Erkekler bu filme gitmiyor
Abone olTürk erkekleri gay kovboyların filmine gitmiyor. Çünkü: Türk erkekleri 'gidersem beni de eşcinsel sanırlar'
Türk erkekleri gay kovboyların filmine gitmiyor. Çünkü: Türk
erkekleri 'gidersem beni de eşcinsel sanırlar' korkusuyla filme
gitmek bir yana, afişine bile bakmaya çekiniyor.
Beyoğlu'nda bir sinemanın girişinde 'Brokeback Dağı' filminin
afişini incelerken yakaladığımız bir delikanlıya soruyoruz 'Filme
girecek misiniz' diye; 'Ben de gitsem mi gitmesem mi diye
düşünüyordum' diyor. 'Biliyorsunuz film iki erkeğin aşkını
anlatıyor. Ne düşünüyorsunuz?' Delikanlıdan modern bir cevap
geliyor: 'Önyargıya gerek yok, sonuçta bir film bu, izlenebilir.
Oscar falan da almış.' Cevabı aldık ya hemen atılıyoruz: 'Peki o
zaman isminizi alıp bir de fotoğraf çekebilir miyiz?' Delikanlı
tedirgin bir şekilde gülümseyip hayır şeklinde başını sallayarak
kaçarcasına oradan uzaklaşıyor. 'Brokeback Dağı'nın afişine
yaklaşan başka bir erkek de olmuyor.
Oysa iki eşcinsel kovboyun aşkını anlatan 'Brokeback Dağı' geçen ay
gerçekleştirilen Oscar törenlerinin en iddialı yapımıydı.
Aralarında En İyi Film, En İyi Erkek Oyuncu gibi önemli
kategorilerin de olduğu tam
8 dalda Oscar'a aday gösterildi. Sonuçta yönetmeni Ang Lee'ye
kazandırdığı En İyi Yönetmen Oscar'ıyla birlikte üç Oscar ödülü
almayı da başardı. Ama 'Brokeback Dağı' Türkiye'de, daha önce
Oscar'larda sükse yapan 'Titanic' ya da 'Braveheart' gibi
yapımlarla aynı kaderi ne yazık ki paylaşamadı, sinema salonlarını
hınca hınç dolduramadı. Ya da şöyle diyelim: Salonu dolduranlar
sadece kadınlar oldu.
Türk erkekleri 'gidersem beni de eşcinsel sanırlar' korkusuyla
filme gitmek bir yana, afişine bile bakmaya çekiniyor. Hatta
yazının başında anlattığımız örnekte olduğu gibi, film hakkında
açıkça görüş bildirmekten de ödleri kopuyor!
Sinema salonlarını ziyaret edip filmin kadınlardan oluşan
izleyicileri ve gişe görevlileriyle görüştük. Röportajlardan şu
tablo çıktı: Bu filme erkekler gitmiyor. Türkiye'de 'Brokeback
Dağı'nı kadınlar ve gay'ler izliyor.
DEĞİŞİK BİR AŞK VAR-Esin Dağ: (62)Konusunu biliyordum; Oscar'a da
aday olmuş bir film, merak ettim, izledim. Ama bu kadar açıkça
göstereceklerini düşünmüyordum. Çekimler, manzaralar çok güzeldi.
Ama bir kadınla erkeğin sevişme sahnesini seyrederken bile insan
rahatsız oluyor, iki erkek olunca çok daha fazla tedirgin
oluyorsun. Adamlar aşıklar birbirlerine, anlamaya çalışıyorsun ama
anlamak zor. Değişik bir aşk filmi diyebiliriz. Sinemaya biz üç
hanım gittik, içerideki izleyiciler de hep hanımlardı, tek bir
erkek vardı o da eşiyle gelmişti. Erkekler gelmiyor galiba
izlemeye.
SEVGİ ÜZERİNE BİR FİLM-Zeynep Gölbaşı (29)Çevremden çok duyuyorum,
erkekler bu filme gitmiyorlarmış. Ben, sevgi üzerine bir film,
güzel işleniyor, güzel anlatılıyor diye izlemek istedim. Erkeklerin
bu filme gelmeyişi ise tamamen Türk kültürüyle ve toplum yapısıyla
bağlantılı. Bir önyargı var. Böyle düşünmeleri garip.
ÖNYARGILAR GEREKSİZ-Gül Şirin (Sivil Toplum Kuruluşu
Çalışanı):Kadın ya da erkek diye ayırmadan, insan olarak bakıyorum.
Film iki erkeğin aşkını anlatıyor diye tepki gösterip gelmeyenleri
de anlayamıyorum. Günümüzde bu konu aşıldı. İnsanlar artık
hoşgörüyle karşılıyorlar. Önyargılar gereksiz.
HOMOFOBİĞİZ- Başak Yüzbaşıoğlu-Bahar Alekoğlu:Film hakkında negatif
bir duygumuz yok, alt tarafı homoseksüel bir ilişkiyi anlatıyor.
Ama insanlar homofobik bir yaklaşımla gelmek istemeyebiliyorlar.
Şaşırtıcı değil, çünkü toplumca homofobiğiz, erkekliğe laf yok.
'Spermlere zarar verir' uyarısını görünce sigara paketini
değiştirenler bile var.
GİŞE GÖREVLİLERİ NE DEDİ?-Alcazar Sineması Gişe Görevlisi
Leyla Başıkot:'Brokeback Dağı' filmine gelen izleyiciler hep kadın
ağırlıklı. Erkek izleyici gelirse de daha çok 'o tarz' olduklarını
söyleyebilirim. Dışarıdan çok belli olmasa da anlayabiliyorsunuz.
Normal erkeklerden de gelen var ama çok çok az.
Mecidiyeköy Cevahir Megaplex Sineması Müdür Yardımcısı
Gülçin Şimşek:Bu filme gelenlerin yüzde 90'ı kadın, erkek izleyici
ise çok az. Gay'ler de geliyor. Normal erkekler de ya eşleri ya da
sevgilisiyle geliyor, onlar da eşlerinin ısrarıyla. Yalnız ya da
iki - üç erkek olarak gelenini hiç görmedim. 'O filmi mi
izleyeceğim yaa' gibi bir tavırları oluyor. Kadınlar ise
beğeniyorlar. Sonuçta bir duygusallık, bir aşk hikayesi var. Filme
daha yoğun bir ilgi bekliyordum, ne de olsa Oscar'lı bir yapım.
İnsanlar sinemaya gelmeye cesaret edemiyor, evinde kopyasını
izliyor.
Kadıköy Cinema Moda Gişe Görevlisi -EVREN BEY: Filme kadınların
ilgisi kesinlikle daha fazla. Son seansa gelen 20 kişiden 17'si
kadın izleyiciydi mesela. Çiftler de geliyor. Ama erkeklerden gelen
az. Bizim önyargılarımız var. İki erkek gelirse 'bunlar gay mi
acaba?' diye düşünürüz. O yüzden çekiniyorlar. Filme girdikten
sonra yarısında çıkıp gidenler de oluyor. Toplum olarak
kaldıramıyoruz galiba. Film yine de bayağı seyredildi. Eşcinseller
de çok geliyor bu filme.
'Erkekler homofobi testinden geçiyor'
Gülse Birsel de Türk erkeklerinin filme homofobik yaklaşımını geçen
hafta Sabah Gazetesi'ndeki köşesinde şu sözlerle dile getirdi:
'Etrafımdaki bütün erkekler bir 'homofobi' testinden geçiyor!
Şimdiye kadar bir filmde iki erkeğin öpüşmesini seyretmemiş;
tesadüfen, başka mevzuları olan bir filmin içinde, 'günün tatsız
sürprizi' olarak rastladıysa da, başka yerlere bakıp sahnenin
bitmesini beklemiş bütün Türk erkekleri, Brokeback Mountain'ı
görmekle görmemek arasında kararsız! Popüler sinemanın
örneklerinden; büyük bütçeli, Oscar'lı, önemli bir eser! Görsen bir
türlü ama görmesen de başka türlü, popüler kültürü kaçırmış
olacaksın... Filmin korsan DVD'leri elden ele dolaşıyor, çünkü
birçok insan bu başarılı filmi seyretmek istiyor...'
Kaynak:Akşam/Cumartesi