Erdoğan'ın bu sözleri coşku yarattı!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin müzakere sürecinin tarihini kesin ve net biçimde 3 Ekim 2005 olarak aldığını belirterek, "Hedef tam üyelikti, tam üyeliği de almıştır" dedi. Erdoğan, Brüksel dönüşünde Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nin önünde kendisini coşkulu bir şekilde bekleyen partililere hitap etti. Kürsüye, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ile birlikte çıkan Erdoğan'ı vatandaşlar, "Türkiye seninle gurur duyuyor" sloganlarıyla karşıladı. "Dünya lideri" şeklindeki anonsun ardından konuşmasına başlayan Erdoğan, "Dün Brüksel'de Türkiye'nin 41 yıllık süregelen bir çalışmasının semeresini, müzakere sürecini başlatma kararını almak suretiyle görmüş bulunuyoruz" dedi. Erdoğan, "son 2 gün gerçekten farklı bir final yaşadıklarını" belirterek, şöyle devam etti: "Tabii bu finalin inşallah kitabı gelecekte yazılacaktır. Yazıldığı zaman orada farklı incelikler, muhakkak o kayda geçen incelikler yer alacaktır. Netice olarak, Türkiye hamdolsun müzakere sürecinin tarihini kesin ve net olarak 3 Ekim 2005 olarak almıştır. Hedef tam üyelikti, tam üyeliği de almıştır. Dolayısıyla AB ailesi içerisinde demokrasi mücadelemizi, hak ve özgürlükler mücadelemizi, insanımızın insanca yaşama standardını daha ilerilere getirmesi bakımından çok anlamlı adımları, bundan sonra yapacağımız yoğun çalışmalarla atacağız. Bu netice bizim için bir rehavet neticesi olamaz. Bu netice bundan sonra daha da çok çalışmamızın işaretidir, gereğinin ifadesidir. Daha çok çalışacağız, ama unutmayın ki sadece biz değil, hep bareber çalışacağız." 3 Ekim'e kadar önlerinde bir hazırlık süreci bulunduğunu kaydeden Erdoğan, bu hazırlık sürecini gayet iyi değerlendirerek, 3 Ekim'den itibaren müzakerelere başlayacaklarını ifade etti. Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu netice bizleri şımartmayacaktır. Bu netice bizleri rehavete sevk etmeyecektir. Çünkü amacımız her gün daha ileri, daha ileri, daha ileri... Türkiye, açılan makası muhakkak kapayacaktır. Gayretimiz hep bunun için." Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül de yaptığı konuşmada, "Bugünkü Türkiye ile yarınki Türkiye birbirinden çok farklı olacaktır. Siyaseten farklı olacaktır, ekonomik olarak farklı olacaktır. Her bakımdan farklı olacaktır" dedi.