Erdoğan'ın ağzından deprem

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendisine verilen bilgilere göre, enkaz altında kalan vatandaşların sayısının 150-200 civarında olduğunu söyledi. Bingöl'de bulunan Başbakan Erdoğan beraberinde İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Kızılay Genel Başkanı Ertan Gönen ve Koordinatör Vali Nusret Miroğlu ile Sanayi Mahallesi'nde çöken bir binanın enkazında incelemede bulundu. Bu sırada meydana gelen bir artçı sarsıntı sonucu çevredeki vatandaşların kaçması üzerine kısa süreli panik yaşandı. Buradan Bingöl Devlet Hastanesi'ne geçen Erdoğan, bahçede kurulan çadırlarda tedavileri yapılan yaralıları ziyaret ederek, geçmiş olsun dileğinde bulundu. Erdoğan yaralılarla görüşmesinde, ölümün herkes için olduğunu belirterek, ''Bu takdirdir. Her türlü önem alınacaktır. Hasta yakınları için valiliğe gerekli yardımı veriyoruz. Bunlar ihtiyacı olanlara verilecek. Köylerde de muhtarlar ihtiyaçlarını valiliğe bildirecek. Valilikte gerekli yardımı yapacaktır'' dedi. Çıkışta vatandaşlara başsağlığında bulunan Erdoğan, vatandaşların evleri için endişelenmemesini isteyerek, şöyle konuştu: ''Eviniz için endişeniz olmasın. Valilik evler için yer tespiti yapıyor. Hemen evinizi yapacağız. Hiç kimseyi dışarıda bırakmayacağız. Tunceli Pülümür'de bu hafta konut temeli atacaktık. Ancak, bu olaydan sonra erteledik. İnşallah bunlarla birlikte temelini atarız. Maddi zararlardan endişe etmeyin. Bunların hepsi karşılanacak. Manevi zarar için Allah beterinden korusun. Allah hepimize sabır versin.'' Erdoğan çıkışta gazetecilere yaptığı açıklamada ise enkaz altında kalanların ağırlıklı olarak YİBO'daki öğrenciler olduğunu kaydederek, şunları söyledi: ''Verilen bilgilere göre enkaz altında kalan vatandaşlarımızın sayısı 150-200 civarında. Merkezde binalar altındaki vatandaşlarımızın durumları var. İçişleri Bakanlığımıza bağlı sivil savunma ekipleri, Jandarmaya bağlı timler ve Komanda Eğitim Kurtarma Timleri çalışıyor. Bunun yanında Kızılay tüm imkanlarıyla seferber olmuş durumda. Bir taraftan yemek verme çalışmaları sürüyor. Enkaz kaldırma çalışmalarında temennimiz o dur ki mümkün olduğuca vatandaşlarımızı canlı olarak kurtarabilmektir. İşin maddi yanında aslında ciddi sayılabilecek herhangi bir hasar yok. Bunların hepsi telafi edilebilecek hasarlardır. Ama insan olarak acımız ve kaybımız büyüktür. Allah beterinden korusun diyorum. Şimdilik valiliğimizin emrine tahsis edilmiş tüm imkanlarla çalışmalar sürüyor.'' Erdoğan, bir gazetecinin yurtdışından yardım gelecek mi? şeklindeki sorusunu, ''Kızılay'a böyle bir teklif geldi. Ama şu anda böyle bir ihtiyaç yok. Bunları Türkiye kaldırabilecek noktadadır'' diye yanıtladı. Yıkılan binaları yapan müteahhitlerle ilgili soruşturma açılıp açılmayacağı yönündeki soruya ise Erdoğan, şu anki değerlendirmelerin ayak üstü olduğu ve bunların yanlış olduğunu ifade ederek, ilgili mercilerin atılması gereken adımları muhakkak atacağını söyledi. Marmara Depremi'nden sonra açılan davalarda müteahhitlerin aldığı cezaların tatmin edici olmadığı şeklindeki başka bir soruyu ise Erdoğan, şöyle yanıtladı: ''Olaya tatmin açısından yaklaşırsak, bunun adı zaten hukuk olmaz. Hukukun beklenilen neticesini görmektir asıl olan. O da kamu vicdanını rahatlatması gerekir. Burada da tabi ki beklenen budur. Hukuk zaten kamu vicdanını rahatlatır. Bizim de beklentimiz odur. Burada da gördüğünüz gibi 2 okulun 2'si de yıkılmış durumdadır. Bir tanesinde yatılı olmadığı için insan olarak kaybımız yok. Öbür taraf yatılı olduğu için maalesef oradaki sıkıntımız büyük.''