Ermenistandan sıcak mesajlar
Abone olErmenistan, Türkiye'nin sözde soykırım iddialarını kabul etmesini beklemeden yeni bir açılım koridoru yaratmayı hedefliyor.
Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan,
Karabağ'ın Azerbaycan'a bağlanmasının şartını açıkladı Türkiye ile
hiçbir ön koşul olmadan masaya oturacağını söyledi.
Sarkisyan, “Ermeniler soykırıma maruz kaldı. Bunun dünya kamuoyu
tarafından tanınması, kınanması için mücadele ediyor. Bunun
özellikle Türkiye tarafından tanınması halkımızın çoktan beklediği
adaletin zaferi olurdu” dedi.
Sarkisyan, ABD, Avrupa ve Rusya'da Ermeni diasporası ile yapacağı
fikir alışverişinden önce verdiği bu ropörtajda, Türkiye ile
sınırların açılmasının Ermenistan’a yapacağı etkileri de anlattı.
Ermeni ve Azeri basınında da geniş biçimde yer alan habere göre,
Sarkisyan, Türkiye’nin son 12 yılda Azerbaycan’ı desteklemek için
Ermenistan’a uyguladığı izolasyonla ülke ekonomisine büyük zarar
verdiğini belirtti.
SARKİSYAN SÖZDE SOYKIRIMDA ISRARLI
Sarkisyan, “Ermeniler soykırıma maruz kaldı. Öz, tarihi
vatanlarının bir bölümünü kaybetti, bütün dünyaya dağıldı ve bu
olayın dünya kamuoyu tarafından tanınması, kınanması için mücadele
ediyor. Bunun özellikle Türkiye tarafından kanınması bizim
halkımızın çoktan beklediği adaletin zaferi olurdu” dedi.
Ermeni ve Türk halklarının bugünkü nesillerine çok ağır bir tarihi
miras bırakıldığını belirten Sarkisyan, her iki toplumun şu andaki
derin güvensizliği ortadan kaldırmak için ciddi çalışmak zorunda
olduğunu söyledi. Türkiye'deki genç neslin kendi tarihi ile barışma
problemi olduğunu iddia eden Serj Sarkisyan, “Ermeni soykırımı ve
Ermeni meselesi onyıllar boyu Türkiye’de yasaklanmış bir konuydu.
Bu konuda konuşanlar mahkemelerde yargılandılar ve toplumun
lanetine uğradılar” diye konuştu.
AYRINTILAR HABERİN
DEVAMINDA...
"TÜRKİYE ÜLKEYE ZARAR VERİYOR"
Son 12 yılda Türkiye’nin Azerbaycan’a kesin bir şekilde destek
vererek Ermenistan’la ilişkilerin gelişmesini dondurduğunu,
Ermenistan’ı blokadaya (izolasyona) aldığını ve ekonomisine çok
ciddi zarar verdiğini anlatan Sarkisyan, bu ortamda iki ülke
arasındaki problemleri çözmeye çalıştıklarını ancak iki toplumda da
bunu kabul etmeyen çevreler bulunduğunu ve bunun da normal olduğunu
söyledi.
Ermenistan Cumhurbaşkanı, Türkiye tarafının bu meselede samimi
olduğuna ve protokollerin imzalanması ve onaylanması aşamasında
suni engel yaratılmayacağına inanmak istediğini de ifade etti.
Normalleşme sürecinin iflasa uğraması halinde ortaya büyük bir
riskin çıkacağını da kaydeden Sarkisyan, “Olayların bu tür
gelişmesi bölgede güvensizlik ve düşmanlık atmosferini
derinleştirecek. Bundan sonra uzun müddet hiç bir siyasetçi Ermeni-
Türk probleminin halli için yanaşmayacak” dedi.
Türkiye-Ermenistan sınırlarının açılmasının Ermeni ekonomisine
yapacağı etkiler konusunda da açıklamalarda bulunan Sarkisyan,
bağımsızlığın ilk yıllarında İran malları ile rekabet edilemeyeceği
yönündeki görüşlerin geçersiz olduğunun anlaşıldığını ve bu
kaygıların büyük devletlerle komşu olan küçük devletlerin bir
kompleksi olduğunu belirtti. Sarkisyan şöyle devam etti:
“Her bakımdan bizim tüketiciler karşısında 70 milyonluk bir halkın
Pazar potansiyeli açılacak.Ben bizim işadamlarının bu rekabette
başarı kazanacaklarından şüphe etmiyorum.Bundan başka ben
sınırların açılmasının ekonomik faydasında şüphe eden Ermeni
işadamına rast gelmedim. Yerli tüketicilerin ve küçük iş
adamlarının bu alanda desteklenmesi de hükümetin işidir.”
Sarkisyan, Amerika’da İngilizce yayınlanan Ermeni dergisine,
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile 10 Ekim’de Moldova’nın
başkenti Kişinyev’de Bağımsız Devletler Topluluğu Zirvesi
çerçevesinde yapacağı iki görüşmeye de değindi. Serj Sarkisyan bu
görüşmede bir belgenin imzalanmasının beklenmediğini belirtti.
Sarkisyan, “Madrid Prensipleri'nin kabulü yönünde belli bir
ilerlemeyle birlikte,biz şimdiki durumda herhangi bir belgeyi
imzalamaktan çok uzağız. Bu konu her iki taraftan da uzun süreli
bir diyaloğu ve elbette ki siyasi irade göstermeyi talep ediyor.
Ermenistan’ın blokadaya alınıp alınmamasına bağlı olmadan, biz
Dağlık Karabağ halkı için tehlike yaratan herhangi bir teklifi
kabul etmeyeceğiz. Elbette blokada düşüncesi de artık önemini
kaybetti. Ermenistan’ın ekonomik bakımdan çökeceği ve Azerbaycan ve
Türkiye’nin şartlarına karşılık taviz vereceği fikrinin doğru
olmadığı belli oldu.”
Dağlık Karabağ ile ilgili sorunun temelini bu bölgenin statüsü
meselesinin oluşturduğunu ve Karabağ halkının bu statüyü belirlemek
imkanına sahip olması gerektiğini ileri süren Serj Sarkisyan, “Bu
prensip bizim için kırmızı çizgidir. Dağlık karabağ ancak
kendi kararı ile Azerbaycan’a bağlanabilir. Hangi kararın
verileceği ihtimali ise herkese, hatta Azerbaycanlılarca da
malumdur” dedi.
Türkiye ile ilişkilerin normalleştirilmesi için Ermenistan’ın
tavizler verdiği yolundaki eleştirileri de yorumlayan Sarkisyan,
hiçbir taviz vermeyeceklerini belirterek, “Türkiye Ermeni
soykırımını tanımadan bu ülke ile işbirliğine hazır olduğumuzu
beyan etmemezi meseleye yapıcı yaklaştığımızın isbatıdır”
diye konuştu.