Ergenekon pembe dizi gibi

Gazete Ergenekon soruşturması ile Türkiye'nin komplo kültürünün gün ışığına çıktığını yazdı.

Financial Times'ın başlığına göre darbecilik iddiasıyla suçlananların davası, Türkiye'nin komplo kültürünü gün ışığına çıkardı.

Gazete, Ergenekon soruşturması kapsamında hazırlanan ve davası bugün başlnayan ikinci iddianamede emekli orgeneraller Hurşit Tolon ve Şener Eruygur'un isimlerinin zanlılar arasında yer aldığına dikkat çekiyor.

PEMBE DİZİ GİBİ İZLENİYOR
Financial Times, giderek genişleyen Ergenekon soruşturmasının bir yandan bir pembe dizi gibi izlenir hale geldiğini, ama öte yandan Türkiye'nin değişen siyasi kültürün geçirdiği çok ciddi bir sınav olduğunu belirtiyor.

İKİNCİ İDDİANAME DAHA DA SİYASİ
Gazeteye göre bugün 56 sanığı hakim karşısına çıkartan ikinci iddianame, ilkine kıyasla daha da açıkça siyasi nitelikte. Financial Times, binlerce sayfa tutan iddianamede Hrant Dink cinayetinden tutun AKP hükümetine karşıt gösterilere değin zanlıların birçok koldan demokratik düzeni bozarak askerleri darbeyle başa geçirmek için uğraştığının yazılı olduğunu aktarıyor.

Gazete, Ergenekon sözcüğünün Türkiye'de 'derin devlet' ile eş anlamlı hale geldiğini bildiriyor. Financial Times'ın satırlarına göre Türkiye'de derin devletin anlamı, Kürtlerin hakları ya da eğitim gibi konularda siyasetçilerin üzerindeki askeri baskıdan tutun, 1990'lı yıllarda Kürt ayrılıkçılara karşı yürütülen savaşta meydana gelen binlerce faili meçhul kirli cinayete değin uzanıyor.

Gazete, liberal aydınların ve çok sayıda sıradan Türkün süregiden Ergenekon davasının Türkiye'de kirli işlere artık son vermesini umduğunu yazıyor.

DAVAYI DESTEKLEYENLERDEN DE ELEŞTİRİ GELİYOR
Fakat Financial Times, soruşturmanın üslup ve gidişatının laik ve dindar kesimler arasındaki gerginliği tırmandırdığını; hatta Ergenekon davasını destekleyen kesimlerden de artık eleştiriler geldiğini bildiriyor.

Financial Times, sabaha karşı televizyondan naklen verilen baskınlarda saygın gazeteci ve akademisyenlerin içeri alınmasının, 60'lı yaşlardaki zanlıların uzun süre tutuklu bulundurulmasının ve çokça gizli telefon dinleme kayıtlarına dayanan kanıtların, laik cephede Ergenekon'un AKP muhaliflerine yönelik bir cadı avı olarak algılanmasına yol açtığını bildiriyor.

Gazetenin görüş aldığı Diyarbakırlı avukat Tahir Elçi ise, Ergenekon'a umut bağladığı halde soruşturmanın son zamanlardaki gidişatından kaygılarını dile getiriyor. Elçi, sadece AKP muhaliflerinin peşinden gidildiği intibasını aldıklarını söyleyerek, Türkiye'nin güneydoğusunda son 20-30 yıldır meydana gelmiş ağır suçların da Ergenekon kapsamına girmesi gerektiğini belirtiyor.

CİN ŞİŞEDEN ÇIKTI
Financial Times, bu gibi konuları da ele alması olası görülen üçüncü iddianamenin yolda olduğunu, fakat bu arada zanlı sayısı giderek artan böylesine büyük bir soruşturmanın işleyişi önünde mahkeme salonunun kapasitesi gibi pratik sorunların çıktığını yazıyor.

Financial Times'daki haber, Diyarbakırlı avukatın sözleriyle bitiyor. ''Cin, şişeden çıktı''. Gazete, Ergenekon davası sürüp gitse de, Türkiye'deki komplo ve darbe kültürünün artık sona erdiğinin umulduğunu bildiriyor.