Erdoğan'ın ağzına biber sürsünler
Abone olOktay Vural, "Vatandaşa biber gazı sıkacaklarına, Başbakan'ın ağzına biber sürsünler. Bu iş gayet rahat çözümlenir" dedi.
AK Parti'ye öneride bulunan MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Vatandaşa biber gazı sıkacaklarına, Başbakan'ın ağzına biber sürsünler. Bu iş gayet rahat çözümlenir" dedi.
TBMM'de bir basın toplantısı yapan Vural, 15 gündür Gezi Parkı odaklı gelişmelerin ve Başbakan Erdoğan'ın sanatçılar ve eylemcilerle yaptığı görüşmelerin, "hükümetin krizi ürettiği, AK Parti ve Başbakan Erdoğan'ın kriz tüccarlığı yaparak, nema arayışı içine girdiği" sonucunun göstergesi olduğunu söyledi. Olayların bu noktaya kadar gelmesinin basiretsiz yönetim anlayışının eseri olduğunu iddia eden Vural, şöyle devam etti:
"Devlet yönetimi, devlet algısı ağır yara almıştır. Vatandaşların orantısız güç talimatıyla hedef alındı. Marjinal grupların vatandaşın içine sokuldu. Başı açığı da, başı örtülüsü de şiddetin mağduru oldu. Bu şiddet sarmalının hedefinde halk vardır, kaybeden halktır. Ceberrut yönetim anlayışını kamuflaj için sanatçılar devreye sokuldu. Sorumlu olanlar, makyaj malzemesiyle sözde diyalog süreci başlattı ve sanatçılarla bunu süsleme gayretine girdiler. Ceberut yönetim anlayışına demokratik maske giydirilmeye çalışılıyor.
Başbakan, Gezi Parkı ile ilgili hassasiyet gösteren 'toplumu Topçu Kışlası yapılacak' diye tahrik ediyor, sonrada bundan çark ediyor. Orantısız ilk müdahale talimatını kim verdi? Bunu herkesin bilmesi gerekiyor. Olayları 3 ay öncesinden bildiğini söyleyen Erdoğan, olayların gelişmesini neden bekledi? Parka karşı misilleme mitingleri neden planlandı? Millete saygısı olmayanın milli iradeye saygısı olabilir mi? Bir taraftan gerginlikten faydalanan, diğer taraftan da diyalog ve uzlaşmayla güya sorunu çözmek isteyen Erdoğan. Yangını çıkartıyor, çıkartılmasına göz yumuyor, sonra yangını söndürmeye giden itfaiyeci gibi. Camı kıran camcılar vardır; cama taş atılmıştır, kırılmıştır. Arkadan da 'camcı' diye, güya onarmak için adım atan birisi. Bu filmi defalarca izledik.
Bütün bunlara rağmen zararın neresinden dönersek kardır. Bu milletin demokratik eylemlerinin baskıyla yok edilmesine izin vermemiz de mümkün değil. Türkiye'nin kaybettiği, insanlarının umutsuz kaldığı bir ortamda kendine kar aramanın faydası yok. Tekerlekli insana o baskıyı göstermekten, başı açık ya da kapalının şiddete maruz kalmasından sonuç çıkartmak kar etmez."
NASIL TANIMIYORSUN
Anayasa'da yeri olmadığı için Topçu Kışlası için bir referandum yapılamayacağını söyleyen Vural, Gezi Parkı'nın kalacağının açık bir şekilde resmen ilan edilmesini, yargıyı baskı altına alacak her türlü girişimin durdurulmasını, Gezi Parkı'nın hayatın normal akışına terk edilmesini istedi.
Toplantının ardından soruları da cevaplayan Vural, Başbakan Erdoğan'ın Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye ile ilgili kararını tanımadığına ilişkin sözlerinin hatırlatılması üzerine, "Bugüne kadar AB misyonerliği yapmadın mı? Nasıl tanımıyorsun? Müzakere Çerçeve Belgesi'ni imzaladın. 10. paragrafta, bütün AB kurumlarının aldığı kararların hepsi müktesebat içine, uyulması gereken kararlar statüsüne sokulmuştur" dedi. MİT'in fişleme iddialarıyla ilgili de konuşan Vural, "Devletin kurumları siyasi vesayet altında değil, hukukun emrinde olması gerekir" cevabını verdi.
MİT'in Başbakan'a bağlı olduğunu ve bu konudaki açıklamayı Başbakan Erdoğan'ın yapması gerektiğini dile getiren Vural, "Devleti, parti devleti haline dönüştürmek isteyen Baasçı zihniyetin güdümünde Türkiye'nin demokraside atacağı adım yoktur" dedi. Vural, ayrıca AK Parti'ye önerisi bulanarak, "Vatandaşa biber gazı sıkacaklarına, Başbakan'ın ağzına biber sürsünler. Bu iş gayet rahat çözümlenir" dedi.