Eserinle gurur duy Amerika
Abone olSözde Ermeni "soykırımı" yasa tasarısının ABD'de kabul edildiği günün ertesi, Irak'ın Felluce kentinden bu görüntüler geldi.
2004'teki katliamda ABD askerlerinin kullandığı kimyasal
silahlar yüzünden kentte anormal doğumlarda olağanüstü bir artış
olduğu ortaya çıktı. Doktorlar "anne olmayın" uyarısı dahi yapmaya
başladı.
Amerikan'ın Irak işgalinde en büyük katliamlardan birine sahne olan Felluce kentinde, işgal güçleri bugüne kadar kimyasal silah kullanmadıklarını iddia etse de bu görüntüler savaş suçunu bir bir gözler önüne seriyor. Yapılan araştırmalar ortaya koydu ki Felluce'de her yıl normalin üç katı kadar "sakat" çocuk dünyaya geliyor. Üstelik söz konusu sakatlıklar, kimyasal saldırıya maruz kalmış insanlarda ortaya çıkabilecek rahatsızlıklarla birebir örtüşüyor. Çoğunlukla bebekler, kalp rahatsızlıklarıyla, fazla el ve ayak parmalarıyla, bir uzuvları eksik olarak veya felçi şekilde doğabiliyorlar.
YILDA 1000 KUSURLU DOĞUM
Irak'ta uzun bir süredir yapılan araştırmanın sonucu, kentteki
sadece bir hastanede, başta kalp rahatsızlığı olmak üzere günde en
az 3 anormal doğumun gerçekleştiğini ortaya koydu. Bu da orta
büyüklükteki bir kentte yılda 1000 doğum kusuru görülmesi anlamına
geliyor. ABD ordusu yetkilileri ise bölgede doğum kusurlarında
artış olduğuna ilişkin herhangi resmi rapordan haberdar
olmadıklarını iddia dedip, patlamamış mühimmatın tehlike
oluşturduğunu belirtirken bölge halkı asıl sorunun ABD güçlerinin
çatışmalar sırasında kullandığı silahlardan kaynaklandığını
düşünüyor.
ASKERİN KATLİAM İTİRAFLARI
ABD ordusu 2005 yılına kadar Felluce'de kimyasal silah
kullanmadığını iddia ediyordu. Ancak katliamda yer alan bir
Amerikan askerinin aynı yıl bir İtalyan televiyonunda bildiklerini
anlatması iddiaların doğru olduğunu kanıtlamıştı. Jeff Englehart
adlı asker şu ifadeleri kullanmıştı: "Kimyasal mermileri şehrin tam
üzerinde patlatıyorduk. Alev topları kentteki tüm Iraklılar'ı
kemiklerine kadar yakıyordu. Sokaklar Iraklı kadın ve çocukların
cesetleriyle doluydu. Elbiselerine birşey olmamıştı. Ama vücutları
kemiklerine kadar erimişti. Saddam'dan farkımız olmadığını
anlamıştım."