Eski televizyonlar zehirliyor!
Abone olUzmanlara göre elektronik atıklar alanında Türkiye'deki en önemli sorunu, eski televizyon ve monitör tüpleri oluşturuyor.
Elektronik atıkların en risklileri televizyon ve monitör
tüpleri!
Uzmanlara göre elektronik atıklar alanında Türkiye'deki en önemli
sorunu, eski televizyon ve monitör tüpleri oluşturuyor. İnsan ve
çevre için son derece tehlikeli olani kurşun ve fosfor içeren
televizyon tüplerinin hurdacılarda gelişi güzel parçalanmasının
insan sağlığı açısından risk oluşturduğu bildirildi.
Elektronik atıklar alanında Türkiye'de en önemli sorunu
televizyon ve monitör tüplerinin oluşturduğunu belirtilerek,
zehirli kurşun ve fosfor ihtiva eden televizyon tüplerinin
hurdacılarda gelişi güzel parçalanmasının insan sağlığı açısından
risk oluşturduğu bildirildi. .
Atık elektrikli ve elektronik ekipmanların geri dönüşümü konusunda
hizmet veren geri kazanım şirketi Exitcom Recycling'in Genel Müdürü
Murat Ilgar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son yıllarda bilişim
ve tüketici elektroniği alanındaki hızlı teknolojik gelişimin
elektronik atığın aynı oranda artmasına neden olduğunu
belirtti.
Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, dünyada elektronik atık
pazarında her yıl yüzde 5 ile 8 oranında büyüme görüldüğüne dikkati
çeken Ilgar, yılda 20 ile 50 milyon ton arasında elektronik atık
oluştuğunu belirterek, şöyle konuştu:
''OECD Çevre Raporu'na göre, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu
gelişmekte olan ülkelerde, 2010 yılı itibariyle çevreyi tehdit eden
elektronik atık miktarının 3 katına çıkacağı tahmin edilmektedir.
Birleşmiş Milletler Üniversitesi (UNU) tarafından gerçekleştirilen
çalışma, AB ülkelerinde 2005 yılında ortaya çıkan 8,3 milyon tonluk
elektronik atığın yalnızca 2,2 milyon tonunun toplanabildiğini
ortaya çıkardı. Bugün dünya üzerinde 1 milyardan fazla bilgisayarın
olduğu tahmin edilmektedir. Ülke gelişmişliğine bağlı olarak bir
bilgisayarın ortalama ömrü 2 ila 5 yıl arasında değişmektedir. Cep
telefonlarında ise bu süre ortalama 18 aydır.''
Elektronik atıkların içinde plastik, metal ve cam bulunduğunu
kaydeden Ilgar, atıkların gelişi güzel parçalanması durumunda insan
sağlığı açısından zararlı maddelerin ortaya çıkabileceğini
belirtti.
İnsan sağlığı açısından zararlı elektronik atıklar arasında
televizyonların ve tüplü monitörlerin başı çektiğine işaret eden
Ilgar, şunları söyledi:
''Televizyon tüplerinde yaklaşık 2 kilo kurşun ve fosfor var.
Türkiye'de televizyonu alıyorlar, plastiğini ve bakırını çıkarıp,
tüpü olduğu gibi çöpe atıyorlar. Zehirli kurşun ve fosfor ihtiva
eden televizyon tüplerinin hurdacılarda gelişi güzel parçalanması
insan sağlığı açısından risk oluşturuyor. Türkiye'de 40 milyona
yakın televizyon tüpü olduğunu düşünün. Bunlar nereye gidecek?
Ayrıca bu konuda büyük bir problem daha var. Eskiden televizyon
tüpleri yeniden değerlendirilmeleri için üretim yapan şirketlere
gönderiliyordu, şimdi ise LCD teknolojisinin çıkmasıyla bazı
fabrikalar kapandı. Dolayısıyla geri dönüşüm maliyetinin yüksek
olmasının etkisiyle, televizyon tüpleri Avrupa'nın da en büyük
problemini oluşturuyor. Bu tüplerin farklı yerlerde kullanımına
ilişkin Ar-Ge çalışmaları yapılıyor.''
Federal Almanya Yer Bilimleri ve Ham Madde Örgütünün (BGR)
verilerine göre, çinkonun 20, kurşunun 22, bakırın 28, petrolün 40,
doğal gazın 60 yıl sonra tükeneceğinin hesaplandığına dikkati çeken
Ilgar, geri dönüşümün ekonomik getirisinin iyi özümsenmesi
gerektiğini bildirdi.
-ELEKTRONİK ATIK YÖNETMELİĞİ-
Türkiye'de elektronik atıkların gelişi güzel şekilde hurdacılar
tarafından toplandığını, bunun toplum sağlığı açısından bazı
sakıncaları olduğunu kaydeden Ilgar, acilen Elektronik Atık
Yönetmeliği'nin çıkarılması gerektiğine dikkat çekti.
Türkiye'de hurdacılar tarafından kontrol edilen elektronik atık
pazarının belirli niteliklere kavuşturulması gerektiğini ifade eden
Ilgar, şunları dile getirdi:
''Türkiye'de geri kazanım sektörünün oluştuğunu söylemek için henüz
erken. Hurdacıların tekniğiyle çalışma ortamları insan sağlığını ve
çevreyi tehdit etmektedir. Doğru geri dönüşümü destekleyerek, bu
tür koşullarda çalışmaya izin vermemeliyiz. Avrupa ülkelerinden ve
Amerika'dan olduğu gibi, Türkiye'den de elektronik atıkların bir
kısmı 3. dünya ülkelerine ikinci el ürün olarak ihraç edilmektedir.
Bu atıklardan sökülen elektronik devreler ilkel koşullar altında,
insan ve çevre sağlığını tehdit edecek şekilde, asitte bekletilerek
değerli metaller çözülmektedir, kablolar açık alanda yakılmaktadır.
Tüplü (monitör ve televizyonlar çekiçler ile parçalanmakta,
kanserojen fosfor tabakası ve kurşun oksit havada uçuşmaktadır.
Ankara'daki bir hurdacılar sitesinde de aynı görüntülere rastlamak
mümkündür.''