Ergenekon'da numara skandalı büyüyor
Abone olErgenekon davasında polisin sanık Teğmen Mehmet Ali Çelebi'nin telefon kayıtlarına ilavesi avukatları harekete geçirdi
Ergenekon davasında polisin Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin
telefonuna yaptığı ilave yüklemelerle ilgili polemik sürüyor.
Emniyetin açıklaması diğer deliler üzerinde de polemik
yarattı.
BU YANLIŞLIKLAR KAÇ KİŞİYE DAHA YAPILMIŞTIR
Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin avukatları, müvekkillerinin cep
telefonuna yanlışlıkla Hizb-ut Tahrir üyesi bir kişiye ait 139
numaranın eklendiğini itiraf eden İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne
tepki gösterdi. Çelebi’nin avukatları Celal Ülgen, Hüseyin Ersöz ve
Serkan Günel, konuyla ilgili yaptıkları yazılı açıklamada, “Bu
yanlışlıklar kaç kişiye daha yapılmıştır?” diye sordu.
Avukatlar, emniyetin yaptığı basın açıklamasında, “delilleri
yükleyen kişileri bulmak yerine bu kişileri koruma iç güdüsüyle
hareket ettiğini” savunarak, emniyetin delil yükleyenleri açığa
çıkarmak için şu soruları yanıtlamasını istedi:
TELEFON NEDEN VERİLMEDİ
Cep telefonu bir dijital delil olmasına rağmen müvekkilden el
konulduğu anda niçin CMK 134. madde gereği bir örneği alınıp
müvekkile veya müdafiye verilmemiştir?
Basın açıklamasının 4.paragrafında yer alan, ‘Delil Açma Tutanağı’
tutulmadan gece yarısı telefon açmak ve kopyalama yapmak hangi
kanun veya yönetmeliğe dayanan bir ‘rutin’ işlemdir?
Bu rutin işlem daha önce bu davada kendisine delil yüklendiğini
iddia eden kaç sanığa uygulanmıştır, kaçına sehven bilgi yüklendiği
tespit edilmiştir?
POLİSE YÖNETİLEN SORULAR
Emniyet Müdürlüğü 19 Eylül 2008 gecesi 23.52’deki söz konusu 2
dakika açık kalma işleminin teknik inceleme için yapıldığını
belirtmesine rağmen, müvekkilin telefon incelemesine ait
tutanaklarda sayfanın alt kısmında yer alan tarih ve saatin 20
Eylül 2008, 04.45 olmasını ve incelemenin bitişinde tutulan
tutanakta 20 Eylül 2008 05.10 tarih ve saatinin yer almasını nasıl
açıklamaktadır? Ayrıca söz konusu incelemenin yapıldığı saatlerde
telefonun HTS raporlarına göre herhangi bir sinyal vermemesi nasıl
açıklanabilecektir?
Yüklemenin ‘sehven’ yapıldığı iddia edilmektedir. Söz konusu olan
bilirkişi raporundaki sim kart çözümlerine ekleme yani liste
dökümlerine ekleme olsa idi bu anlayışla karşılanabilirdi. Ancak 15
Aralık 2010 tarihli bilirkişi raporunun 4. sayfasındaki müvekkilin
telefonuna ait görüntülerde görülmektedir ki söz konusu yabancı
kayıtlar müvekkilin telefonuna yüklenmiş ve bu nedenle içerisinde
de gözükmektedir. Bu duruma karşı Emniyet Müdürlüğü’nün bir
açıklaması var mıdır?
Bu ‘sehven’ yükleme kaç kişi tarafından yapılmıştır? Bu sehven
uygulamanın varlığı kişi özgürlüğünü ilgilendiren bir olayda neden
2,5 sene gizlenmiştir.”