Ermeni meselesi, gündeme gelmedi
Abone olErdoğan, Bush'la yaptığı görüşmenin detaylarını anlattı. KKTC'deki ambargo üzerinde duruldu. Ermeni meselesi ise es geçildi. İşte Başbakan'ın ağzından zirvenin detayları:
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı George W. Bush ile
görüşmesinde Washington’dan KKTC’deki Ercan Havaalanı’na uçuşların
başlatılması konusunu gündeme getirdiğini belirterek, "Dışişleri
Bakanı’na bu konuyu inceleme talimatını bizzat verdi" dedi.
Erdoğan, Bush ile görüşmesinden sonra düzenlediği basın
toplantısında, "Suriye bağlamında ABD bir operasyonel harekete
girişirse, Türkiye’den bir beklenti oluşursa, bunu karşılamak ne
kadar mümkün olacak? Böyle bir askeri ihtimal ABD açısından söz
konusu mu? Görüşmede bu gündeme geldi mi?" sorusu üzerine,
"Olmayanı konuşmak çok yanlış olur, bu çok çok olumsuz bir
varsayım" diye konuştu. Varsayım üzerinden bir siyasi değerlendirme
yapmasının çok yanlış olduğuna dikkat çeken Erdoğan, şunları
söyledi: "Az önce söylediğim başlıklar çerçevesinde bunu yaptık. O
demokratikleşmedir, özgürlüklerdir, insan haklarıdır, hukukun
üstünlüğüdür, teröre karşı ortak mücadeledir. Suriye’yi böylece
bunun içine çekiyoruz, çekmek istiyoruz. Ve güvenlikler konusudur.
Burada birçok atılmış adımlar vardır. Mesela Hatay konusu. Bizim
sınırlarımızdaki Suriye tarafında mayın, asker kalmamıştır. Şimdi
biz mayınlarımızı temizleyeceğiz, askerimizi çekeceğiz, iş artık bu
noktaya gelmiştir. Bu tabii belirli bir zaman istiyor. Bunların
hepsi birer zihniyet değişimi. Bir anda olan şeyler değil.
İnanıyoruz ki olumlu neticeler alacağız. Bunları, karşılıklı,
dediğim çerçevede konuştuk." Irak konusu görüşülürken, "ABD
varlığının çekilmesi konusunda bir takvimin konuşulup
konuşulmadığı" sorusuna Başbakan Erdoğan, "Hayır. Takvim veya
ABD’nin oradan çekilmesi konusuna girmedik" yanıtını verdi.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sadece, mevcut geçici yönetimin
başarılı olmasına nasıl baktığımız konusunu görüştük. Bizim, Sayın
Caferi’ye olumlu bakışımız var. Bunu buraya geldiğimizde yaptığımız
görüşmelerde, bizzat kendisinden tespit ettik ve demokratikleşmeyle
ilgili samimi duygularını bizzat kendisinden dinledik. Bu konuda
vermek istediği mücadeleyi, kendisinden dinledik. Şimdi anayasanın
hazırlanması ve ondan sonraki sürece Irak’ı hazırlamak... Şartlar
zor. Zor şartlar içinde bunun mücadelesini veren bir Başbakan ve
yönetim var. Elimizden gelen desteği verdiğimizi, vereceğimizi
söyledik. Konuştuğumuz budur." Başbakan Erdoğan, başka bir soru
üzerine, görüşmede Türkiye’deki azınlıkların vakıflarıyla ilgili
bilgi verdiğini söyledi. Erdoğan, "Üzerinde ısrarla durulan,
biliyorsunuz vakıflar meselesiydi. Bu konuda da şu ana kadar 188
vakıf mülkü kendilerine teslim edilmiş, onlar adına kayda
geçirilmiştir. Diğerleri de yargıda, süreç devam ediyor. Süreci
daha da hızlandırmak, kolaylaştırmak için yeni Vakıflar Kanunu’nu
da hazırladık ve TBMM’ye gönderdik. Bu konularda kendilerini de
bilgilendirmiş olduk" diye konuştu. KIBRIS MESELESİ Washington’dan
Ercan Havaalanı’na direk uçuşların başlatılması ve KKTC’deki
üniversitelerde ABD’li öğretim üyelerinin ders vermesi gibi
konuların gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine Erdoğan,
şunları kaydetti: "Üzerinde durduğumuz ağırlıklı konu,
Washington-Ercan arasında bir uçak seferi başlatılabilmesi... Bunu
kendileriyle görüştüm ve Dışişleri Bakanı’na bu konuyu inceleme
talimatını bizzat verdi. Geçenlerde temsilcilerin gelmesi nedeniyle
teşekkür ettim. Bu konunun yeterli olmadığını, daha da
geliştirilmesi konusunu. İngilizler de işadamlarından bir grubu
KKTC’ye göndermişlerdi. Fakat üniversitelerle ilgili konulara
girmedik. Sadece Sayın Annan’ın hazırlamış olduğu raporla ilgili BM
Güvenlik Konseyi’ne verdiği süre bir yılı aştı. Bu konuda bizler
destek talebinde bulunduk. Bir an önce BM Güvenlik Konseyi’nin de
artık bu konuyla ilgili kararını vermesi gerektiğine inandığımızı
söyledik." Erdoğan, "Hükümet olarak Amerikan karşıtı eğilimleri
önlemek açısından ne yapmayı düşünüyorsunuz?" sorusunu
cevaplandırırken, "Biz uygulamalarımızla bunu gösteriyoruz zaten.
Bunun için uygulama yeterlidir. Tepkiye vesaireye gerek yok" dedi.
EKONOMİK İLİŞKİLER Başbakan Erdoğan, iki ülke arasındaki ekonomik
ilişkilerle ilgili soruyu yanıtlarken, şu anda Türkiye’de 373
Amerikan şirketi bulunduğunu belirtti. Bunların sayısının
artırılması noktasında bazı teşvikler beklediklerini kaydeden
Erdoğan, "Eğer bu noktada bazı telkinler olursa, inanıyorum ki
Amerikan şirketlerinin Türkiye’ye olan ilgisi daha da artacaktır"
dedi. Türkiye’de bu şirketlerin bazı sıkıntılarının bulunduğunu
ifade eden Erdoğan, "Biz bunları biliyoruz. Bu sıkıntıların
giderilmesine yönelik attığımız adımlar var. diye konuştu. Erdoğan,
sözlerini şöyle sürdürdü: "Yeni bazı yatırımlarla ilgili de gerek
dün akşam yaptığımız toplantıda, gerekse arkadaşlarımızla daha önce
yaptığımız toplantılarda olumlu gelişmelerin olduğunu rapor olarak
aldım. İnanıyorum ki Sayın Başkan’la yaptığımız bu görüşmeden sonra
bu süreci daha da hızlandıracağız." Bir başka soru üzerine Erdoğan,
ABD Başkanı Bush’un Türkiye ile ilişkilerde "stratejik ortaklık"
ifadesini kullandığına dikkati çekerek, "İçerdeki görüşmelerimizde
de bunu teyit ettik. Geçmişten bu güne atılan adımlar ve atılacak
adımların da zaten ortaklıkla olması mümkün. Bunun en açık örneği
de Afganistan. Bosna-Hersek’te, Kosova’da, Somali’de bunların
örneklerini gördük, yaşadık. Bunlar bu istikamette devam ediyor,
bundan sonra bunu yine aynı kararlılıkla devam ettireceğiz" diye
konuştu. İRAN MESELESİ "ABD’nin, İran’ın nükleer silahlanma
ihtimaliyle ilgili endişelerinin bulunduğu, görüşmede bu konunun
gündeme gelip gelmediği" sorusu üzerine Erdoğan, nükleer enerjiye,
"kitle imha silahı olarak ele alındığında" olumlu bakmalarının
mümkün olmadığını bildirdi. "İnsani amaçlı" olduğu zaman bunun
farklı bir konu olduğunun altını çizen Erdoğan, "Biz olaya kitle
imha silahları açısından baktığımızda, olumlu yaklaşmadığımızı ve
bu konuda gerekli telkinleri yaptığımızı söyledik. Bunu yapmaya da
devam edeceğimizi söyledik" dedi. İran ile Türkiye’nin gerek
doğalgaz gerekse ticari alanda ilişkileri bulunduğunu anlatan
Erdoğan, "Bu yapıyı da tabii göz ardı etmek mümkün değil. Ama
nükleer enerji konusunda kitle imha silahı açısından kesinlikle
olumlu yaklaşmamız mümkün değil" diye konuştu. Erdoğan, ABD’nin
Türkiye’den talepleriyle ilgili bir soruya da şu yanıtı verdi:
"Türkiye’de muhalefet bizi bu konularda yaptıklarımızla
eleştiriyor, siz de burada ’hayır’ dediğimizle eleştiriyorsunuz.
Ben size somut örnek verdim; Afganistan’a 100 milyon dolarlık bir
yatırımı Türkiye olarak planlamış vaziyetteyiz ve 2 yılda ikinci
defa ISAF komutasını Türkiye yönetiyor. Bunun dışında Irak’a
verilen lojistik destekler ve bu konuda atılan adımlar... Bütün
bunların yanında KKTC’deki kardeşlerimizin takındığı tavır ve bu
konuyla ilgili hükümetimizin aldığı ve gösterdiği kararlılık. Aynı
şekilde yine geleceğe yönelik olarak söylüyorum, geniş Ortadoğu
Projesi’ne yönelik takındığımız tavır. Geniş Ortadoğu Projesi bir
hayır mıdır, evet midir? Bu nelere rağmen denmiştir. Bunları artık
göreceksiniz." SÖZDE ERMENİ SOYKIRIMI Başbakan Erdoğan, bir başka
soru üzerine sözde Ermeni soykırımı ilgili bir konunun görüşmede
gündeme gelmediğini bildirdi. Konuyla ilgili olarak Bush’un 24
Nisan’daki açıklamalarının bilindiğini belirten Erdoğan, şunları
söyledi: "Bu aşılan bir konuyu da bizim gündemde tutmamızın zaten
anlamı yok. Bakın belirli yerlerde de artık olumlu gelişmeler var.
Örneğin Belçika’da reddedildi. Aynı şekilde Avrupa Konseyi’nde bu
konuda olumlu gelişmeler var. Yeter ki bu çalışmaları biz azimle ve
kararlılıkla sürdürelim. Almanya’da da yine olumlu çalışmalar bu
istikamette yapılıyor. Bizler belgelere dayalı, bilgiye dayalı
bütün çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Burada atak bir
politika sürdüreceğiz ve bu yanlışın kabul görmeyeceği ülkeler
adedi çok daha fazla olacaktır." Erdoğan, ABD-Türkiye ilişkileri
ile ilgili bir başka soru üzerine, ABD’ye gelmeden önce Bush ile
yapacağı görüşmenin süresi konusunda farklı yorumlar yapıldığını
anımsattı. Erdoğan, şunları söyledi: "Görüşme, gördüğünüz gibi, ne
20, ne 25 ne de yarım saat sürdü. Bir saati aşan bir görüşme
yaptık. Sayın Başkan’ın aramızdaki kişisel ilişkilere yaklaşım
tarzı, kendi ifadesiyle çok çok olumlu oldu. Bunu, ısrarla ifade
ettikleri gibi ve her uluslararası toplantıda olduğu gibi, telefon
görüşmelerimizde de görüyoruz. Burada birçok şeyler duyulmadan,
görülmeden, bilinmeden, herhangi bir şeye dayalı olmadan yapılıyor
ve bunlar Türkiye’de farklı, olumsuz havaların doğmasına da neden
oluyor. Bunların bizden teyit edilmesi çok daha anlamlı olur.
Bundan sonra, demek ki daha farklı bir enformasyon çalışması
yapmamız gerekecek ki sizleri bu noktada daha iyi bilgilendirelim.
Burada eksiklik, herhalde bizde. Bu bilgilendirmeyi yaparsak bu
yanlışlar da olmaz." Başbakan Erdoğan, Irak’taki PKK varlığının
sona erdirilmesi konusunda işbirliğinin kapsamıyla ilgili soruyu
yanıtlarken de "İşbirliğinin çeşidi, zaman, zemin, atmosfer bütün
bunlarla ilgili olarak yapılıyor. Ne gerekiyorsa, o yapılır. Şu
anda bunu konuşmanın hiçbir anlamı, faydası yok. Zaten konuşarak da
bu işler yapılmaz, uygulamayla yapılır" dedi. Erdoğan, Bush’u
Bakü-Ceyhan boru hattının açılışına davet ettiğini de bildirdi.