Esnaf, Gezi Parkı eylemcileri kadar yürekli olmalı
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, esnafın koşa koşa AK Parti’ye oy verdiğini savunarak, "Gezi Parkı’nda Türkiye’yi sallayan eylemciler ...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, esnafın koşa koşa AK
Parti’ye oy verdiğini savunarak, "Gezi Parkı’nda Türkiye’yi
sallayan eylemciler kadar esnafın da yürekli olması lazım"
dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmirli esnafla
gerçekleştireceği tam günlük buluşma öncesinde, İzmir Esnaf ve
Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) binasında esnaf odaları
temsilcileriyle bir araya geldi.
Beraberinde CHP İzmir milletvekilleri Alaattin Yüksel, Mehmet Ali
Susam, Aytun Çıray, Mustafa Moroğlu, CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin
ile salona giren CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, önce İzmir Esnaf ve
Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Zekeriya Mutlu’yu
dinledi.
"DEMEK Kİ DURUMDAN ÇOK MEMNUNSUNUZ?"
Partilerinin esnaf ve sanatkarın sorunlarını sürekli meclis
gündemine ve genel kurullara getirdiğini belirten CHP Lideri
Kılıçdaroğlu, esnafa, "Arkadaşlarımız sorunların tamamını meclis
kürsüsünden dile getirdiler. Ama kürsüye çıkan iktidar yetkilileri,
’siz yanlış biliyorsunuz, esnafın hali çok iyi, siz onları
bilmiyorsunuz, halinden memnun değilse biz bu kadar oyu nereden
alırız’ diyor. Haklılar. Demek ki durumdan çok memnunsunuz. Siz oy
verirseniz gelir arkadaşlar, niye gelmesin. Emekli durumdan
memnunmuş, elbette memnun. Memnun olmasa bu kadar oy alır mı" diye
sordu.
Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın AVM’lerden de
şikayet eden esnafa, "Onlarda aralarında birleşip AVM kursun"
dediğini anımsatarak, "Bu ekonomi politikası ülkeyi nereye
götürecek? AVM’den şikayet ediyorsunuz. Çok güzel. Elli kez AVM
yasaları çıksın diye kanun teklifleri verdik, genel kurula
getirdik, esnafı batırıyorsunuz dedik. Ne dediler? Hayır efendim,
esnaf hayatından memnun. Hatta Başbakan onlar da birleşip kendi
aralarında AVM kursun dedi. Esnaf arkadaşlar koşa koşa AKP’ye oy
verdi. Erdoğan esnafın oyu benim için kekliktir, cebimdedir derse,
ezilmeye devam edersiniz" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, açıklamalarına şöyle devam etti: "Ali Coşkun niye
vekil olamadı? AVM yasasını getirdiği için bir daha vekil
yapmadılar. Gezi Parkı’nda Türkiye’yi sallayan eylemciler kadar
esnafın da yürekli olması lazım. Kusura bakmayın arkadaşlar. Bizim
yeni bir Türkiye’ye ihtiyacımız var. Yeni bir Türkiye. Bizim
kutuplaşmaya değil beraber olmaya, ayrışmaya değil birliğe
ihtiyacımız var. Kendi çıkarınızı önce savunacaksınız. Batıda da
AVM var. Ama bir mesai günü tüm AVM’ler kapalıdır, o gün herkes
gider esnaftan alışveriş yapar. Bizde niye böyle değil? Defalarca
söyledik. Esnaf bu toplumun orta direğidir. Esnafın çöktüğü bir
toplum yoktur dünyada. Her toplumda pozitif ayrımcılık yapılmıştır,
korunmuştur. Devlete yük değil katkı yapan kişidir esnaf. Kim
ödediği verginin hesabını sordu, merak ediyorum. Ne kadar vergi
topladılar son on yılda biliyor musunuz? 1,1 trilyon dolarla ne
yapıldı? Hangi sorunlarınız çözüldü, size ek yükler getirmek
dışında? Biz size, siz de bizim sesimize kulak verin. Madem ki
sorun çözeceğiz, birbirimizi iyi anlamamız lazım. Biz önce bu
ülkenin insanı kazansın diyoruz."
"20 MİLYON 772 BİN İCRAYA GİDEN DOSYA VAR"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşması sırasında, protesto
edilen senet sayısı ve icra müdürlüklerine giden dosya sayıları
hakkında da bilgiler verdi. 2002’de protesto edilen senet sayısının
499 bin adet olmasına karşın, bu rakamın 2012 sonu itibariyle bir
milyon 75 bine yükseldiğini aktaran Kılıçdaroğlu, "’Ekonomi çok
iyi, esnaf, sanayici, vatandaş memnun.’ 2012 sonu itibariyle
protesto edilen senet sayısı bir milyon 75 bin adet. Ekonomi çok mu
iyi? Protesto edilen senetlerin tutarı 2012’de 816 milyar iken
şimdi 6 milyar 949 milyon. İcra müdürlüklerine gelen dosya sayısı 8
milyon 266 bin dosya var 2002’de. 2012’de 20 milyon 772 bine çıkmış
dosya sayısı. Makro ekonomik iyiliklerden bize yansıyan bir şey
yok. Kefeyi siyaset organının, yani hükümetin eşit açıklaması
lazım. Açıyorsunuz gazeteleri, okuyorsunuz her şey mükemmel. Dönüp
kendinize soruyorsunuz, ’sadece benim durumum kötü’ diyorsunuz. Bu
algıyı yarattılar. Önce bu algının değişmesi lazım" diye
konuştu.
"ANAYASA MAHKEMESİ’NE GİTTİK, ÇOĞU ESNAF BAŞBAKANI ALKIŞLADI"
Sosyal güvenlik destek piriminden şikayet eden esnafın sorunları
hakkında Anayasa Mahkemesi’ne gittiklerini anlatan Kılıçdaroğlu,
çoğu esnafın, Başbakan’ın "CHP her şeyi Anayasa Mahkemesi’ne
götürüyor" şeklindeki açıklamalarını alkışladığını söyledi.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Pirim yatırıyorsun, emekli oluyorsun, aylığınla geçinemiyorsun,
çalışıyorsun diye aylığından yüzde 15 kesiyor devlet. Ben
çalışıyorum, çalıştığım için cezalandırılıyorum. 61 gün pirim
borcunuz olsun size bakmıyor, ölebilirsin diyor. Hadi borcum var;
eşimin, annemin ve babamın ne günahı var? Peki bu esnaf oyunu kime
verdi? Anayasa Mahkemesi’ne gittik, çoğu esnaf alkışladı Başbakanı.
’CHP her şeyi Anayasa Mahkemesi’ne götürüyor’ dedi diye. Sosyal
devlet vatandaşın sağlığını korumak zorundadır. Ne demek borcun var
bakamam? Böyle devlet olur mu? Onun için götürdük, karar ne zaman
çıkacak bilmiyorum. Bir insan hasta ise, borcu mu alacağı mı var
diye bakılmaz. Devlet bakmak zorundadır."
Ankara Ticaret Odası’nın billboardlardaki, "IMF borcumuzu
sıfırlayan hükümete teşekkür ederiz" yazısını da eleştiren
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bugünlerde siz reklam panolarında bir şey görüyorsunuz; Ankara
Ticaret Odası’nın. Sizin paranızla... ’IMF borcumuzu sıfırlayan
hükümete teşekkür.’ Borcun adresi değişti, borcun miktarı arttı.
Dış borç stoku 129 milyar dolar, 2002’de; 2012 Aralık 129 milyar
336 milyar 900 milyona çıkıyor. Benim paramla hükümet
şakşakçılığını niye yapıyorsun diye sormak lazım? Borç artmış,
esnafın, üreticinin derdi var; koltuğunda oturup sizin paranızla
şakşakçılık yapıyor. Namuslu eleştiri yapacağız. O reklamı verenin
hükümetten şikayet yapmaya hakkı yoktur. İzmir de reklam yapıyor,
Ankara’yı İstanbul’u bıraktım. Nereden bu değirmenin suyu? Nereden
geliyor bu para? Bizden önce sizin sorma hakkınız var. Sizin
cebinizden çıkıyor. Tüyü bitmemişin hakkını alıp reklama
vereceksin."
Esnafa, "Bu kriz bizim anladığımız krizlerden birisi değil. Bu kriz
zenginlerin krizi. Fakirlerin krizi olsaydı çoktan çözülmüştü"
diyen Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin ekonomik kararlarının yanlış
olduğunu savunarak, ABD ve Japonya gibi ülkelerin aldığı kararları
örnek gösterdi.
"İZLENEN EKONOMİ POLİTİKASI KRİZİN İTHALİNE İZİN VERİYOR"
Kılıçdaroğlu, AK Parti’ye oy veren esnafa da seslenerek, şunları
söyledi:
"Krizi ne yapıyor, ihraç ediyor şimdi. Başka ülkelere çıkaracak
krizin faturasını. O faturadan biz de nasipleniyoruz. Çünkü izlenen
ekonomi politikası krizin ithaline izin veriyor. Obama 3,5 trilyon
dolar bastı, kendi malları ihraç edilsin diye. Kim akıllı, kim
ülkesini seviyor, kim krizi ithal, kim ihraç ediyor? Siz dünyayı ve
alınan ekonomik kararları iyi okumazsanız, Japonlar da karar aldı
yen basacak, AB Merkez Bankası da euro basacak. Biz ise sadece
seyirciyiz. Reel ekonomiyi dışladık finans sektörünü, o yüzden
büyüyemiyoruz, borç içerisindeyiz. Olayları sağlıklı
değerlendirmeliyiz. İşsizlik bir panzehir. Esnaf buna panzehir
oluyor. Bugün biliyor musun sayın başkan, her beş gençten biri
işsiz. Üniversite öğrencileri arasında daha yüksek. Her şey
tıkırındaysa niye işsizlik var? Üretime, reel sektöre önem
vermediğimiz için. Yabancı sermayeye karşı değiliz, gelsin teşvik
edelim hatta... Ama bacak bacak üstüne atıp havadan para kazanma
dönemini bitirmek istiyoruz. Siz destek ve güç verirseniz sorunları
çözeriz, çözülmeyecek sorun yok. Her sorunun çözümü vardır. Sorunu
kimin lehine çözeceğiniz önemlidir. Taksi esnafının, berberin de
sorunu var, lokantacının da, tamircinin de... Çözüm, sandıktan
geçer demokrasilerde. Oy verdiniz mi; verdiniz. Hiç itirazım yok.
Verdikleri taahhütleri yerine getirmiyorlarsa, kardeşim sen söz
verdin; sorunu çözmedin. Bir başkasına oy vereceksin."
İESOB BAŞKANI ZEKERİYA MUTLU: "MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER BİZE VE
ÇARŞIYA YANSIMIYOR"
Öte yandan, esnaf ve sanatkarların sorunlarını dile getiren İESOB
Başkanı Zekeriya Mutlu da, kayıtlı 350 bin, aktif 200 bin üyesiyle
İzmir’in en büyük meslek kuruluşu olan e Türkiye’de üye sayısı
açısından ikinci sırada yer aldıklarını belirtti. Mutlu,
Türkiye’nin makro ekonomik verilerinin kendilerini de
sevindirdiğini, ancak bunun çarşı-pazara ve esnafa yansımadığını
savunarak, şöyle konuştu:
"Ülkemizde makro ekonomik koşullar da bizleri olumsuz
etkilemektedir. Yetersiz öz sermayesi ve alın teriyle çalışan
esnaflarımızın üretim ve değer yaratmadaki rolünü azaltmıştır.
Dünya ülkeleri ve AB ülkelerinde başlayan sıkıntı sonucunda,
ülkemiz ekonomik açıdan güvenli yatırım yapılabilecek ülke. Dünya
derecelendirme kuruluşlarının puan arttırımları, ithalat-ihracat
rakamları, GSMH rakamları, enflasyon ve faizler olumlu
görünmektedir, makro düzeyde. Ancak bu tablo esnaf ve sanatkarda,
çarşıda, pazarda, manavda, Kemeraltı’nda, Karşıyaka’da, Hatay’da
yok. Bu verilere hiç itirazımız yok. Bu veriler bizleri son derece
mutlu ediyor ancak, bu olumlu göstergeler yaşamda yok. Her ortamda
dile getirmeye çalışıyoruz."
Alkol satışı düzenlemesini eleştiren Mutlu, "Alkol yasak mı
diyeceğim? Kusura bakma akşam 10’u beş geçiyor bu nedenle sana rakı
veremem mi diyeceğim? Zaten sattığımız bir o kaldı. Gazete, içki,
sigara, ekmek, yoğurt, süt kaldı. Diğerlerinin hepsini büyük
mağazalardan alıyor. Gölgede elli derecede adamı dükkanın içine
sokup nasıl bira satacağız? Nasıl yanımızda çalışanların ekmek ve
suyunu kazanacağız? Alkol satışındaki kısıtlama ve düzenlemeler de
bizi olumsuz yönde etkilemektedir" dedi.
"Gelişmiş ülkelerde ciddi bir kriz var" diyen Mutlu, "Sinyaller bu
krizin uzun süre devam edeceği yönünde. Küreselleşme ve küresel
tekelleşme ve aşırı finansallaşmanın ödemesi gereken bedeller var.
Maalesef esnaf ve sanatkarlar olarak oluşumunda hiçbir
sorumluluğumuz yokken, dünyada çıkan krizin bizim ’bakkal Ahmet
Efendi’ ve ’elektrikçi Hüseyin’ ile ne alakası var? Sebep
olmadığımız krizin en büyük mağdurlarıyız" şeklinde konuştu. 20
yıldır her iktidara bizim Hipermarketler Yasası çıksın diyoruz ama
çıkmıyor. Bununla ilgili dosyayı sayın genel başkana sunacağım.
Kuşatılmışız. Şehrin merkezinde bile boğazımızı sıkıyorlar.
Üçkuyular’da alışveriş merkezi kurmak için plan ve program
yapılıyor" şeklinde konuştu.
"ESNAF VE SANATKAR İŞSİZLİĞİN PANZEHİRİ"
"Hepimizin sülalesinde bir esnaf vardır. O zaman bu teşkilata
yönelik bir borcunuz ve destek yapmanıza da ihtiyaç vardır" diyen
Mutlu, esnaf ve sanatkarların işsizliğin panzehiri olduğunu
söyledi. Mutlu, "Mantar gibi biten AVM’ler ve bunların mahallelere
kadar giren uzantıları, bankaların altın alım satımına dahil
olmaları, parası olan kurum ve kuruluşlar bizim alanlarımıza doğru
yürüyor. Bankanın küçük altınla ne işi var" diye sordu.
Mutlu, İESOB eski başkanı ve halen CHP İzmir Milletvekili olan
Mehmet Ali Susam’ın neden Parti Meclisi (PM) ve Merkez Karar
Yürütme Kurulu’na (MKYK) alınmadığını da sorarak, "Esnafa pozitif
ayrımcılık yapmanızı istiyorum; yerel yönetimlerinden. Karar alma
sürecinde esnaf ve sanatkarın yer almasını istiyoruz. CHP
kurultayında onu PM ve MKY’ya almadınız. Orada yok. Biz bu konudan
incindik. Dolayısıyla önemsenmek istiyoruz. Hak ettiğimiz yerde
olmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.
İki günlük İzmir temasları kapsamında, ilk gününü esnafa ayıran
Kılıçdaroğlu, konuşmaların ardından sanayi siteleri ve esnaf
ziyaretine başlamak için salondan ayrıldı.
(İHA)