Erdoğan’ın siyasi sıkleti

Nazım ALPMAN nazimalpman@internethaber.com

Başbakan Tayyip Erdoğan, Mısır-Tunus-Libya gezisinin ardından ABD’ye gitti. Ayağının tozuyla da ABD Başkanı Barak Obama ile görüştü.

Bu sıcak gelişmeye Türkiye’nin dışından ve duygusal olarak uzaktan bakan her siyasi gözlemcinin açık olarak göreceği gerçek aynıdır: Dünya’ya “Arap Baharı” olarak takdim edilen söz konusu ülkelerdeki iktidar değişikliklerini yerinde inceleyen Erdoğan, tespitlerini “büyük patrona” aktardı!

Tabii ki, sadece patronun arzularından ibaret bir görüşme olamayacaktı. Netice itibarıyla Tayyip Erdoğan da artık “küresel bir lider” kimliğiyle kendisi (Türkiye) için de bir şeyler isteyecekti.

ABD Ortadoğu’da şimdiye kadar ne yaptıysa başarılı olamadı. Mısır-İsrail barışması belli bir kazanım sayılabilirdi. Ama Arap dünyasının diğer halkları için asla kabul edilebilir koşullar yaratılamadı. Mısırlı liderler, Enver Sedat ve arkasından gelen Hüsnü Mübarek her zaman ABD ve İsrail’in “kuklası” olarak görülmekten kurtulamadılar.

Arap-İsrail Barış Antlaşmaları da kağıt üzerinde kaldı. Halklar bu sözleşmeleri benimseyemediler.

Tayyip Erdoğan ise öncelikle Arap dünyasının sokaklarında kendini kabul ettirdi.Bu şimdiye kadar ilk kez yaşanıyordu. Türkiye başbakanları, cumhurbaşkanları Arap halkları tarafından katiyen takdir edilesi liderler mertebesine çıkamadılar.

Erdoğan bunu başardı…

Bu konumu itibarıyla da artık bir “küresel lider” konumu söz konusudur.

Peki bu iyi bir şey midir?

Elbette Türkiye için “hayırlı” bir gelecek sunmayan gelişmedir. Batı dünyası-uluslararası toplum-emperyalizm ile partner olmanın hem riskleri hem de bedelleri vardır.

Bölgede şimdiye kadar büyük güçler tarafından arkası sıvazlanan pek çok devlet zaman ilerledikçe hüsranlı finallere “tek başına” varmanın acısını yaşamıştır.

Ancak –şimdilik- AK Parti ve Tayyip Erdoğan’ın yükselişi ivme kazanmıştır. Erdoğan’ın bulunduğu siyasi itibar basamağı ile Türkiye’deki rakipleri arasında görünür gelecekte kapatılması kolay olmayan bir mesafe oluşmuştur.

Daha kestirme ifade etmek gerekirse denilebilir ki:

-Rakipleri amatör ruhla hafif sıkletlerde derece ararken, Erdoğan profesyonel bir ağır sıklet boksörü haline gelmiştir!