Ertuğrul Günay’dan İstanbul tepkisi
Abone olİstanbul Zeytinburnu’nda inşa edilen ve Sultanahmet Camii silüeti içine giren gökdelenlerle ilgili verilen yıkım kararını değerlendiren eski...
İstanbul Zeytinburnu’nda inşa edilen ve Sultanahmet Camii
silüeti içine giren gökdelenlerle ilgili verilen yıkım kararını
değerlendiren eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay,
İstanbul’daki çirkin yapılaşmanın Kazlıçeşme’den ibaret olmadığını
söyledi.
Antalya’nın Demre ilçesi hükümet konağı önündeki Atatürk Büstü ve
rölyef çalışmasının açılış töreninde gazetecilerin yargı kararına
rağmen şirket tarafından yapılan kesinleşmiş yıkım kararı
olmadığına ilişkin açıklamayı da değerlendiren ve daha önce twitter
hesabından gökdelenlerin inşaasını engellemeye gücünün yetmediğini
duyuran Günay, basın mensuplarının " kimin gücü yeter?” sorusuna
ise yargıyı işaret etti.
İSTANBUL TARİHTEN GELEN BİR TAÇ GİBİ
Yapılan yanlışların ister kişiye karşı işlenmiş olsun, ister
kentlere karşı işlenmiş olsun, ister topluma karşı işlenmiş olsun
Türkiye bir hukuk devleti ise mutlaka bir telafi mekanizmasının
olması gerektiğini söyleyen Ertuğrul Günay, İstanbul’un dünyanın
müstesna şehirlerinden birisi olduğunun altını çizdi. “İstanbul’un
minareleri, kubbeleri bir anlamda Semavi Eyice Hoca’nın deyimiyle
‘tarihten gelen bir taç gibi’ dünyanın bu müstesna şehrini
süslüyor. İstanbul’da biraz daha gelir biraz daha kar elde etmek
için kimsenin bu silüeti, bu tacı lekelemeye hakkı yok” diyen
Günay, silüet bozan gökdelenler hakkında sosyal paylaşım sitesi
Twitter’da paylaştığı mesaja da açıklık getirdi.
BAŞKA SEMTLERDE DE ÇİRKİN YAPILAR VAR
“Ben, 2011 yazında bu binaların Yedikule civarında yükseldiğini
gördüğüm anda yazılı ve sözlü defaatle uyarmaya çalıştım.Ama bir
binayı yıkmak veya durdurmak doğrudan doğruya bizim elimizde değil.
Belediyeler var, bakanlıklar var merciler var. Bu merciler nezdinde
müracaatlarımı yaptım. Sonuç alamadık o zaman. Bizim bakanlığımızın
yetki alanı dışındaydı burada yapılanlar” şeklinde sözlerine devam
eden Günay, daha sonraki tarihlerde kamuoyunda duyarlığın
artmasıyla Başbakan’ın da üzüntü ve itirazlarını belirtme ihtiyacı
duyduğunu söyledi. “En sonunda bu yapıların İstanbul’un silüetine
zarar verdiği ve tıraşlanması gerektiği konusunda bir idare
mahkemesi kararı çıktı” diyen Günay, şöyle konuştu:
“Tabii bu kararın bir itiraz merci var. Danıştay var. Danıştay
yıkılacak derse yıkılır. Hayır, yıkılmayacak başka bir şekilde
dönüşüme uğrayacak derse ona uyulur. Ama ne benim diyeceğim olur,
ne mal sahibinin, ne de belediyenin. Türkiye’de hukuk varsa nihai
hukukun sonunda yargı merciinin söyleyecekleri olacaktır.
İstanbul’da tarihi dokunun bozulması sadece bu yapılardan ibaret
değildir. ‘İstanbul’da her şey çok mükemmel gidiyordu da sadece
Kazlıçeşme’de üç tane gökdelen bu güzelliği bozdu’dan ibaret ne
yazık ki değil. Buna benzer başka semtlerde de çirkin yapılaşmalar
var."
SONUCUNU HEP BERABER TAKİP EDECEĞİZ
İstanbul siluetinin bozulması konusunda belediyenin kendi
gayretleri sonunda silüet düzenleme çalışması yaptığını ileri süren
Ertuğrul Günay, geçmiş yıllarda çok yanlışlar yapıldığını savundu.
"Çok tahribat oldu. Umuyorum ki bundan sonra uyulacak ve düzeltici
bazı kararlar çıkar ve bundan böyle yeni çirkin yapılaşmalara böyle
rant uğruna İstanbul tarihine, silüetine, dokusuna zarar veren yeni
yapılaşmalara İstanbul mekan olmaz" temennisinde bulunan Günay,
"Sonucu hep beraber takip edeceğiz” diyerek sözlerine son
verdi.
(İHA)