Esad muhalifleri böyle bölüyor
Abone olGenç Siviller'in Bursa'da biraraya getirdiği Suriyeli gençler Esad'ın halkı nasıl birbirine düşürdüğünü anlattılar
Diktatörün kara propagandasını deşifre eden aktivistler,
“Mezhep çatışması çıkararak devrime destek verenler bölünmek
isteniyor” dediler. Suriye’de her geçen gün kan akmaya devam
ederken katliamdan kaçarak Türkiye’ye gelen genç aktivistler,
devrimden umutlu.
Olayların ilk ateşini yakanlar olarak Esed zulmünü dünyaya
duyuran genç beyinler, 3 yıldızlı bir Suriye hayaliyle Arap, Kürt,
Hıristiyan ve Asuri gibi tüm unsurların bir arada, özgür ve eşit
yaşayabildiği bir vatan için çalışıyor.
Çoğunluğu üniversite mezunu, doktorasını yapmış, Arapça ve
Kürtçe’nin yanında İngilizce de konuşarak dünya medyası
aracılığıyla Esed’in yaptığı dezenformasyonu boşa çıkarmak için
uğraşıyor. Arap baharında internetin rolünü anlayarak, Suriye’deki
arkadaşlarının yardımıyla evlerinin önünde patlayan bombaları,
oluşturdukları blog ve sosyal medya siteleriyle dünyaya duyuruyor.
İşte birbirinden başarılı ve acı dolu hikayelere sahip bu gençlerin
Bugün’e anlattıkları:
Suriye Kürt Gençlik Hareketi’nden Cemşid Hüseyin, gençleri
örgütleyen önemli isimlerden. Sosyoloji mastırını yaparak doktoraya
hazırlanan Hüseyin, Türk kamuoyunun Suriye’deki hakikati tam
anlamıyla bilmemesinden yakınıyor. “Bu bir halk devrimidir” diyen
Hüseyin, Esed rejiminin oyunlarını boşa çıkartmakiçin çok
çalıştıklarını söylüyor.
Baas rejiminin mezhep çatışması çıkartmayı hedeflediğini ve devrime
destek veren kesimleri bölmeye çalıştığını aktarıyor. Suriye’deki
Kürt meselesinin Türkiye’nin dış siyasetine de etkisi olduğunu
düşünüyor. Kürtler’e hükümetlerin hak tanımak noktasında çok cömert
davranamadığını belirten Hüseyin, “Bizim Kürt sorunumuzArap
milliyetçiliği üzerine kurulmuş Suriye veMısır birliğine dayanıyor.
Bu birlikten önceKürtler, Suriye halkının eşit bir parçasıydı. Baas
1962’de yönetimi ele aldığındaKürtleri dışlayan projeler
geliştirdi. Nüfus sayımınaKürtler dahil edilmedi. 70 bin Kürtü
vatandaşlık haklarından mahrum bıraktı. Kürtlerin kimlikleri yok,
evlerinin tapusunu dahi alamıyorlar. Kürtler ayrı bir ülke
istemiyor özgür Suriye’de diğer halklarla eşit haklara sahip olmak
istiyoruz” diye konuşuyor.
ANNESİNİN EŞARBINI TAŞIYOR
Bir diğer Suriyeli aktivist Ivan, ailesinin özlemini annesinin
eşarbını boynundan çıkarmayarak gidermeye çalışıyor. Baas rejimine
karşı ilk hareketleri gençlerin başlattığını anlatıyor. Kürtlerin
yaşadığı topraklaraArapların yerleştirildiğini, kendi dillerini
kullanamadıklarını söylüyor. 90’lara kadarKürtçeşarkıdahi
dinleyemediklerini, geleneksel kıyafetlerle dolaşamadıklarını
aktarıyor. Kürtlerin bu nedenlerle Baas rejimine çok uzun
yıllardırmuhalif olduğunu söyleyen Ivan, “2004’te ayaklandık fakat
şartlar başarılı olunmasını engelledi.Devrimdegenç üniversite
öğrencileri olarak her kesimi örgütledik. Suriye Kürt
gençliğiKoordinasyonu kurduk. 2010’da devrimden 15 gün sonra da ilk
eylemi yaptık.Arkadaşlarımız tutuklandı, şehit oldu.Her halk artık
hürriyet istiyor. Suriye bütün halkın olsun istiyoruz” ifadelerini
kullandı.
ZALİM DEVLET GİTMELİ
Hassaf Mahmud da Türkiye’nin Suriye’deki Kürt sorunundan endişe
ederek hareket etmemesini istiyor. Yaptıklarının savaş değil
devrimmücadelesi olduğunu vurguluyor.. Her geçen gün insanların
öldüğü ülkesinde dünyanın bu katliama kayıtsız kalmasının kabul
edilemez olduğunu söylüyor ve devam ediyor: “Bütün ayrılıkçı
düşüncelerle savaşacağız. Biz anayasada tanınmak istiyoruz. Halk
artık bu zalim devletin gitmesini istiyor. Suriye çatısı altında
herkesin kanun önünde eşit olmasını istiyoruz. Bunu için devrim
tamamlanana kadar mücadele edeceğiz. Bir hesaplaşma ve düşmanlık
içerisinde değiliz ve özgürlük geldiğinde de olmayacağız. Rejim
yanlısı olanlara da farklı bakılmayacak. Suçlu olanlar bağımsız
mahkemelerde yargılanır ama, yeni ülke barışın hakim sürdüğü
temeller üzerine yükselecek.”
KİLİSE SÜNNİLERE YARDIM ETTİ
Midia Daghistani de Humus’tan. Devrim gençliğini temsil eden önemli
kadın karakterlerden biri. Despot rejiminin devrim başladığından
beri mezhep çatışması fitnesini ekmeye çalıştığına dikkat çekerek
şunları aktardı: “Esed bu fitneleriyle kendisini düşmekten korumaya
çalışıyor. Hıristiyan ve Alevi mahallelerinde cihat çağrısı yapıp,
fitne amaçlıyorlardı. Ama devrimci gençler her kesimden destek
alıyor. Humus’taki dünyanın en eski kilisesi aktivistlere
kapılarını açtı ve korudu. Bu kilise Sünni aktivistlere yardım
etti. Rejim bu nedenle bu kiliseyi bombaladı. Yani nasıl ki devrim
bütün Suriyelilerinse kurulacak olan yeni ülke de bütün halkındır.
Devrim zaferi yakındır.”
HIRİSTİYANLAR DA DEVRİME YARDIM ETTİ
Aryo Edward Mousa da Süryani bir insan hakları savunucusu ve
“Hıristiyanlar niye devrimi desteklemiyor” şeklinde yanlış bir kanı
olduğunu söylüyor.Mousa, “Hıristiyanlar Suriye Ulusal Konseyi’nde
de var ve devrimi destekliyor. Rejim, Hristiyanları 40 yıldır, ‘Biz
gidersek İslam fanatikleri sizi öldürür’ diye kandırdı.
Hristiyanlar çok eziyet çekti. Temiz içme suyu olmayan bölgelerde
yaşıyorlar. Hükümet bilerek, gitsinler diye yaptı. Başardılar da.
Bizler de devrimde kilit rol oynuyoruz ve yapacağız. Çünkü bu aptal
diktatöre artık tahammül edemiyoruz. Değişim şart, her diktatör er
geç gidecek” dedi.