Esnaf ile vatandaş karşı karşıya kaldı

Devlet Bakanı Ali Babacan, vergi indiriminin halka yansımayacağı görüşüne katılmadığını belirterek, ''ancak halkın da, KDV'deki düşüşün fiyatlara yansıyıp yansımadığını kontrol etmesi gerekiyor'' dedi. TGRT'de yayımlanan ''Ankara'nın Gündemi'' programında soruları yanıtlayan Babacan, Türkiye'nin bir numaralı probleminin 'işsizlik' olduğunu söyledi. Babacan, Gelir İdaresi Kanun Taslağı'nın Ocak ayında TBMM'de kanunlaşması gerektiğini, Sosyal Güvenlik Reformu ve finansal hizmetlerle ilgili kanun tasarısının da TBMM'ye sevkinin yeterli olduğunu kaydetti. Enflasyonun tek rakama düşmesinin yeterli olmadığını anlatan Babacan, şöyle devam etti ''Enflasyonun yüzde 9-10 olması, AB standartlarına göre yüksek. Borç stokları hala yüksek. Faizlerin daha da düşmesi gerekiyor. Faizlerde hızlı bir düşüş olmasa da, makul bir düşüş olacaktır. Türkiye'nin bir numaralı problemi işsizliktir. Bunun için faizlerin düşmesi, yatırımların artması gerekiyor. İstikrarda yatırım için önemli. Bunun için, Türkiye'nin iyi bir iş ortamı olarak görülmesini sağlamaya çalışıyoruz.'' IMF'den sağlanan kaynağın 10 milyar dolar olarak seçilmesinin nedeninin sorulması üzerine Babacan, ''bu Kapalıçarşı'da halı alışverişi değil. 10 milyar doların belirlenmesinde önemli analizler var. Eğer 15 milyar dolar olarak alsaydık 3 yılın sonunda borcumuz 15 milyar dolar olarak kalacaktı. Eğer 5 milyar dolar alsaydık, iç piyasadan borçlanıp ödeme yapacağımız için reel sektörün kredi maliyetleri artmış olacaktı'' diye konuştu. ''YÜZDE 5.5'LİK FAİZ DIŞI FAZLA DA BİZİ KURTARIRDI'' Babacan, bahar aylarında yaptıkları çalışmaları da hatırlatırken, ''yüzde 5.5'lik faiz dışı fazla da bizi kurtarırdı. Ancak cari açık öngörülen rakamların üzerine çıkınca, yüzde 6.5 seçildi'' diye konuştu. Bütçe açığı veren ülkelerde borcun da artacağını anlatan Babacan, dünyada borcu olmayan ülkenin bulunmadığını söyledi. Babacan, ''Başbakan Erdoğan ile sıkıntı yaşıyor musunuz?'' sorusuna ise ''Başbakanımız ekonomik programın oluşturulmasında, nihai kararlar safhasında mutlaka konuyu inceliyor ve nihai kararı veriyor. Başbakanımız, makro ekonomik gelişmeleri gün gün hatta saatlik bazda izliyor'' yanıtını verdi. ''Siyasete girmeden önce ekonomiden sorumlu bakan olacağınız hiç aklınıza geliyor muydu?'' sorusu üzerine de Babacan, ''aklıma gelmesi bir yana, siyaset... Allah korusun diyordum taki AK Parti kuruluncaya kadar. Ondan önce de başka partilerden teklifler geldi ama dışında durdum'' dedi. 17 Aralık'tan sonraki sürece de değinen Babacan, bundan sonra üzerinde tartışılacak 31 başlık olduğunu, her konuda bir gerginlik yaratılıp, konuların büyütülmemesi gerektiğini söyledi. Babacan, ''artık Türkiye geri dönülmez bir sürece girdi. Ama kolay bir süreç değil. Önemli olan bu sürece girmektir'' diye konuştu.