Esenboğa Havalimanı kadınlara emanet!
Abone olYap işlet devret modeliyle yapılarak 2006'da açılan Esenboğa Havalimanı'nda, stratejik birimlerde ve yönetim kadrosunda kadın personel ağırlıklı görev yapıyor.
Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü Havalimanı Baştabibi Dr. Müjgan Yıldız, Türkiye'deki havaalanları İstatistiklerine göre, toplam yolcu trafiği bakımından dördüncü havalimanı olan Esenboğa'da 3,5 yıldır yöneticilik yaptığını söyledi.
İŞTE ESENBOĞA'NIN KADIN YÖNETİCİLERİ |
Esenboğa Havalimanı'ndaki diğer bazı kadın yöneticiler arasında ise ATÜ (Akfen Tepe Unifree) İnsan Kaynakları Yöneticisi Tuğçe Kafdağlı, Ürün Yöneticisi Sibel Sara Erdal Bulucu, TAV Genel Müdürü Nuray Demirer, Çelebi Hava Servisi Müdürü Ayşen Türüt, Gümrük Müdür Vekili Havva Eksilmez, İstasyon Başmüdürlüğüne bağlı birim görevlisi Müdür Canan Gökçen, DHMİ Baş Müdür Yardımcısı Nurhan Oto ve Lufthansa Bölge Satış Müdürü Ela Kınay yer alıyor. |
Kadın olmanın kurumlara getirdiği avantajlar olduğunu savunan Yıldız, ''Kadın olmanın kurumlara getirdiği avantajları var. Bir kere daha derli toplu, daha düzenli, daha pratik ve sistemli bir hayat oluyor. İnsanlar tavır, giyim, oturup kalkma veya konuşma tarzında daha dikkatli oluyor'' diye konuştu.
Esenboğa'da kendisine bağlı 3'ü kadın 12 kişiyle birlikte çalıştığını bildiren Yıldız, kadın yönetici olarak çalışırken herhangi bir sıkıntı yaşamadığını söyledi. Yıldız, sosyal hayatta yaşarken kadın olmanın getirdiği avantajların toplumun her alanında olduğunu belirtti.
ERKEK PERSONEL KADIN YÖNETİCİ İÇİN BİR SORUN MU?
Yıldız, 'yönetici olması nedeniyle birlikte çalıştığı erkeklerle herhangi bir sorun yaşayıp yaşamadığı' sorusunu ise şu şekilde yanıtladı:
''Bu kadınlık tanımıyla ilgili bir şey aslında. Otoriter bir tavır herkeste oturabilir. Ama tipik kadın imajına uygun bir davranışla yöneticilik yaparsanız belki sorun yaşayabilirsiniz. Ben otoriteyle ilgili, erkeklerin direnciyle ilgili bir sorun yaşamıyorum. Bu bence kişilik yapısıyla ve otoriteyi doğru kullanmayla ilgili bir şey. Özellikle iş yaşamında, örneğin toplantılarda 'kadına böyle söylenmez' veya 'erkek gibi kadın, mert kadın' gibi söylemleri doğru bulmuyorum. Mertlik erkeklere mahsus bir özellikmiş gibi... Ben bunlara karşıyım ama doğanın getirdiği bazı farklılıklar var dengenin sağlanabilmesi için. Erkeklerin yapamayacağı veya kadınların yapamayacağı şeyler var ve denge için de bunların olması gerekir diye düşünüyorum.''