Ertuğrul Özkök yeni bir andımız yazdı
Abone olAndımızın kaldırılmasına tepki de diyebilirsiniz, fantezi de... Ertuğrul Özkök oturup kendine bir 'andımız' yazmış.
İNTERNET HABER - Hürriyet si yazarı Ertuğrul
Özkök, bugün "İŞTE YENİ ANDIMIZ' başlığı ile okurlarının önüne
çıktı.
Oturup yeni bir 'ant' yazan Özkök, salı günü yapılan grup
toplantılarından girmiş ve bakın nerelere dokunup, nereden
çıkmış.
İŞTE ÖZKÖK'ÜN ANDI
Her salı günü üzerimde estirilmeye çalışılan belagat
şiddetine asla teslim olmayacağıma;
O konuşmalar yapılırken etkilenmeyeceğime, tam aksine geçen
yüzyılın başındaki liderlerin konuşmalarını gözümün önüne getirip
kahkahalarla güleceğime;
Hayat tarzımı sonuna kadar savunacağıma, bana zorla giydirilmek
istenen elbiseyi asla giymeyeceğime;
Bana ileri demokrasi diye yutturulmaya çalışılan bu olağanüstü
hali asla kabullenmeyeceğime;
Gezi’de doğan çocuklarla birlikte büyüyeceğime, Gezi ruhunu ise
daha da hızla büyüteceğime;
Bana “adalet” diye yutturulan düzenin insanlara verdiği
maddi-manevi zararın ortadan kaldırılması için elimden gelen bütün
demokratik haklarımı kullanacağıma;
Bu dönemde mağdur edilen insanların haklarının ve şerefinin
iade edilmesi için var gücümle çalışacağıma;
Bütün bunları yaparken asla intikamcı ve rövanşist bir duygu
taşımayacağıma, geriye değil, ileriye bakacağıma;
Kadına karşı şiddetin, ayrımcılığın ortadan kaldırılması,
kadının toplumda eşit bir varlık olarak yerini tam olarak alması
için mücadele edeceğime;
Alevilere karşı uygulanan ayrımcılığın, yapılan haksızlığın son
ermesi için onlarla tam bir dayanışma içinde olacağıma;
Ülkemin dış politikasını belagat şehvetinin ve mezhep
anlayışının tasallutundan kurtarmak, başka ülkelere karşı saygın ve
eşit bir zemine oturtmak için sonuna kadar direneceğime;
Türk milleti kavramının, modern, birleştirici, bir arada
yaşayıcı, yaşatıcı ve ülkenin bütün vatandaşlarının yaşamak ve
yaşatmak istediği değerlere saygılı bir içerik kazanması elimden
geleni yapacağıma;
Ülkemde yaşayan herkese “öz evlat”, “öz kardeş” muamelesi
yapacağıma, bizi birbirimize düşman hale getiren bu kutuplaşmanın
ortadan kalkması için çalışacağıma;
Kişiliğimi, yaşama kültürümü, çevremle ilişkilerimi, kendi
ahlakına göre tanzim etmeye kalkanlara asla biat etmeyeceğime,
direneceğime;
Herkesin kendini hür ve korkusuzca ifade edebilmesi,
görüşlerinden ve inançlarından dolayı baskı altına alınmaması,
cezalandırılmaması için var gücümle çalışacağıma;
Bugün yapılanlara, haksızlıklara bakıp, ülkemin geleceği
konusunda asla karamsarlığa kapılmayacağıma, tam aksine, bunun
sürdürülebilir bir siyaset olmadığına, tam ve gerçek bir
demokrasiye geçişin katlanılması ve ödenmesi gereken bedeli
olduğuna inanacağıma;
Ülkemin, her gün insanları aşağılayan, haysiyetini kıran
siyaset anlayışından kurtarılıp, medeni ve gerçek demokrasilerin
üslup zarafetine kavuşması için hep ön sıralarda yer
alacağıma;
Ülkemin içerideki ve dışarıdaki bütün sürgünlerinin ülkelerine,
işlerine dönmesi için çalışacağıma;
Ülkemdeki demokrasi anlayışını, ‘çoğunlukçu’ zihniyetten
kurtarıp, ‘çoğulcu’ anlayışa getirmek için uğraşacağıma;
Müslüman bir ülkede de insanların laik ve demokratik düzeni
sürdürebileceğini, birbirlerinin görüş ve inançlarına, hayat
tarzlarına saygı göstererek özgürce yaşayabileceğini bütün dünyaya
ispat etmek için her türlü çalışmayı yapacağıma;
Türkiye’nin İslam dünyasının gerçek demokrasi ve çağdaşlık
yıldızı olması için var gücümle çalışacağıma;
Namusum ve şerefim üzerine ant içerim...