Eti Grubu, çikolata sektörüne giriyor

Yılın son çeyreğinde faaliyet alanını kendi uzmanlık alanına paralel olarak genişleten Eti, çikolata sektörüne girişiyle ilgili olarak 20 milyon dolarlık teknik yatırımın yanı sıra, araştırma geliştirme ve insan kaynakları yatırımı da yaparak Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi'nde yeni bir fabrika kurdu. Eti, çikolata pazarındaki Remixx, Soho, Wanted, çikolatalı gofreti ve fındık parçalı çikolatalı gofretten oluşan gofret serisiyle birlikte 5 yeni ürününü önümüzdeki hafta piyasaya sunacak. Yeni faaliyet alanları hakkında bilgi vermek amacıyla düzenlenen toplantıda konuşan Eti Pazarlama Genel Müdürü Cafer Fındıkoğlu, tüketiciden gelen talepler doğrultusunda Eti'yi çikolata pazarında olması gereken yere taşımak için büyük bir yatırım yaptıklarını belirterek, ''Çikolatanın Eti'nin uzmanlık alanı olan bisküvi, kek ve krakerin doğal bir tamamlayıcısı olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle çikolata kategorisi bisküvi, kek ve kraker işimizle de sinerji yaratacaktır inancındayız'' dedi. Çikolata sektörüne girmeye 2003 yılının Ocak ayında karar verdiklerini ve 4.5 ayda bütün ürünleri gerçekleştirdiklerini belirten Fındıkoğlu, ürünleri önümüzdeki hafta piyasaya sunacaklarını bildirdi ve ''Eti bir yandan bisküvici, bir yandan da çikolatacı kimliğini taşıyacak'' dedi. Önümüzdeki yıl sonuna kadar yüzde 15 pazar payı hedeflediklerini kaydeden Fındıkoğlu, Eti'nin yaygın dağıtım ağıyla Türkiye'nin her köşesinde de bulunabileceğini söyledi. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Fındıkoğlu, meşrubat sektörüne girip girmeyecekleri yönündeki bir soru üzerine, şu an için böyle bir düşünceleri olmadığını belirtti. Fındıkoğlu, ''Biz sektörde çikolatacıyız. Artık bisküvi denince Eti değil, bisküvi ve çikolata denince Eti olacak'' dedi. Light ürünlerde yüzde 60, sağlık ürünlerinde yüzde 95 pazar payına sahip olduklarını ifade eden Fındıkoğlu, kekde de ayda 20 milyon adet satış yaptıklarına dikkat çekti. ÜLKER REKABETİ Bir gazetecinin ''Sektörde rekabet nasıl, Başbakan sürekli cebinden Ülker ürünleri çıkarıyor. Bunu haksız rekabet olarak değerlendiriyor musunuz?'' şeklindeki sorusu üzerine, Başbakanın Eti ürünlerini de yediğini belirterek, ''Hayır. Biz, Ülker ile kurulduğumuzdan beri rakibiz. İyi rakibiz. O da pazarı zorluyor biz de pazarı zorluyoruz. Bunun sonunda pazarda gelişme oluyor'' yanıtını verdi. Yıllık 25 milyon dolar ihracatları bulunduğunu ifade eden Fındıkoğlu, bu sene ihracat rakamının dışında 250-300 milyon dolar ciro beklediklerini kaydetti. 65 ülkede faaliyet gösterdiklerini, gittikleri her yerde münhasır dağıtım yapacak temsilcilik sistemi kurduklarını aktaran Fındıkoğlu, ''Çikolatada da şartlarımız elverdiği ölçüde gideceğiz. İlk önce kendi tüketicimizi, sonra dışarıdaki tüketiciyi düşünüyoruz'' diye konuştu. Fındıkoğlu, kendilerini rekabetin yoğun, hizmet düzeyini artıran yerlerde olmaya zorladıklarını, bugün Amerika ve Avrupa ülkelerine mal sattıklarını, oradaki bisküvilerle rekabet edebilir durumda olduklarını kaydetti. Fındıkoğlu, Eti'nin şirket yapısıyla ilgili olarak da Eti'nin 1961 yılında Firuz Kanatlı tarafından bir aile şirketi olarak kurulduğunu, ilk başta ismin ''Bal'' olarak düşünüldüğünü anlattı. Fındıkoğlu, Firuz Kanatlı'nın bir arkadaşının, ''Siz Anadolu'dan çıktınız, Eti ismini niye almıyorsunuz?'' demesi üzerine Eti ismiyle faaliyete başladığını söyledi. İlk fabrikanın 1962 yılında faaliyete geçtiğini anımsatan Fındıkoğlu, sonrasında Tam Gıda şirketi kurulduğunu, 1976'da Bozhöyük'de Eti Gıda'nın bir tesisinin açıldığını, ardından Eti Pazarlama şirketi ve Eti Makine şirketinin kurulduğunu kaydetti. Fındıkoğlu, toplam faaliyet kapasitelerinin aylık 14-15 bin ton civarında olduğunu belirtti. ETİ PAZARLAMA VE TAM GIDA'DA OYAK HİSSESİ VAR Fındıkoğlu, sermaye yapılarına ilişkin olarak da şu bilgiyi verdi: ''Eti Gıda'nın tamamı Kanatlı ailesine ait. Tam Gıda'da yüzde 29 Oyak, yüzde 5.1 İslam Kalkınma Bankası'nın payı var, geri kalan Eti Gıda şirketinin. Eti Pazarlama'da ise Oyak'ın payı yüzde 26.'' Eti Grubu Başkan Yardımcısı Firuzhan Kanatlı da Eti'nin bir aile şirketi olduğunu, ancak 5 yıldır kurumsallaşma yolunda çalışmalar yürütüldüğünü söyledi. Kanatlı, çikolata pazarına niye bu kadar geç girdiklerinin sorulması üzerine, ''Çikolatada gecikmemizin nedeni en iyisini yapmak, biz hazır olduğumuz zaman giriyoruz'' dedi. Verilen bilgiye göre, kişi başına çikolatalı ürünler tüketiminde Türkiye tüm Avrupa ülkelerinin gerisinde bulunuyor. Avrupa'da en düşük tüketime sahip Portekiz'de bile kişi başına 1.7 kiloluk bir tüketim varken, Türkiye'de bu rakam 1 kilo. Kişi başına yıllık tüketim miktarı, İngiltere'de 8, Almanya ve Hollanda da ise 9 kiloya kadar çıkıyor. Türkiye'de çikolata pazarı yıllık 75 bin tonluk hacime sahip. Pazarın yüzde 70'ini çikolata kaplamalı ürünler, yüzde 30'unu ise tablet veya hediyelik çikolatalar oluşturuyor.