Esad çekilme planını yarın açıklıyor

Beyrut'taki yetkililer, çekilmenin kısmi olacağını, Suriye askerlerinin kıyı bölgelerinden Suriye sınırı yakınındaki Bekaa vadisine kaydırılacağını söylüyor. Ancak Başkan Bush kısmi çekilmeyi kabul etmeyeceğini, Suriye askerlerinin, tümünün Lübnan'dan ayrılması gerektiğini açıkladı. Bush, New Jersey 'deki bir toplantıda yaptığı açıklamadan önce New York Post gazetesine verdiği demeçte, Lübnan'daki seçimlerin serbest ve dürüst olabilmesi için Suriye kuvvetlerinin Mayıs'a kadar tam olarak çekilmesi gerektiğini belirtti. Suudi Arabistan dün Amerika ve Avrupa'ya katılarak, Suriye'den Lübnan'dan çıkmasını istemiş, aksi taktirde ikili ilişkilerin bozulacağı uyarısında bulunmuştu. İngiltere: Lübnan'daki Barış Gücü Birlikleri Takviye Edilmeli İngiltere ise Suriye askerlerinin çekilişi sırasında Lübnan'daki BM barış gücü birliklerinin takviyesini önerdi. İngiltere, Suriye'nin çekilmesinden sonra Lübnan'da güvenliği sağlamak için Birleşmiş Milletler'in barış gücü askerlerinin sayısının arttırılması gerektiğini bildirdi. Dışişleri bakanı Jack Straw, İngiliz radyosuna yaptığı açıklamada Birleşmiş Milletler'in Lübnan'daki rolünün güçlendirilmesi olasılığını gündeme getirirken, "Lübnan'ın güneyinde halen bir miktar Birleşmiş Milletler barış gücü kuvveti bulunuyor. Suriye'nin Lübnan'dan çekilmesinin, hızlı olmakla birlikte bir karışıklığa meydan vermemek için elbette aşamalı olması gerekiyor. Bu tür aşamalı bir çekilme sırasında daha fazla Birleşmiş Milletler askerine ihtiyaç olabilir," diye konuştu. Dışişleri Bakanı Jack Straw, bu konuda şimdiden Birleşmiş Milletler'le özel görüşmeler yapıldığını söyledi. Straw, Suriye'yi Lübnan'dan çıkartmak için bir yabancı askeri operasyonun kesinlikle düşünülmediğini vurguladı. Ancak İngiliz bakan, Suriye'nin uluslararası toplulukla tekrar iyi ilişkiler kurabilmek için bu ülkedeki 15 bin askerini çekmesi gerektiğini tekrarladı: "Suriye eğer askerlerini çekerse, o zaman yeniden uluslararası topluluğun arasına dönebilir. Bunu yapmazsa, sadece Batı değil, komşusu olan bir çok Arap ülkesi tarafından da ikinci sınıf devlet muamelesi görür." Dışişleri bakanı Jack Straw, Lübnan'da eski başbakan Refik Hariri'nin öldürülmesinden sonra halkın gösterdiği büyük tepkiyi, 1989'da Çekoslovakya'da komünist rejime karşı patlak veren 'Kadife Devrim'e benzetti. İngiliz bakan, Irak, Afganistan ve Filistin bölgelerindeki seçimlerin tüm Orta Doğu'da demokrasi ateşini körüklediğini öne sürdü. Kaynak : Voice of America