Estetik çılgınlığı, 16-17 yaşındakiler dudak, burun dolgusu yaptırıyor
Abone olKalıcı makyaj ve estetik uygulamalarına yönelik ilginin arttığı ifade edilirken Dermatoloji Uzmanı Dr. Selim Gümüş, “Bu tür vakalar çok sık başvuruyor, geçenlerde bir hastamız kalıcı fondöten sonrası renk değişikliği nedeniyle geldi.
Özellikle 16-17 yaşındaki genç kızlar dudak, burun dolgusu için
geliyor, bu tarz isteklerle çok karşılaşıyoruz. Uygunsuz noktalarda
enfeksiyon riskleri, hayati riskler de oluşturabilir. Komplikasyon
oluştuğu zaman 6-7 ay 1 yıl, 10 yıl uğraşan hastalarımız var
maalesef geri dönüşü olmayan komplikasyonlar gelişebiliyor”
dedi.;
Son yıllarda kalıcı makyaj ve estetik uygulamalara ilginin giderek
arttığı ifade edilirken uzmanlar uyarıyor. Gaziosmanpaşa Eğitim ve
Araştırma Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Selim Gümüş,
estetik uygulamaların ehli ellerde yaptırılması gerekliliğini
anlatırken uygunsuz noktalarda hekim olmayan kişiler tarafından
yapılan işlemlerin hayat boyu sürecek etkileri olabileceğine dikkat
çekti. Uzm. Dr. Gümüş, vatandaşları ürün alırken eczaneleri tercih
etmeleri konusunda uyarırken taklit ürünlere karşı dikkatli
olunması gerektiğini söyledi.
“Hayati riskler de
oluşturabilir”
Dermatolojik uygulamaların uzman kişiler tarafından yapılmasını
gerektiğini söyleyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Selim Gümüş, “Akne her
yaş grubundan hasta da gözüküyor, karşımıza geliyor. Çocuklardan
ergenlikten ileri yaşa kadar hastalar kendilerince internetten
buldukları kozmetik ürünlerle tedavi yoluna gitmekteler, bu yanlış
bir uygulama. İnternetten alınan her kozmetik ürün akne için iyi
değildir. Özellikle bazı kozmetik ürünler komedojenik yani akneyi
oluşturan komedon dediğimiz parçaları oluşturduğu için tedavi etmek
yerine tam tersi akneyi daha da artırıyor. Riskli bir lezyonsa
çıkarmayı öneriyoruz ama hastalar uzun süre geciktiriyor. Neden;
çünkü bıçak değerse yayılır diye düşünüp aldırmayıp ilerletiyorlar.
Başkalarına iyi gelen kozmetik ürünlerin kendilerine de iyi
geleceğini düşünerek karar verip uygulamaya geçiyorlar. Uzmanlardan
öneriyle kullanmalarını istiyoruz. İnstagram, sosyal medyanın da
etkisiyle insanlar yüz güzelliğine önem veriyorlar. Bize çok sık
başvuruyor bu tür vakalar. Daha geçenlerde başvuran bir hastamız
kalıcı fondöten uygulaması yaptırmış, doktorun olduğu bir merkez
bile değil. Bu fondötenin renginde bir değişiklik olduğu için
hasta, memnun kalmadığını ifade ederek geldi. Bu tür tedavileri son
dönemlerde çok sık görmeye başladık. Hastalar, güzelleşeyim derken
sonuç daha da kötü hale gelebiliyor. Bu tarz işlemlerin çok fazla
riski var, merdiven altı işletmelerde genelde yapılıyor: Bu tarz
işlemler yapılırken aslında işlem anında riske giriyorsunuz. Bu
merkezler steriliteye çok dikkat etmedikleri için en başta deriye
uçuk virüsü dediğimiz herpes olabiliyor. Bakteriyel enfeksiyonlar
gelişebiliyor. Özellikle bu kalıcı makyaj uygulaması son dönemde
çok gündemde bu tarz uygulamalarda dudağa, eyeliner bölgesine,
kaşa, deri altına mürekkep partikülleri enjekte ediliyor. Bu
maddeye karşı hastalarımızın bazen alerjisi olabiliyor. Bu işlem
dudak, göz bölgesine yapılıyorsa dudakta gözde şişme oluşuyor hatta
bu tarz şeyler hayati riskler de oluşturabilir. Mürekkep
partiküllerinin içerisinde oksijen, kobalt gibi değişik metaller de
var. Bu metaller uzun vadede kanserojen özellikteler, bu açıdan da
sağlığımıza riske atıyoruz. Melanom dediğimiz cilt kanserlerine
neden olabilir çünkü ağır metaller birçok şeye neden olduğu gibi
cilt kanserlerinin de sıklığını artırır” dedi.
“16-17 yaşındaki genç
kızlar dudak, burun dolgusu için geliyorlar”
Küçük yaşlardaki bireylerin ciddi estetik işlem talepleriyle
geldiğini, onlara yaş itibariyle uygun olmadıklarını anlatmaya
çalıştıklarını söyleyen Dr. Gümüş, “Sosyal medyanın etkisine çok
açık bir nesil zaten o nedenle hastaları doğru bir şekilde
bilgilendirip, ikna etmek gerekiyor. Siz direkt baştan
reddederseniz hasta yanınızdan çıkıp merdiven altı yerlere gidiyor,
hiç sormadan bu işlemi yapıyor. Özellikle 16-17 yaşındaki genç
kızlar dudak, burun dolgusu için geliyorlar, bu tarz isteklerle çok
karşılaşıyoruz ya da vücudunda fark etmediğimiz ufak bir noktayı
çok takarak çok ileri düzey dolgu, botoks işlemlerini istiyorlar.
Yaşının uygun olmadığını, ilerleyen yaşlarda bu dolgunun yer
değiştirebileceğini, yüzünün şeklinin değişebileceğini ifade
ediyoruz. Kozmetik ürünlerin birebir aynı dış logosunu, kabını
taklit eden sahte ürünler var. İçeriğindeki moleküller farklı
olduğu için kimyasallar ciltte birtakım riskler barındırıyor.
Birtakım alerjik reaksiyonlar, enfeksiyon riskleri barındırıyor.
Bunlar çok ciddi sorunlara neden olabiliyor. Hastalar birkaç gün
sonra zaten yüzde alerji, şişme, kabarma, kızarma gibi şikayetlerle
geliyor. Bakıyoruz, normalde üründe karşılaşmadığımız bir yan etki,
siz bu ürünü nereden temin ettiniz diyoruz ve durum ortaya çıkıyor.
Özellikle botoks, dolgu, lazerle cildi yenileme uygulamaları artık
çok sık talep haline geldi. Bu talepleri doğru yerlerde karşılamak
gerekiyor. Dolgu botoks işlemi 5-10 dakikalık bir işlem, basit bir
işlem olarak algılayıp ilk bulduğu yerde yaptırıyorlar fakat 15
dakikalık işlemin komplikasyonu oluştuğu zaman 6-7 ay 1 yıl, 10 yıl
uğraşan hastalarımız var çünkü bazen maalesef geri dönüşü olmayan
komplikasyonlar gelişebiliyor” şeklinde konuştu.