Esir Türk şoförünü Bakan Ergin karşıladı

Lübnan'da serbest bırakılan ikinci Türk Abdülbasit Aslan, özel uçakla Hatay'a geldi.Lübnan'da kimliği belirsiz kişilerce 18 Ağustos tarihinde kaçırıldıktan sonra dün serbest bırakılan tır şoförü Aslan, Türkiye'den Lübnan'ın başkenti Beyrut'a gönderilen özel bir uçakla memleketi Hatay'a geldi.

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN

Lübnan'da kimliği belirsiz kişilerce kaçırıldıktan sonra serbest bırakılan tır şoförü Aslan, Türkiye'den Lübnan'ın başkenti Beyrut'a gönderilen özel bir uçakla memleketi Hatay'a hareket etti.

Aslan'ı havalimanından Türkiye'nin Beyrut Büyükelçisi İnan Özyıldız uğurladı.

Türk şoförün ailesi ve yakınları ise havaalanına akın etti.

BAKAN ERGİN KARŞILADI

Aslan'ı Hatay Havaalanı'nda ailesi ve yakınları ile Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Hatay Valisi Mehmet Celallettin Lekesiz, Antakya Belediye Başkanı Lütfi Savaş karşıladı.

YAŞADIKLARINI ANLATTI

Arslan, çocuklarından ve ailesinden ayrı 28 gün yaşamanın kendisine çok zor geldiğini belirtti. Türkiye'den Lübnan'ın başkenti Beyrut'a gönderilen özel bir uçakla memleketi Hatay'a gelen Arslan'ı eşi Melahat Arslan ve çocukları kucaklayarak, karşıladı. Eşini 28 gün sonra gören Melahat Arslan'ın gözlerinin yaşardığı gözlendi.

Arslan, kendisini karşılayan Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile VIP Salonunda bir süre görüştükten sonra düzenledikleri basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve tüm devlet yetkililerine çok teşekkür ettiğini belirtti.

Serbest kaldıktan sonra Başbakan Erdoğan'ın kendisini aradığını anlatan Arslan, ''Sayın Başbakanımız bizzat kendisi aradı. Geçmiş olsun dileğinde bulundu. Ona buradan çok çok teşekkür ederim. Türkiye Cumhuriyeti'ne teşekkür ederim'' dedi.

Arslan, gazetecilerin kaçırıldığı süreçte neler yaşadıklarını sorması üzerine, ''Hiçbir sıkıntı olmadı. Tehdit gibi bir şey olmadı. Ancak çok zordu. 4 duvar arasında 28 gün kalmak ne demek, daha önce öyle bir şey yaşamadığım için çok zoruma gitti. Çocuğumdan, ailemden ayrı kalmak çok zoruma gitti'' dedi.

Gazetecilerin sorusu üzerine nasıl kaçırıldığını anlatan Arslan, şöyle devam etti:

''Fabrikaya yükümü boşalttıktan sonra 100 metre ilerlemeden etrafımı sardılar. 7-8 kişi silah çevirip pasaportumu istediler. Pasaportumu verdim. 'İn aşağı' diye bağırdılar, 'benden ne istiyorsunuz, para mı istiyorsunuz?' diye sordum. Zorla arabaya bindirdiler, yüzümü kapattılar, başıma şapka giydirdiler. Kendileri de zaten maskeliydi. 3-4 yere götürdüler. En son bir evde kaldım. 'Hedefiniz ne?' diye sordum. 'Biz para istemiyoruz, kaçırılan 11 Lübnanlı yakınımız için Türkiye'nin devreye girmesini istiyoruz' şeklinde konuştular. Kaldığım evde, televizyon klima vardı. Normal bir evdi. Odanın dışında ise silahlı kişiler vardı.''

Arslan, tırının Lübnan'da kaldığını, ancak fabrikada olduğunu ve daha sonra Türkiye'ye gönderileceğini belirtti.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin ise Arslan'ın yaklaşık 28 gün önce Lübnan'da kaçırıldığını, bu süreçte ailesinden, çocuklarından, çevresinden ayrı kaldığını anlattı.

Arslan için tüm girişimlerin yapıldığını vurgulayan Ergin, ''Çok değişik çabalar, gayretler gösterildi. Hamdolsun, burnu kanamadan bugün memleketine döndü. Ailesine, eşine, çocuklarına kavuştu. Bundan dolayı biz de sevinçliyiz. Kendisine ailesine geçmiş olsun diliyoruz. Allah başka acı göstermesin. 28 günün sıkıntısından sonra sağlıklı şekilde dönmesi bizi sevindiren hadise'' diye konuştu.

Toplantıya Hatay Valisi Mehmet Celallettin Lekesiz ve Antakya Belediye Başkanı Lütfi Savaş da katıldı.

Arslan, daha sonra ailesiyle evine gitti.