları yüksek bir ahlaka ulaşabildi, ne de solcu aydınları.

Ne Kemalistler sağlam bir şahsiyet izhar etti, ne de İslamcılar.

İstisnaları tenzih ederim.

***

Başbakan Erdoğan etrafında kümelenen bir grup yazar ve gazeteci var. Bunlar arasındaki İslamcı camiadan gelenleri bir yere kadar anlayabiliyorum.

Onların görünürde Erdoğan ile bir ideolojik birlikteliği var. Amaçları aynı: Ülkeyi dindarlaştırmak, İslam medeniyetini yüceltmek.

Bu nedenle Erdoğan’ın yanlışlarını görmezden gelebiliyorlar.

Erdoğan’ın vahim hataları bile onlar için anlam ifade etmiyor. Ne ortaya dökülen onlarca yolsuzluk iddiası onları etkiliyor ne de özgürlüklerin kısıtlanması.

Hedefe kilitlenmişler.

***

Peki, AK Parti etrafında kümelenen liberal ve demokrat yazar ve gazetecilere ne demeli?

Sizin amacınız ne? Siz niçin “Erdoğan’ı yedirmeyiz” tayfasının içindesiniz? Nasıl oluyor da iktidarın yaptığı hiçbir iş sizi rahatsız etmiyor?

Paralel yapıyla mücadele adı altında özgürlükler kısıtlanıyor sizden bir ses çıkmaz.

Twitter, Youtbe kapatılıyor, en küçük bir itirazda bulunmuyorsunuz. 

Milyonlarca dolarlık yolsuzluk tapeleri yayınlanıyor, bu yolsuzluğu yapanlara karşı sizden en küçük bir eleştiri gelmiyor.

Yargı hallaç pamuğu gibi atılmış, şöyle esaslı tavrınız yok. 

Kurumlar, kişiler birer birer itibarsızlaştırılıyor en küçük rahatsızlığınız yok. 

Ülke neredeyse AB perspektifini askıya almış, yüzünü bütünüyle Müslüman Kardeşler gibi İslamcı yapılara dönmüş, sizin buna bile itirazınız yok.

Bütün bu kabullerinizin mantığını izah eder misiniz?

Bu tarafgir tutum, bu katıksız itaatkarlık liberalliğe, demokratlığa, gazeteciliğe sığar mı?

***

Hem barış sürecini destekleyip, hem de yolsuzluk iddialarının takipçisi olsanız.

Hem paralel yapıyla mücadeleyi savunup, hem de bu ülkenin bağımsız bir yargıya ihtiyacı olduğunu dile getirseniz.

Hem “Erdoğan’ı yıkmak isteyen Faiz lobisi”ne karşı durup, hem de özgürlükleri savunsanız… Olmaz mı?

Bunları bir arada götürmek bu kadar zor mu?

Niçin köşelerinizden tek bir gün iktidarı eleştiren tek bir yazı göremiyoruz?

***

Gerçekten merak ediyorum Başbakan Erdoğan’a olan bu itaatinizin gerekçesi ne?

Tüccar değilsiniz ki ticari geleceğinizi bu iktidara bağladınız o nedenle ekonomik dengeler hatırına boyun eğiyorsunuz diyelim.

İktidarın üslubu giderek Akit gazetesinin çizgisine kayması nasıl olur da sizi rahatsız etmez?

Nasıl oluyor da Akit gazetesi de bu gidişattan memnun, siz de?

Nasıl olur da bu iktidarın icraatlarından “Medeniyet Futuhatı” bekleyen Yusuf Kaplan da memnun Markar Esayan da?

Hasan Karakaya ile Etyen Mahçupyan’ın iktidara benzer yaklaşım göstermesi size de tuhaf gelmiyor mu?

Türkiye’nin Suriye ve Mısır politikalarından İslamcılar niçin memnun olduğu anlaşılıyor da liberal ve demokrat kimlikli AK Partililer niçin memnun? Anlaşılır bir durum mu?

Muhafazakar istikamette yol alan bir trene binip sonra da liberalk yapmak...

***

Liberal ahlak, ülkeye yön veren iktidarı değil de onu eleştirenleri yazı konusu yapmayı mı gerektiriyor?

Demokratik terbiye iktidarı değil de, muhalefeti diline dolamayı mı gerektiriyor?

Demek ki bizim liberalimiz de bu kadar oluyor.

Konu iktidar olunca; liberal hoşgörü, özgülükçülük yerini üstünkörü fanatizme bırakıyor.

 twitter.com/acikcenk