Ermeni Patrik Ak Parti'ye güveniyor
Abone olSoykırım iddialarıyla ilgili suskunluğu bozan Türkiye Ermenileri Patriği, iki halkın barıştırılması gerektiğine dikkati çekti.
Soykırım iddialarıyla ilgili suskunluğu bozan Türkiye Ermenileri
Patriği Mesrob II, tartışmalardan önce iki halkın barıştırılması
gerektiğine dikkati çekti. Türkiye'de baskı görmediklerini
vurgulayan Patrik, geri alınamayan vakıf malları için cemaatinin
AİHM 'e başvuracağını açıkladı. Avrupa ve ABD'deki Ermeniler sizi
'Türklerin baskısı altında korkak yaşayan insanlar' olarak
tanımlıyor. Diasporayı homojen bir kitle olarak düşünmek doğru
değil. Sesleri diğerleri kadar yüksek çıkmasa da bize karşı
olanlardan çok bizi destekleyenler olduğu da kesin. Türkiye'de
bugün korku içinde yaşadığımızı kimse iddia edemez. Ermeni
Patrikliği olarak Türk Devleti'nden beklentileriniz nedir? Türkiye
Ermenileri'nin diğer halklar gibi pekçok sorunu var. Patrikliğin
hükmi şahsiyetinin tanınmasından, el konan vakıf mallarının
iadesine ve vakıfların gayrimenkul edinmesine koşulsuz izin
verilmesine, okullarımız için yeni bir yönetmeliğin kabulüne ve din
adamı, öğretmen yetiştirmesine kadar pek çok sorunumuz var.
Hükümetin samimi çabalarına inanıyoruz ama paradigmaların,
zihniyetin bu kadar çabuk değişmeyeceğini de kabul etmek gerekiyor.
Bu nedenle sorunlarımıza kesin ve köklü çözümler bulunduğu
söylenemez. Türkiye'deki Ermeni malları konusunda girişimleriniz
var mı? Girişimlere olumlu cevap alınamıyor. Özellikle 1974
yılından sonra 1936 beyannamesi ile vakıflara verilen mülkler
değişik nedenlerle vakıfların elinden alınmıştır. Bunların iadesi
ya da tazmin edilmesi gerekir. Konu gerekirse Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi'ne taşınacak. Patrikhane olarak biz değil ama Ermeni
cemaatinin sivil yöneticileri ve vakıfları konuyu AİHM'e taşıyacak.
Ben bu konuda dini açıdan şunu söyleyebilirim. Bir insan malını
mülkünü bir gaye için son arzusu olarak vakfediyor. Dinen ve etik
olarak bu insanın vasiyetinin yerine getirilmesi gerekir.
Kanunlarımıza göre de bunlara saygı gösterilmesi gerekir. Bu
herhalde siyasi nedenlerle yapılmıyor. Bildiğim kadar Türkiye'de
300 kadar mal mülk bu şekilde sorunlu. İKİ SEVGİLİ ARASINDA 'Bin
yıldır' beraber yaşayan Türklerle Ermenilerin ilişkilerinin bugün
geldiği nokta hakkında ne düşünüyorsunuz? İmparatorluk Balkan
Savaşı'ndan yenik çıkınca İttihat ve Terakki, çok büyük acılara ve
çok büyük bir katliama neden olan Ermenilerin göç ettirilmesi
kararını verdi. Sayı ne olursa olsun yüz binlerce insan ölmüş,
öldürülmüş, servetleri yok olmuştur. Bu olay binlerce yıl süren
dostluğa büyük ölçüde zarar vermiş, karşılıklı güven ve sevgi
kaybedilmiştir. Karşılıklı intikam girişimleri ise bağları büyük
ölçüde zayıflatmıştır. Tartışmalar sizin için zor olmalı? İki ateş
arasındayız, çünkü ne dersek iki halk tarafından farklı
yorumlanıyor. İki sevgili arasındayız. Çünkü iki tarafı da
seviyoruz. Bizim için çok sıkıntılı. Çözüm için öneriniz nedir? Şu
anda benim gördüğüm resmi tarihler çarpışıyor. Bunlarla kimse
hiçbir yere varamaz. Mümkün olduğu kadar halkların bir araya
getirilmesi lazım. Ben Ermeni asıllı Türk vatandaşıyım. Yan komşum
Müslüman Türk. Aramızda bir yaşam diyaloğu var. O benim cenazeme,
vaftizime geliyor. Ben onun cenazesine, sünnetine gidiyorum. Bu her
şeyden önce Ermenistan ve Türkiye'yi ilgilendiren bir konu, üçüncü
unsurların mümkün olduğunca ortadan kaldırılması lazım. İki ülke
halklarının birbirleriyle anlaşma çabaları da üçüncü taraflar
bastırıyor diye yapılmaması lazım. AB'ymiş, ABD'deki Helsinki
Komisyonu'ymuş, onlar herhangi bir şekilde bu konuyu işliyorlar
diye oturup bu konuyu açmaya başlarlarsa bir sorun var demektir.
Allah, Türkiye ile Ermenistan'ı bu coğrafyada yan yana koymuş. Bu
coğrafya değişmeyecek. Bu iki ülkenin halkları arasında yaşam
diyaloğu başlatmak lazım. Bunun için ilk olarak sınırlar açılmalı,
koşulsuz olarak diplomatik ilişki kurulmalı. İnsanlar aynı masada
oturup, birbirlerini tanıdıklarında Yunus Emre'nin dediği gibi
'Tanış oldukları'nda değişik fikirlere sahip olsalar da
birbirlerini kırmamaya çalışır. 90 yıldır kesilen ilişkiler 9 günde
düzelmez. Ama ilk adım atıldığında suyu kendi yoluna bıraktığınızda
ilişkiler düzelir. kaynak:aksam.com.tr