Eskişehir'den açılım notları

Abone ol

"Demokratik Açılım" çok tartışıldı fakat Eskişehir'de 3 gençle yapılan bir röportaj açılımın bambaşka boyutlarını gözler önüne serdi...

"Demokratik Açılım"  çok tartışıldı, üzerinde fazlaca konuşuldu. Siyasiler ve aydınlar konuyu her boyutuyla ele alırken Ondakika.net sitesinin muhabirlerinden Mücahit Çalışkan "Açılım nedir?" sorusunu halka sordu. İşte Çalışkan'ın Eskişehir'de yapmış olduğu röportaj ve ortaya çıkan çarpıcı manzara...

Eskişehir'de devam ettiğimiz Mikro Ses Makro Yankı Projesinde ilginç ''açılım' cevapları alıyoruz. Bugün yaptığımız ropörtajda, ayakkabı boyacılığı yapan Mustafa, ekonomik krizi bahane ederek iş aramayı bile düşünmeyen Cemil ve Seyahat yastığı satan Serhat var...

İlk olarak Mustafa'ya soruyorum ''Açılım nedir ?''

''Duyduğum kadarıyla kürtler zengin olacak para alacakmış.Türkiye'de iyi birşey demek cebine para girmesi demektir.
Bende Kürt'üm, babam açılım olsun olsun diye evde konuşur, iyi bişey olmasa babam istemez. Babam kötü olan hiç birşeyi istemez zaten. Ama insanlar zengin olursa ayakkabılarını hep yeni alırsa bizim işler kesat gider.... Senin ayakkabını boyiiiiimmm abi? ''

Spor ayakkabı olduğunu söylüyorum ama onunda çaresi var diyor ve bir çeşit boya çıkartarak boyuyor ayakkabımı,güzelde oluyor yani....

Orada muhabbet ederken bizi dinleyen 17-18 çağlarında bir genç görüyorum, elinde sigarası var sisler içinde yüzünü zor görüyorum...Sence "açılım nedir?" dediğimde ilginç cevaplar alıyorum, yaşına göre çok büyük konuşuyor Cemil ...

'' Açılım yasakların kalkmasıdır '' diyor. ''Mesela kürtçe müzik yasaklandı. Herkes dinlemeye özendi ama serbest olunca yüzüne bakan çok az. Kanal da öyle; TRT 6 açıldı herkes sustu ve ona yöneldi. Diğer kanallar gibi PKK propagandası olan haberleri yayınlamıyor. Açılım yasakları kaldırmak demektir ağabey, yasakladığın herşey tatlı gelir insana. Babam beni dövdü bu sigara için ama ben daha da inatlaştım ve daha çok içiyorum. Mesela babam bana açılım yaparsa, izin verirse bende düşünüp bırakırım. İşim yok hep babamdan istiyorum ve biliyorum ona yük olduğumu ama o da beni çok kızdırıyor, "ekonomik kriz var diyorum, iş de aramıyorum'' diyor ve ardından derin bir nefes daha çekiyor...

Serhat da ayakkabısını boyatmak için yanaşıyor, belki de yakamdaki kartı görüp bir iki kelime etmek istiyor. Ona da söylüyorum; bir ''açılım'' da sen yap bakalım....

''Ne açılımı ağabey? Açılım maçılım bilmem ben.''Balyoz'' dediğiniz de benim için bir aletten başka birşey değildir. Darbe; zabıtanın beni yastık satarken yakalamasından başka bir şey olabilir mi? Bana atılan en büyük darbe odur'' dedi ve devam etti kaldığı yerden.

''Günde 100 yastık satarsam asıl açılımı da darbeyi de balyozu da ben yapmış olurum, benim için açılım 100 yastık satmaktır. Darbe, zabıtaya yakalanmak; Balyoz ise; zabıtaya ağlayarak bile yalvarmama rağmen malımı geri alamamaktır'' diyerek noktayı koyuyor. Bu arada yastık almak isterseniz, zabıtadan kaçabilirse Serhat hizmetinizde. Üstelik sadece 1 TL'den satıyor silikon yastıkları....


Günün Önemli Haberleri