Eski TİKKO'cudan sarsıcı iddialar
Abone olReşadiye baskınını ihbar ettiğini söyleyen ESKİeski TİKKO'cu Ulaş Özel'den sarsıcı açıklamalar
Eski TİKKO'cu Ulaş Özel, sonra JİTEM için çalıştı. Özel,
2009'da Reşadiye'deki baskını önceden rapor etti. Ancak onu ciddiye
almadılar. Özel, 7 askerin şehit olmasından sonra tüm ayrıntıları
savcılara anlattı
Ne kadar inkâr edilirse edilsin JİTEM'in varlığı ya da en
azından bir dönem var olduğu artık su götürmez bir gerçek. Kurum
operasyonlarında resmi görevlilerin yanı sıra binlerce itirafçı ve
ajan aktif görev yaptı. Öldürülen Cem Ersever, hâlâ bulunamayan
Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım, açıklamalarıyla gündem oluşturan
Abdülkadir Aygan medyaya yansıyan ünlü JİTEM'cilerden… Ulaş Özel de
terör örgütü TİKKO saflarında 6 yıl boyunca bilfiil görev almış bir
militan. Hem örgüt, hem devletin istihbarat birimleri tarafından
gayet iyi bilinen, hakkında onlarca sayfa arşiv kaydı tutulan bir
isim… Ancak Ulaş Özel'in asıl ününe kavuşması 1999'da JİTEM'e dahil
olmasıyla oldu. Bu ilişki yakalandığı 18 Temmuz 2010'a kadar da
devam etti. Öyle ki, evinden çıkan el bombaları, patlayıcılar,
mermiler, tabanca ve Kalaşnikof'u "Bunlar devletin silahıdır"
diyerek açıkladı.
Ergenekon Savcısı Cihan Kansız ve İstanbul Terörle Mücadele
polisine toplam 34 sayfalık ifade veren Ulaş Özel, örgüte nasıl
katıldığını, JİTEM'e nasıl dahil olduğunu, karanlık operasyonları
ve Ergenekon bağlantılarını anlattı. Sabah'tan Ertuğrul Erbaş'ın
yazı dizisi kanlı olaya ışık tutuyor.
İstanbul Terörle Mücadele timleri Başakşehir'deki iki daireye eşzamanlı operasyon düzenlediğinde takvimler 28 Temmuz 2010'u gösteriyordu. Operasyonu başlatan polise yapılan bir e-mail ihbarıydı. Kimliği meçhul ihbarcı her iki evde de uzun namlulu silahlar, patlayıcılar ve el bombaları olduğunu söylüyordu. Evleri basan polis gerçekten de o mühimmatı eliyle koymuş gibi buldu. Mühimmatı saklayan kişinin Ulaş Özel olduğu belirlendi. Özel, istihbarat birimlerinin gayet iyi bildiği bir isimdi. Bir dönem TİKKO saflarında devlete kurşun sıkan militan, teslim olunca bu kez devletin saflarında örgüte karşı mücadele vermişti. Özel'e kol kanat geren kurum ise, olup olmadığı hala tartışılan JİTEM'den başkası değildi… Timler evi bastığında Ulaş Özel çoktan sırra kadem basmıştı bile... Polis tam 20 gün boyunca köşe bucak onu aradı. Saklanma konusunda öylesine başarılıydı ki, 20 gün sonra Balıkesir Altınoluk'ta yakalandığında polis rahat bir nefes aldı. JİTEM var mı, yok mu? 6 şehide mal olan Tokat Reşadiye baskını önlenebilir miydi? Bir Kurmay Binbaşı, bir yüzbaşı ve 4 uzman jandarmanın şehadetiyle sonuçlanan Tunceli Ovacık çatışmasının perde arkasında başka hesaplar mı vardı? JİTEM-Ergenekon bağlantısı neydi? İşte Ulaş Özel'in hem terörle mücadele hem de Ergenekon savcılarına verdiği verdiği resmi ifadeler bu sorulara ışık tutar nitelikte...
"İSTENSE ÖNLENEBİLİRDİ"
Tokat'ın Reşadiye ilçesinde 7 Aralık 2009'da jandarma aracını
pusuya düşüren teröristler 7 askerimizi şehit etti. Organize olduğu
anlaşılan silahlı saldırganlar hiçbir iz bırakmadan sırra kadem
bastı. PKK ya da başka bir örgüt… Böylesine pervasızca
gerçekleştirilen bu kanlı baskın önlenemez miydi? İşte Ulaş Özel bu
noktada tüyler ürpertici bilgiler veriyor: "2009'da Tokat Jandarma
Tabur komutanı binbaşı Uğur E. kendisinin geçici görevle
Erzincan'da olduğunu, Erzincan Kemah'ta bir PKK'lı grubun
bulunduğunu söyleyerek bu grupla ilgili bölgeyi bildiğim için
çalışma yapmamı istedi. Ben de bunun üzerine İstanbul'dan Elazığ'a,
Elazığ'dan Tunceli'ye oradan da Erzincan'a geçtim. Bahsi geçen
grupla ilgili kendi bölgesindeki haber elemanları ve bölgedeki
ilişkilerle görüşüp grubu Kemah tarafında tespit ettim. 7 kişilik
gruptu… İçinde Diyar kod adlı ve ismini unuttuğum teröristler
vardı. Bunların Karadeniz'e geçeceğini ve eylem hazırlığında
olduğunu öğrendim. Grup hakkında bilgi topladım ve grubun yapısı
hareket tarzı ve grupta bulunan kişilerle ilgili gerekli bilgileri
toplayıp Erzincan'da Uğur binbaşıyla görüştüm. Uğur binbaşı da beni
Erzincan İstihbarat Şube Müdürü N.E. binbaşı ve yanındaki diğer
istihbaratçı üsteğmen ve diğer başçavuşla birlikte görüştürdü.
Bilgilerimi aktardım…"
O EYLEM HAYATINI NASIL DEĞİŞTİRDİ? HANGİ
BİNBAŞI HAKKINDA 'SABIKALI' DEDİ?
AYRINTILAR SONRAKİ SAYFADA
"REŞADİYE KİRLİ BİR TEZGÂHTI"
"Uğur Binbaşı geçici görevli ve komando tabur komutanı olduğundan
operasyon kararında söz hakkı yoktu. Durumu N.E.'ye anlattık. N.
binbaşı, grubun kış üstlenmesine gireceğini, sezonun bittiğini ve o
grupla ilgilenmediklerini söyledi. Başka işlerinin olduğunu,
irticai faaliyetlerle ilgilendiklerini, polis ile aralarında sorun
olduğunu söyleyerek bana cep numarasını verdi 'ama ankesörden
ararsın' dedi. Erzincan'da fazla dolaşmamam gerektiğini, polislerle
görüşmememi ancak MİT'e gidebileceğimi söyledi. Kendisine grubun
kış üstlenmesine girecek bir yapısının olmadığını, kesinlikle
sansasyonel bir eylem yapacak nitelikli kişilerden oluştuğunu
söyleyerek grup içerisindeki 7 teröristin isimlerini verdim.
Ayrıntılı olarak verdiğim bu bilgileri dikkate almadı ve PKK'yla
uğraşmadığını başka çalışmalarının olduğunu söyledi. Uğur binbaşı
bu durumdan memnun değildi. N.E. binbaşının bu konuşmasından
rahatsız olmuştu. 'Ş…ler PKK ile uğraşacaklarına başka işlerle
uğraşıyorlar' dedi. Benden özür diledi ve kusura bakma dedi. Zaten
beni bu görev için Uğur binbaşı çağırmıştı. Sonra Tunceli bölge
komutanlığına şikayet için gittim. Tunceli alayda D. yüzbaşı ile
görüştüm. Durumu ona şikayet ettim. Kendisi 'yapacak bir şey yok
onların inisiyatifinde' dedi. Daha sonra fazla sürmeden benim
bildirdiğim kişiler Tokat Reşadiye'de askere yönelik eylem yaptı.
Bunun üzerine Uğur binbaşıyı aradım, kendisiyle görüştüm. Dönüş
güzergahlarıyla ilgili bilgi verdim. Bu anlattıklarımı rahatlıkla
belgelendirebilirsiniz. Benim 0 532 573 **.., 0 536 465 **.., 0 505
778 **.., 0505 778 **.. numaralı telefonlarımdan yaptığım
konuşmalarım ve baz bilgilerim anlattıklarımın doğruluğunu
gösterecektir. Türkiye'nin birincil tehdidi terör örgütü PKK'yı
gündemine almayan, uğraşmayan, net bilgiler vermeme rağmen dikkate
almayan yöneticiler yüzünden 7 Mehmetçiğimizi kaybettik. Eylemin
zamanlamasına bakıldığında kirli oyunun nasıl tezgahlandığı
anlaşılacaktır"
O BİNBAŞI SABIKALI
Ulaş Özel'in "Reşadiye baskınını yapacak ekibi haber verdim ama
beni dinlemedi" dediği jandarma binbaşı N.E. Erzincan'daki
Ergenekon operasyonunda tutuklanmıştı. Binbaşı N.E. hakkında AK
Parti ve polis hakkında komplo kurmak suçlaması yapılmıştı. Aynı
binbaşı, 23 Kasım 2009 günü Erzincan Kemah'ta bir yarbay ve 9
askerin şehit düştüğü mayınlı saldırıyı gerçekleştiren teröristlere
yönelik ihbarı dikkate almamakla suçlanmıştı. Mayın döşeyen
teröristleri gördüklerini söyleyen köylüler bu durumu saldırıdan
bir gün önce Erzincan İl Jandarma İstihbarat Müdürü Binbaşı N.E.'ye
ihbar ettiklerini söyledi. Telekomünikasyon İletişim
Başkanlığı'ndan (TİB) alınan iletişim tespit tutanakları köylülerin
bu iddialarını doğrulamıştı. Binbaşı N.E. telefon görüşmelerini
kabul etmiş ancak köylüleri kendisine tuzak kurmakla
suçlamıştı.
O EYLEM HAYATINI DEĞİŞTİRDİ
05.03.2011 Ulaş Özel, Tuncelili bir ailenin 2'nci çocuğu... 1976
doğumlu Özel'in 8 kardeşi daha var. Elazığ Anadolu Lisesi'nden
mezun olduktan sonra Fırat Üniversitesi Beden Eğitim bölümünü
kazanan Ulaş Özel'in kan ve barut kokan hayat hikâyesi lise son
sınıfta iken tesadüfen başlıyor. "1992 yılı içinde lisede okurken
Fırat Üniversitesi'nin takımında basketbol oynuyordum. Devletini
seven bir vatandaş olarak polis koleji ve askeri lise imtihanlarına
girmiştim. Terörle uzaktan yakından ilgim ve ilişkim yoktu,
üniversitede bulunan sivil polisler de bunu biliyor ve beni takdir
edip yardımcı oluyorlardı. Hatta havanın çok kötü olduğu bir
zamanda arabalarıyla evime bırakmışlardı. Bir gün üniversitenin
önünde öğrencilerin eylem yaptığı bir anda, sporumu yapmış
üniversiteden çıkarken gaz bombası atıldı ve çevik kuvvet
müdahalede bulundu, gözaltılar oldu. Liseli olmama, üzerimde
eşofmanların bulunmasına, yanımda çantam ve topumun olduğunu
göstermeme ve antrenmandan geldiğimi söylememe hatta vücudumun
terini ifade etmeme rağmen gözaltına alınmıştım. Gözaltında hiç
istenmeyen şeyler yaşadım. Örgütçü değildim, örgütçülerin içine
atıldım ve onlardan daha çok sıkıntı çektim. Bu gözaltı sonrası
artık teröristlerle tanışmış ve terör örgütü içinde onlarla
birlikte hareket eder duruma gelmiştim. Terör örgütüne
kazandırılmam aynen böyle olmuştur..." Gözaltında yaşadığı şokla
birlikte iyice teröre itildiğini söyleyen Ulaş Özel, 1993
Mayıs'ında Tunceli Hozat'ta TKP/ML-TİKKO örgütüne katıldı. Bektaş
kod adlı Harun Çelik'in yönetimindeki 30 kişilik terörist grubunda
yer aldı. Ve teslim olduğu 1999'a kadar 6 yıl boyunca devletin
askerine ve polisine kurşun sıktı.