3. cins…
Yılmaz Özdil, ’’Halimizin fotoğrafı’’ başlıklı
yazısında, ’’Normalleşiyoruz sanırken anormalleşmiş ülkenin
fotoğrafını’’ çok iyi anlatmış, süper.
Benim de bu sayfadan zaman zaman ’’Acıya/vahşete
alışıyoruz, işte en büyük tehlike budur’’ hezeyanlarım
gibi, o da bir ülke vatandaşının vahşete/ölüme/şiddete karşı
değişen, anormalleşen tavrını detay detay anlatmış.
Ölüm normal, cinayet normal, şiddet normal, aldatmak/aldatılmak
en büyük trend, dolandırıcılık normal, hırsızlık epeydir
normal…
Havada bilmediğimiz bir şey var da soluyan ülkem insanına
uyuşturucu etkisi mi yapıyor? Çok farazi ama şu bir gerçek, hep
beraber Nirvana!
Hazır bu moddayken; Katie Holmes diyorum. Tom Cruise diyorum ve
elbette David Beckham
Holmes’un, eşi Tom Cruise’u David Beckham’la yatakta yakalama
iddiaları gündeme bomba gibi düştü ve elbette twitter fenomenleri
son derece kreatif ve zeki twittlerle olaya binbir yön
verdiler.
Olayın iç yüzünü bilmiyoruz ama, bir kadının kocasını yatakta
başka bir erkekle yakalaması kadının psikolojisini nasıl etkiler
merak ettim ben…
Hatta şunu da merak ettim; Bir kadın kocasını yatakta bir
kadınla mı yakalasa daha çok etkilenir, yoksa bir erkekle mi?
Eşcinsellerin, biseksüellerin hızla artışının nedenlerini merak
ettim…
Dünyadaki çoğu erkek starın ve çoğu oldukça yakışıklı olan erkek
güzellerinin neden daha çok kendi cinslerine yöneldiğini merak
ettim…
Eşcinsellerin aşklarının heterolara göre neden daha kuvvetli
olduğunu merak ettim/ediyorum.
Eşcinsellerin, konuşma ve hitap kabiliyetlerinin neden bu kadar
güçlü olduğunu merak ediyorum…
Dünyadaki ve ülkemizdeki ünlü modacıların çoğunun neden eşcinsel
olduğunu merak ediyorum…
Mevlana’nın halen okumakta olduğum eseri Mesnevi/birinci
defterde bir beyitte ’’insan ancak kendi cinsinden zevk
alır’’ cümlesinin manasını ve yorumunu merak ediyorum…
Çift cinsiyetli zeka kadında yok mudur. Bunu merak ediyorum…
Bir zamanlar eşcinsel dendiğinde, dizlerimize vururken, onları
bir yaratık olarak algılarken, bugün onları ve yaşamlarını olağan
kabullenişimizi nasıl açıklarsınız bunu merak ediyorum?
Ben şöyle açıklayayım:
İki farklı düşünce...
Eşcinselleri ve onlarla yaptığım sohbetlerin kalitesini, farkını
hissediyorum, net.
Hayat tarzlarına ve hitap yetilerine hayranım.
Aşklarını çok büyük yaşıyorlar, İlahi Aşk gibi, bu da hayranlık
bırakıyor bende.
Çift zekalarını kıskanıyorum.
Ama;Şimdi hemen sürü moduna geçip devam ediyorum…
Evet eşcinselleri yargılamıyoruz ama kendi oğlunuzun/erkek
kardeşinizin/eşinizin eşcinsel olduğunu öğrenseniz, dünya başınıza
yıkılır mı? Yıkılır.
Bir taraftan önlenemez bir artış var eşcinsel hayatlarda, ama
bunu ’’benim başıma gelse, olgunlukla karşılarım’’
diyebilecek kaç ebeveyn vardır?
Bu Türk toplumunun çekirdeğinde vardır. Biraz kitap okur,
tiyatro izler, entelektüel sohbetler vs. her bir hayatı normal
karşılayan/yargısız bireyler olurlar.
Birbirlerini kandırdıkları gerçekte yaşanan sanal/yapmacık
sohbetlerde.
Ama aynı olay başına geldiğinde, Kahtalı Mıçı’dan farkı kalmaz bu
sözde entelektüellerin.
Eşine mini eteği yasaklayıp, dışarda mini eteklilerden gözünü
alamayan zihniyet aynı zihniyettir.
Evdeki korumaya alınır, dışardaki ne olursa olsundur.
Durum şu ki; kendimizi ve çevremizi korumaya alıp, komşunun
eşcinsel oğlunu, lezbiyen kızını, aldatan kocasını/karısını,
dövmeli, pearcing’li çocuklarını, Müge Anlı’nın programı gibi
izliyoruz.
Eşcinseller bana göre üçüncü cinsler ve bundan sonra çok daha
fazla aramızda olacaklar, hatta öyleler.
İnsanlar cinsel seçimlerini kendileri yapıyorlar, eş seçimi
yaptıkları gibi.
Ve yine altını çizerek söylüyorum; en çok karşı çıkanlar, onları en
fazla anlamak zorunda kalacak olanlardır.