Ergenekonda güldüren savunma
Abone olErgenekon bugün öyle bir sanığı ağırladı ki mahkeme heyeti de diğer katılımcılarda kendini gülmekten alamadı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve
İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nda görülen ''Ergenekon'' davasının 57.
duruşmasında tutuklu sanıklardan Hüseyin Görüm, savunmasını yaptı.
Görüm'ün ifadeleri salonda sık sık gülüşmelere neden
oldu.
Allah'ın huzurunda, Kur'an-ı Kerim üzerine yemin ettiğini ve bu
mahkemede doğruları söyleyeceğini belirten Görüm, ''Bugün bir
şeyler anlamaya çalışıyoruz. Bugüne kadar ya deli dediler, ya
meczup dediler dinlemediler. Horward, Yale, Columbia okursan
dinlerler. Sakal bıraktık belki dinlerler diye yine dinlemediler''
dedi.
Görüm, Türk Metal Sendikasının kurultayına çağrıldığını, bu
kurultayda yapılan konuşmalarda da ''İçeriğin aynı olduğunu'',
kurultayda oluşumun içine Vural Savaş'ın davet edilmek istendiğini,
ancak onun kabul etmediğini söyledi.
KUR'AN-I KERİMLİ SAVUNMA
''Az sonra Kur'an-ı Kerim konuşacak, ama önce bir şu cürufları
atayım'' diyen Görüm, konuşması sırasında zaman zaman Kur'an-ı
Kerim'den sureler okudu. Küçük bir Kur'an-ı Kerim çıkarması ve bunu
kürsüde bırakması üzerine Görüm, Mahkeme Başkanı Köksal Şengün
tarafından bunu cebine alması konusunda uyarıldı.
KİMLERE BABA DENİR?
İstanbul'da Vali Erol Çakır Öğretmenevi'nde Erdal Ünal'ın bir
toplantı yaptığını, bu toplantıyı organize ettiğini anlatan Görüm,
sözlerini şöyle sürdürdü:
''Alpaslan Aslan'ı da orada gördük demişler. Yalan. Herkes 4
yıldız. Hava, Kara, Deniz, Jandarma hepsi onun içindeydi. Ben öyle
biliyorum yani. Muzaffer Bey (Tekin) ve arkadaşları ile Fikri Baba
da (Karadağ) geldi. Benim için babadır. Yine vatan millet
söylemleri işte. O olacak bu olacak''
CEZAEVİ KOŞULLARI
Mahkeme Başkanı Şengün'e, ''Ortalıkta bir sürü başkan var. Herkes
başkan'' diyerek ''Reis'' olarak hitap etmek istediğini belirten
Görüm, ''Ben Atatürk'ten sonra ilk size Reis
diyorum. Onu derken de bana bir kıyak yapın diye de
beklemiyorum. İyi ki de tutukladınız. Çünkü başka türlü pislikler
ayrılmaz. Belki burada bir diyet ödüyoruz'' dedi.
Görüm, bazı tutukluların cezaevi koşullarından şikayet ettiğini
anımsatarak, ''Ben 81'de cezaevindeydim. Eski koşulları bilirim. 6
ay her gün kapuska yedim. Şimdi elhamdülillah, çok şükürler olsun
her şeyimiz güzel. Arkadaşlarım belki kızabilirler, ama o tarihi de
yaşadığım için karşılaştırma yapıyorum'' şeklinde konuştu.
BU KİTAPLAR ÇOK KALIN
Hayatı boyunca bir tek kitap okuduğunu, onun da Kur'an-ı Kerim
olduğunu belirten Görüm, savunmasını hazırlarken bazı kanunları
okumak istediğini, ancak çok kalın olduklarını gördüğünü
söyledi.
Görüm, ''Her bir tanesi 13,5'luk tuğla gibi. Bunları okuyan
adamların bir şey yapmasına gerek yok kanat takar gider. Yazılmış,
yazılmış ortada bir şey yok. Borçlar Kanunu'ymuş. Bir tek faizi
kaldır bitti. Ne bu Borçlar Kanunu filan'' dedi.
Bir arkadaşının Kemer Country'de Turgut Yılmaz'ın ''Atatürk
Kupası'' düzenlendiğini söylemesi üzerine, ''Kuvayı Milliye
Kupası'' adı altında bir organizasyon yapmayı düşündüğünü belirten
Görüm, bu düşüncesini daha sonra gerçekleştirdiğini, ancak
organizasyona beklediği bir çok kişinin katılmadığını kaydetti.
DANIŞTAY SALDIRISI
Görüm, Kuvayi Milliye Derneğinin kullandığı Kadıköy'deki binanın
daha önceden metruk bir bina olduğunu, kendilerinin tamir
ettirdiğini söyledi.
Bir gün televizyon seyrederken Alpaslan Arslan'ın Danıştay
saldırısını yaptığını gördüğünü anlatan Görüm, ''Baktım bizim
Alpaslan, buradaki avukatlar alınmasın, Alpaslan Aslan avukat
olarak çok dürüst, çok düz bir çocuktu. Biraz takıktı, ama çok
dürüsttü. Sonra İbrahim Özcan aradı. 'Gördün mü? Gördüm tabii'
dedim. Oraya gidip Alpaslan'ın cinayet işlemesi için uçması lazım''
diye konuştu.
Alpaslan Arslan'ı tanıdığını ve kendisinin de ifadesine
başvurulabileceğini Mehmet Fikri Karadağ'a söylediğini belirten
Görüm, bir süre sonra gözaltına alındığını, Ankara Emniyet
Müdürlüğü'nde ilkokuldan itibaren tüm hayatını anlattığını
bildirdi.
Hüseyin Görüm, Ankara'daki sorgusunda polislerin Muzaffer Tekin ile
Zekeriya Öztürk'ün aleyhine ifade verdiğini söylediklerini iddia
eden Görüm, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Muzaffer Tekin'in, 'Alparslan Arslan'ı, Hüseyin Görüm'ün yanında
gördüm' diye söylediğini anlattılar. Yok öyle bir şey. 'Muzaffer
Tekin kendini vurdu' dediler. Muzaffer Tekin kendini vurmaz. Böyle
bir dava varsa onun da ismi geçmişse gider ifade verir. Muzaffer
Tekin'i Kadıköy'de tanımayan yoktur. Alparslan Arslan'ın onu
tanıması da gayet normaldir, dedim. Muzaffer Tekin, Alparslan
Arslan'a git bu işi yap diyecek en son insandır dedim.''
SALONDA GÜLÜMSEMELER
Görüm'ün konuşmaları sırasında sık sık Mahkeme Heyeti Başkanı
Şengün'e ''Başkanım'' diye hitap ettikten sonra kendisine kızarak
''Allah'ım al bu sözü benim ağzımdan'' diye dua etmesi salonda
gülüşmelere neden oldu.
Salondaki diğer sanıklara yönelik olarak ''Sıkılıyorsunuz
arkadaşlar, ama çok doluyum. Hakkınızı helal eden. İnanın sizin
için de iyi olacak'' diyen Görüm, yaşattıklarından dolayı
ailesinden de özür diledi.