Erdoğanın büyük hedefleri
Abone olBaşbakan Erdoğan, Avrupa Sanayicileri Yuvarlak Masası yöneticileriyle buluştu..
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Sanayicileri Yuvarlak
Masası (ERT) yöneticileriyle Başbakanlık Resmi Konutu'ndaki yemekli
toplantıda bir araya geldi.
Erdoğan, yemekte yaptığı konuşmada, Avrupa ve Türkiye ekonomilerini
birbirinden ayrı düşünmenin imkansız olduğunu belirtti. Erdoğan,
Türkiye'nin ihracatının yaklaşık yüzde 65'ini Avrupa ülkelerine
yaptığını belirtti.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu itibarla AB bünyesinde çeşitli platformlarda cereyan
eden, Türkiye'ye ilişkin 'tam üyelik' dışı yeni formül
tartışmalarının yersiz ve stratejik değerlendirmelerden yoksun
olduğunu düşünüyorum. Dünya ekonomisinde söz sahibi olmak isteyen
AB'nin; Avrupa, Asya ve Orta Doğu arasında uluslararası ticaret ve
enerji köprüsü olan dinamik bir ekonomiyi dışarda bırakması
düşünülemez. Bu çerçevede, Avrupa iş çevrelerinin ve özellikle
ERT'nin ülkemizin AB'ye tam üyeliği için verdiği desteğin sürmesini
diliyoruz."
Başbakan Erdoğan, ekonomik istikrarı kalıcı hale getirerek, bölge
barışı ve refahına katkıda bulunmak amacında olduklarını
söyledi.
"Türkiye olarak önümüze çok net hedefler koyduk ve bu
hedeflere ulaşma konusunda son derece kararlıyız" diyen
Erdoğan, en kısa zamanda, kişi başına 10 bin dolar milli gelir
hedefini yakalamak istediklerini kaydetti.
Dış ticaret hacminde de 500 milyar dolar seviyesini yakalamayı
hedeflediklerini ifade eden Erdoğan, kamu borçlarının gayrı safi
milli hasılaya oranının düşürülmesi, dış ticaret açığının
daraltılması ile özelleştirilme programının enerji, taşımacılık ve
telekomünikasyon gibi stratejik alanlara genişletilmesi konusundaki
kararlılığın da sürdürüldüğünü bildirdi.
Erdoğan, Orta Asya ve Orta Doğu petrol ve doğal gaz rezervlerinin
dünya piyasalarına, Türkiye gibi istikrarlı bir ülke üzerinden
ulaştırılmasına yönelik çalışmaların da tüm hızıyla devam ettiğini
anlattı.
Türkiye'nin; genç, sağlıklı ve eğitimli bir iş gücüne sahip
olduğuna işaret eden Erdoğan, "Bu itibarla önümüzdeki
dönemde AB ile ekonomik ilişkilerimiz, düşük nitelikli iş gücünün
Avrupa'ya göçü ve burada alt sektörlerde istihdamı şeklinde
olmayacaktır" diye konuştu.