Erkan Mumcu özgürlük istedi
Abone olİmam Hatip Liseleri Mezunları Derneği (ÖNDER) Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu 28 şubat sürecini eleştirdi
ÖNDER Olağan Genel Kurulu, Eminönü Kültür ve Sanat Merkezi'nde
yapıldı. Genel kurula, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu,
DYP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, Bağcılar Belediye Başkanı
Feyzullah Kıyıklık, Saadet Partisi Genel Kurul Üyesi Numan
Kurtulmuş, Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Osman Yumakoğulları,
İstanbul Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey, dernek üyeleri ve imam
hatip lisesi mezunları katıldı. Törende konuşan ÖNDER Başkanı
İbrahim Solmaz, YÖK ve Avrupa Birliği'ne (AB) yüklenerek, YÖK'ün
yeni bir yapılanmaya ihtiyacı olduğunu öne sürdü. Solmaz, "Meclis
bunun gereğini yapmalıdır. İktidarın üniversiteye girişle ilgili
sıkıntılar konusunda artık olumlu adım atması gerekiyor. Bu konuda
YÖK yeniden yapılanmalıdır. Anayasayı değiştirecek çoğunlukta olan
bir siyasi parti bu işi yapmadığı sürece ülkede büyük sıkıntılar
olacağı kanaatindeyim. Bu iktidar bunu yapmazsa, başkasına hiçbir
şey söyleyemeyiz'' dedi. Solmaz, AİHM'in başörtüsü konusunda
verdiği kararda samimi davranmadığını savunarak, ''Her konuda
özgürlüklerden yana olanlar, bir ülkenin temel taşlarıyla ilgili
bir konuda yasakçılığı savunacak. Bu samimi bir yaklaşım değil.
Avrupa bu konuda kendi içinde kavgaya başlayacak'' diye konuştu.
Hüseyin Solmaz'ın ardından söz alan Anavatan Partisi Genel Başkanı
Erkan Mumcu, esas sorunun imam hatip liseleri'nde değil,
Türkiye'deki din eğitiminde olduğunu öne sürdü. ''Sorunla apaçık
yüzleşmeliyiz'' diyen Mumcu, din eğitimi sorununa getirilen ara
çözümlerin toplumun vicdanını tatmin etmediğini savunarak şunları
söyledi: ''Din eğitiminde imam hatip en iyi model değildir. İdare
eden bir çözümdür. Çünkü her felsefenin, inancın, anlayışın,
düşüncenin kendi metodolojisi vardır. Bu metodolojiyi göz ardı eden
bir eğitim sisteminden, en iyinin çıkması mümkün değil. Nitekim
imam hatip okullarında uygulanan eğitimin yarattığı bazı arızaları
sizler kendi hayatınız için hissetmişsinizdir. İlahiyat eğitimini
İslam ilahiyatının kendi gerektirdiği metodoloji doğrultusunda
yapmaya mecburuz. İmam hatip liselerini de bu biçimde değiştirmek
Türkiye için hedef olmalıdır.'' Mumcu, hiçbir şeyin vatandaşı daha
nitelikli, kaliteli din eğitimi hakkını kullanmaktan men
edemeyeceğini, hiçbir şeyin, imam hatip okullarında yaşanan
sorunlar da dahil olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin
daraltılmasını, hukuka aykırılıkların, eşitsizliklerin kural haline
getirilmesini meşru gösteremeyeceğini vurgulayarak, sözlerini şöyle
sürdürdü: ''1998 müdahalesi apaçık gayrimeşru bir müdahaledir.
Anayasa'nın 24. ve 42. maddelerini işler hale getirmek
mecburiyetindeyiz. Türkiye'de din eğitiminden yararlanma hakkını
herkese sunmak zorundayız. Buna Aleviler dahildir. Nasıl
başörtüsünün bir temel insan hakkı özgürlüğü olduğunu savunuyorsak,
bunu da savunmayı bir ahlaki vazife sayıyorum. Hakkı, özgürlüğü,
adaleti herkes için istemedikçe, gerçekten haklı olamayız. Hiç
kimsenin milletin bin 400 yıllık mirasını iktidar heveslilerinin
oyuncağı haline getirmeye hakkı yok.'' İmam hatip liselerinden
"imam hatip okulları" diyerek bahseden Mumcu, ÖNDER üyelerinden
"Başkanım imam hatip okulları değil, imam hatip liseleri diyelim"
şeklinde uyarı gelmesi üzerine özür diledi.