Erkeklerin çok merak ettiği 18 soru
Abone olErkeklerin cinsellikle ilgili merak ettiği çok soru var.. İşte uzmanından o merakı giderecek çok özel bir cinsel sağlık rehberi...
Erkekler yaş aldıkça; ileriye dönük kaygıları da artıyor...
Vücuttaki fizyolojik değişiklikler; cinsel yeterlilik en çok merak
edilen konuların başında gelir. Hattat Hastanesi Üroloji
Bölüm Başkanı; Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Androloji Bilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Halim Hattat erkeklerin en çok
merak ettiği soruları bakın nasıl cevaplıyor:
PENİSİN BÜYÜKLÜĞÜ
1. SORU: Penisimin yeteri kadar büyük
olmadığını düşünüyorum. Penisimin küçük olup olmadığını nasıl
anlayabilirim?
CEVAP: Hiçbir erkek penisinin yeteri kadar büyük
olduğunu düşünmez. Oysa penisin büyüklüğü ile orgazm veya
zevk seviyesinin bir alakası yoktur. Ereksiyonun meydana
gelebilmesi ve ilişkiyi devam ettirecek ölçüde sürdürülebilmesi en
önemli faktördür. Ancak eğer yine de penisinizin yeteri kadar
büyük olup olmadığını anlamak istiyorsanız, penisinizi ereksiyon
öncesi yumuşak dönemde ölçmeniz gerekiyor. Yumuşak haldeki
penisin uzunluğu (penisin ucu ile pubis yani dip kısmı arasındaki
mesafe) 7 cm ve altında ise penis yetersiz boyutta kabul
edilebiliyor. Bu durumda bir üroloğa başvurarak
yapabileceklerinizi gözden geçirebilirsiniz. Günümüzde penis
büyütme operasyonları ile penisin boyutunun yeterli hale
getirilmesi mümkündür.
YAŞLANDIKÇA PENİS KÜÇÜLÜR MÜ?
2. SORU: Yaşlandıkça penisimin
küçüldüğünü fark ediyorum. Bu normal midir?
CEVAP: Yaşlandıkça penisiniz küçülmez.
Buradaki durum karın yağlarınız arttığı için orantısal olarak
penisiniz küçük görünmesidir. Yani bu durum sadece optik bir
yanılsamadır.
GEÇ EREKSİYON OLUYORSANIZ…
3. SORU: Gençlik yıllarıma göre daha geç
ereksiyon haline geçiyorum. Bu normal mi?
CEVAP: Gençlik yıllarında daha hızlı ereksiyon
durumuna geçtiğiniz bir gerçektir. Özellikle 30’lu, 40’lı
yaşlarından sonra ereksiyon yaratmak için penisin direkt uyarılması
gerekebilir. Bu ilerleyen yaşlarla birlikte erkeklerin
yaşadığı genel bir sorundur.
ESKİSİ GİBİ SERTLİK ELDE EDEMİYORSANIZ…
4. SORU: Ereksiyonlarım gençlik yıllarımda
olduğu kadar sert olmuyor? Ne yapabilirim?
CEVAP: En sert ereksiyonlar genelde ergenlik
döneminde yaşanır. Bunun nedeni ilerleyen yaşla birlikte
hormonların ve kan damarlarının yapısal olarak
farklılaşmasıdır. Yaşla birlikte ereksiyonda hafif bir
sertlik kaybı beklenen bir durumdur. Ancak penis
sertliği-ereksiyon derecesi ilişkiye girmeniz ve ilişkiyi
sürdürebilmeniz için yeterli değilse o zaman uzman bir üroloğa
başvurmanız gerekir.
5. EREKSİYON KAYBI YAŞIYORSANIZ…
SORU: Seks sırasında eskisine göre daha
sık ve kolay ereksiyon kaybı yaşıyorum. Ne yapabilirim?
CEVAP: İlerleyen yaşla birlikte ereksiyonu
sürdürmeniz zorlaşabilir. Konsantrasyon kaybı, rahatsızlık
yaratan bir ortam, sesler, ilişkinin kesintiye uğramasıyla ilgili
korku ve daha pek çok faktör performansınızı etkileyebilir.
Hayatının belirli bir döneminde bir kez başarısız olan bir erkekte
hemen sertleşme sorunu tanısı konmaz; bu durum ancak 3 ayı aşkın
bir süre devam ederse kişinin doktora başvurması ve tanı için
gerekli tetkikleri yaptırması gerekmektedir. Bir başka
deyişle, sertleşme problemi, bir erkeğin üç ayı aşkın bir
süre cinsellikle ilgili arzu duymasına rağmen ilişkiye girmek için
gerekli olan sertleşme seviyesini elde edememesi durumudur. Böyle
bir durumda ereksiyonu olumsuz yönde etkileyen metabolik, hormonal,
damarsal, nörojenik ve diğer faktörler araştırılmalı ve uygun
tedaviye başlanmalıdır.
DÖNEMSEL SERTLEŞME SORUNU YAŞIYORSANIZ…
6. SORU: Ara ara sertleşme sorunu
yaşıyorum. Bu kötü sonun habercisi midir?
CEVAP: Bazı dönemlerde sertleşme sorunu
yaşayabilirsiniz. Bu durum her hangi bir yaşta oluşabilir ve
zannettiğiniz kadar nadir görülen bir problem de değildir.
Dönemsel erektil disfonksiyon stres dönemleri, alkol kullanımı,
ilaç bağımlılığı veya depresyon gibi psikolojik nedenlere bağlı
olarak gelişebilir.
TEKRAR EREKSİYON OLURKEN ZORLANIYORSANIZ…
7. SORU: Bir ereksiyondan sonra tekrar erekte
olmakta zorlanıyorum. Oysa eskiden böyle bir sorun
yaşamıyordum. Bunun nedeni nedir?
CEVAP: Refraktör periyot yani bir ereksiyondan
sonra diğer bir ereksiyonun oluşması için geçen süre yaşla birlikte
artar. Ergenlik döneminde sadece dakikalar içinde ikinci bir
ereksiyon oluşabilirken, ilerleyen yaşlarda bu süre 24 saate kadar
uzayabilir. Ayrıca her kişide genetik olarak da bu süre
farklılık gösterir. Bu normaldir.
DAHA ZOR BOŞALIYORSANIZ…
8. SORU: Boşalmak için eskisine göre daha fazla
uyarılmam gerekiyor. Bu normal mi?
CEVAP: Yaşlılık sürecinde vücudunuzdaki tüm
sistemlerde genel bir yavaşlama göze çarpar. Hassasiyet,
sinir iletimi, kan damarı aktiviteleriniz yavaşlar, hormonal
seviyeleriniz düşer. Bu nedenle yaşla birlikte orgazma
ulaşmak için daha fazla uyarı gerekmesi normaldir.
BOŞALAMIYORSANIZ…
9. SORU: Bazı zamanlarda
boşalamıyorum. Bu bir hastalık belirtisi midir?
CEVAP: Hayır. Bazı zamanlarda
boşalamamak birçok erkekte görülebiliyor. Konsantrasyon kaybı,
psikolojik faktörler, yeteri kadar uyarılmamak bu duruma neden
olabiliyor. Burada önemli olan boşalma hissinizin olup
olmamasıdır. Eğer boşalma hissi olmasına rağmen dışarı sperm
akışı olmuyorsa, o zaman Retrograde Ejakülasyon denilen mesaneye
doğru geri boşalma durumu akla gelir. Bu durum klinik
tetkiklerle kolayla anlaşılabilir. Boşalma hissiniz yoksa bu
durumu negatif bir durum olarak da görmek zorunda değilsiniz. İlk
seferinde boşalma olmadığı için ikinci bir ereksiyona daha hızlı
ulaşabilirsiniz.
DAHA AZ BOŞALIYORSANIZ…
10. SORU: Eskisine göre boşaldığımda daha
az sperm geliyor. Bu normal mi?
CEVAP: Evet! Yaşlanma süreciyle
birlikte bir erkeğin ejakülatınının azalması normaldir.
Yetmişli ve seksenli yaşlara gelindiğinde orgazm olmalarına rağmen
hiç boşalmayan birçok erkek bulunmaktadır. Bu nedenle semen
miktarının azalmasını kendinize dert etmeyin.
EREKSİYON KAYBINDA HANGİ TEDAVİYİ UYGULAYACAKSINIZ?
11. SORU: Uzun bir süredir sertleşme
sorunu yaşıyorum. Pek çok tedavi seçeneği olduğunu
duydum. Acaba hangisi bana uygun?
CEVAP: Sertleşme sorunu için günümüzde
pek çok tedavi seçeneği bulunmaktadır. Aşağıdaki tedavi
seçeneklerinden hangisinin size uygun olduğunu mutlaka uzman bir
ürologla konuşmanız ve doktor kontrolünde tedaviyi uygulamanız
gerektiğini hatırlatalım.
• Ağızdan ilaç tedavisi sertleşmenin sağlanabilmesi için ağız yoluyla ilaç alınmasıdır. “PDE-5 inhibitörleri”olarak bilinen bu ilaçlar fosfodiesteraz-5 enziminin aktivitesini engelleyerek etki ederler ve penise giden kan akımını kolaylaştırırlar.
• Üretral tabletler sertleşmeye yardımcı olmak üzere idrar yoluna yerleştirilirler ve penise giden kan akımını arttırarak birkaç dakika içerisinde sertleşmeyi sağlarlar.
• Enjeksiyon tedavisinde sertleşme sağlamaya yardımcı olacak ilaçlar, enjeksiyon ile penise tatbik edilirler. Bu ilaçlar kanın penise akmasına yardımcı olacak kasları gevşetir ve yaklaşık 5 ile 10 dakika içerisinde sertleşme sağlarlar.
• Vakum cihazları; vakum etkisi yaparak sertleşmeye yardımcı olmak üzere penisin üzerine geçirilen bir tüp ve sertleşmeyi koruyabilmek için penisin gövdesine takılan bir halkadan oluşur. Vakumlama kanı penise çeker ve halka da kanı hapsederek sertleşmeyi sağlar.
• Cerrahi yöntemlerle peniste sertleşmeyi sağlayan dokuların yerine cerrahi olarak bir protez yerleştirilerek sertleşme sağlanmaktadır.
• Davranış terapi ile bir psikiyatr, psikolog yada cinsel terapist ile sertleşme sağlayabilme ve sertliği koruyabilme becerisini etkileyen cinsel ya da diğer sorunları konuşmak ve bu seanslara özellikle çift olarak katılmak psikolojik kaynaklı ereksiyon bozukluklarının ve fiziksel kaynaklı sertleşme problemlerinin oluşturduğu özgüven kaybı, depresyon gibi durumların önüne geçilmesi açısından mutlaka gerekmektedir.
• Azalan sertleşme kalitesi, çok düşük olan testosteron seviyelerinden de kaynaklanabilir. Bu durum kan testi ile testosteron seviyesinin ölçülmesiyle anlaşılır. Hormon tedavisi testosteron seviyesini yükseltebilir. Tedavi cilt üzerinden, düzenli enjeksiyon yada ağız yoluyla uygulanmaktadır.
• Cinsel istek, cinsel zevk ve performansı artırabileceği iddia edilen çok sayıda bitkisel ürün üretilmiştir. Ancak bu ürünlerin güvenirliliği ya da etkinliği hakkında genel kabul görmüş bir bilimsel kanıt bulunmamaktadır.
TEDAVİLERİN YAN ETKİLERİNE DİKKAT!
12. SORU: Sertleşme problemim nedeniyle
tedaviye başlamak istiyorum. Ancak bu tedavilerin yan
etkilerinin olabileceğini duydum. Bu tedaviler tehlikeli
mi?
CEVAP: Ağızdan ilaç tedavisi herkes için
uygun değildir, bu yüzden bu seçeneğin sizin için uygun olup
olmadığını mutlaka doktora danışmanız gerekir. Örneğin Nitrat
içeren ilaçları kullananların sertleşme sorununa karşı herhangi bir
ilaç kullanmaması gerekir. Birçok erkek üretral tabletlerin
güvenli ve etkili bir yöntem olduğu belirtmesine rağmen çok sayıda
kullanıcıda bölgesel ağrı meydana gelir. Bu nedenle üretral
tabletlerle tedavi bazı erkekler için devam etmesi zor bir
seçenektir. Enjeksiyon tedavisi 30-60 dakika arası süren
sertleşme sağlayarak oldukça etkilidir. Ancak uzayan
sertleşme, iğne ağrısı ve penisteki iğne izleri gibi yan
etkileri bulunmaktadır. Vakum cihazları genellikle güvenli ve
etkili cihazlarıdır. Ancak tek bir seferde 30 dakikadan daha
uzun kullanılmaları tavsiye edilmez. Halka çıkarıldığı zaman
sertleşme kaybolur. Kendiliğinden sertleşmenin
gerçekleşmemesi, peniste soğukluk ve boşalmada zorluk ve
rahatsızlık gibi yan etkiler görülebilir. Cerrahi yöntemlerle
protez yerleştirilmesi geri dönüşsüz bir ameliyat gerektirdiğinden
genelde yalnızca diğer tedavi seçeneklerinin başarısız olduğu
hastalarda uygulanır. Eğer sertleşme probleminiz nedeniyle
tedavi olmayı düşünüyorsanız doktorunuz en uygun tedavi seçeneğine
karar vermenizde size yardımcı olacaktır. Aklınızdaki tüm
sorunları uzman bir üroloğa danışmayı unutmamalısınız.
PROSTAT AMELİYATINDAN KORKMAYIN
13. SORU: Prostat ameliyatı olursam
ereksiyon kaybı yaşar mıyım?
CEVAP: Prostat ameliyatı ereksiyon olma
kapasitenizi ve başarılı bir cinsel birleşme yaşamanızı
etkilemeyecektir. Ancak bazı prostat ameliyatları özellikle prostat
kanseri ameliyatı prostatın çevresindeki sinir ve damarlara zarar
verebileceğinden cinselliği etkileyebilir.
MASTÜRBASYON CİNSEL HAYATI ETKİLEMEZ
14. SORU: Çok mastürbasyon yapıyorum. Bu
cinsel hayatımı etkiler mi?
CEVAP: Hayır. Mastürbasyonun cinsel
hayatı olumsuz yönde etkilemesi tam bir şehir efsanesidir.
Eğitim eksikliği ve suçluluk duygusu bu gibi yanlış kanılara yol
açmaktadır. Oysa bu bilginin hiçbir bilimselliği
bulunmamaktadır. Ancak aşırı mastürbasyon
alışkanlığınız varsa bu konuda bir cinsel psikolağa başvurmanız
gerektiğini de hatırlatalım.
FAZLA ALKOL EREKSİYON DÜŞMANIDIR
15. SORU: Her akşam alkol alıyorum.
Bu cinsel hayatımı etkiler mi?
CEVAP: Alkol cinsel hayatı
etkileyebilir. Az miktarda alınan alkol cinsel olarak uyarıcı
olsa da yüksek miktarlarda alkol tüketimi depresan etki yaratır ve
fonksiyon kaybı hatta impotansa yol açar. Bu nedenle alkol
kullanmıyorsanız alkolün sağlık yararları için alkol tüketmeye
başlamayın. Eğer alkol kullanıyorsanız almanız gereken
miktarın erkekler için günde 2, kadınlar içinse günde 1 kadeh
olduğunu hatırlatalım.
SİGARA: İKİNCİ DÜŞMAN
16. SORU: Sigara içiyorum.
Cinselliğim etkilenir mi?
CEVAP: Evet! Nikotin küçük kan
damarlarını sıkıştırır ve penise giden kan akımının azalmasına
neden olur. Nikotinin ereksiyon üzerindeki bu negatif etkisi
sigara içiminden hemen sonra meydana gelebileceği gibi uzun süreli
sonuçlarla da kendini gösterebilir.
KALBİNİZE İYİ GELEN CİNSELLİĞİNİZE DE İYİ GELİR
17. SORU: Ailemde kalp sorunu olan
akrabalarım oldukça fazla. Eğer ben de kalp krizi veya Bypass
ameliyatı gibi bir kalp sorunu yaşarsam cinsel hayatım olumsuz
etkilenir mi?
CEVAP: Kalp krizinden sonra cinsel yaşamı
etkilenmeyen pek çok kişi bulunuyor. Burada önemli olan kalp
krizine veya başka bir kalp problemine yol açan risk faktörlerini
iyi değerlendirmenizdir. Yüksek kolesterol, yüksek tansiyon,
diyabet, metabolik sendrom, şişmanlık, sigara kullanımı gibi
faktörler sadece kalp sağlığınızı risk altına sokmaz,
cinselliğinizi de olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle size
tavsiyemiz ailenizde kalp rahatsızlığı sık görülüyorsa düzenli
kontrollerle bu risklerinizi azaltmanızdır.
İLAÇLAR CİNSELLİĞİ ETKİLEYEBİLİR
18. SORU: Hangi ilaçlar cinselliği
olumsuz yönde etkiliyor?
CEVAP: Bazı ilaçlar; özellikle yüksek
tansiyon, kalp hastalıkları ve depresyon tedavisinde
kullanılanlardan bazıları iktidarsızlık yapabilmektedir. Yeni
başladığınız bir ilaçtan sonra ortaya çıkan cinsel güçsüzlüğünüz
oluştuysa doktorunuzla görüşmelisiniz.