Ertuğrul Özkök'ten Kurtlar Vadisi ve Andy Garcia bombaları!
Abone olAndy Garcia'nın da rol alacağı Kurtlar Vadisi'nin başarısının sırrını Necati Şaşmaz ile masaya yatıran Ertuğrul Özkök çarpıcı bazı notlar paylaştı.
İNTERNETHABER.COM
Hürriyet yazarı Ertuğul Özkök,
yeni sezona Doğan Grubu bünyesindeki Kanal
D'de ekrana gelecek olan Kurtlar Vadisi
Pusu'nun Polat Alemdar'ı
Necati Şaşmaz ile biraraya geldi.
Yeni sezonunda ünlü Hollywood yıldızı Andy Garcia'nın rol alacağı Kurtlar Vadisi'nin başarısının sırrını Necati Şaşmaz ile masaya yatıran Ertuğrul Özkök çarpıcı bazı notlar paylaştı. Garcia'nın dizinin senaryosunda değişiklik yaptırdığını yazan Özkök, Necati Şaşmaz'ın "Ülkesi ile ilgili. Bazı cümleler vardı. 'Ülkem için hassas' deyip çıkarmamızı rica etti. Biz de çıkardık." dediğini aktardı.
İşte Özkök'ün yazısındaki ilgili bölüm:
'MAZLUM BABA'NIN CEP MENDİLİ
OLMAZ
Ceketleri çıkarmış, Sultanahmet'teki otelin terasında sohbete devam
ediyoruz. Polat Alemdar herhangi bir baba değil... Türkiyeli bir
"baba" o... "Mazlum baba..."
Fotoğraf çektirmek için poz verirken dikkat ediyorum, hep bizden
biraz uzakta durmaya çalışıyor. Evet boynu hep hafif bükük, ama
duruş kendi duruşu.
Andy Garcia ve benim ceketimin cebinde mendil var, onunkinde
yok.
"Acaba Tayyip Erdoğan'ın cebinde hiç mendil gördüm mü" diye
düşünüyorum.
Pek hatırlayamıyorum.
Aradan 12 yıl geçse de, Polat Alemdar âlemin tartışmasız kralı
haline gelse de, hâlâ mazlum. Çünkü bu toplumda mazlumluk kadar
rant getiren başka bir duygu yoktur.
HER ŞEYİN GERÇEK OLMASI GEREKMEZ GERÇEKÇİ
OLMALI
Necati Şaşmaz'a soruyorum: Nedir bu başarının sırrı?
"Kurtlar Vadisi, insanların pek söylemeye cesaret edemediği bir
şeylere temas ediyor. Millet orada, gönlünden geçeni görüyor,
işitiyor. Kendi kendine diyor ki, 'Ben işte bunu söylemek
istiyorum'."
İyi ama, bunlar gerçek değil ki...
Necati Şaşmaz aynı fikirde değil.
"Bunların her zaman gerçek olması gerekmez. Gerçekçi olmak yetiyor.
Halk bunu seviyor."
Andy Garcia ile çalışmalarına geliyorum.
"Los Angeles'ta pek birlikte olmamız mümkün olmadı. Burada
birbirimizi çok daha iyi tanıdık" diyor.
'ÜLKEM İÇİN HASSAS' DEDİ BİRKAÇ CÜMLEYİ
ÇIKARDIK
En merak ettiğim konu, senaryoydu. O konuda ilginç bazı şeyler
anlatı:
"Biz burada, işimizin tabiatı gereği neredeyse haftalık
senaryolarla çalışıyoruz.
Tabii orada durum farklı. Senaryoyu önceden istiyorlar ve o senaryo
üzerinde mutabık kalıyorsunuz. Bu durum bizim çalışma sistememizi
de olumlu yönde etkileyecek inşallah."
Geliyorum en kritik soruya.
Andy Garcia, gönderilen senaryoda herhangi bir şeyi değiştirtti
mi?
Evet küçük bir değişiklik yaptırmış... Onu da Necati Şaşmaz'ın
ağzından
aktarıyorum:
"Ülkesi ile ilgili. Bazı cümleler vardı. 'Ülkem için hassas' deyip
çıkarmamızı rica etti.
Biz de çıkardık."
Burada Amerikalı aktörlerin önemli bir özelliği ortaya çıkıyor.
Ülkeleri söz konusu olduğu zaman dikkatli davranıyorlar.
AKSİYON SAHNELERİNDE HERKES BANA
BAKIYOR
Necati Şaşmaz, 12 yıldır aynı rolü oynuyor.
yapabiliyorsanız, hiçbir mahzuru yok."
Andy Garcia'nın son filmi "At Middleton"da bir dans sahnesi
var.
O sahnede emprovizasyon yapmış.
Acaba 'Kurtlar Vadisi'nin çekiminde de böyle emprovize sahneler var
mıydı?
Andy Garcia'nın bölümünde yokmuş.
Ama Necati Şaşmaz özellikle aksiyon sahnelerinde emprovizasyon
yaptıklarını söylüyor.
Asıl işin yönetmene ait olduğunun altını iki-üç defa özenle çizerek
konuşuyor.
"Ama yıllar içinde ben de bazı şeyleri öğrendim. Yönetmenler de,
çekime hangi açıdan başlayalım diye soruyor" diyor.
KARANLIK TARAFIN AYDINLIK YANI
MI
Ayasofya'nın giriş kapısının önünde otururken bir şikâyetini de
dile getiriyor.
İçeride çekim yapmalarına izin vermemişler.
"Oysa Türkiye için iyi olacaktı" diyor.
Bu arada müze müdürü de yanımızda oturuyor ve hiç konuşmadan bizi
dinliyor.
Necati Şaşmaz, Radikal gazetesinde Sinem Dönmez'in yazdığı gibi,
hayatımıza 2003 yılında "Ölmek en büyük maceramız" cümlesiyle
başlayan "Kurtlar Vadisi" dizisiyle girdi.
Mafyayla savaşıyordu, ama tarzı onlardan farklı değildi.
Onlar, "âlemin karanlık tarafında" ama o âlemin aydınlık yüzünü
temsil ettiklerini söylüyorlar.
Karanlık yöntemlerle aydınlık mücadelesi yapılır mı?
Bu macera daha ne kadar devam eder?
Demokratik toplumlarda cevabı basit:
Halk desteklediği sürece...